1.Bölüm:Yepyeni bir hayat!

3.5K 40 13
                                    

İyi okumalar dilerim;)
Oy ve yorumlarınizı eksik etmeyin^^

Bu kitap Beyza Alkoç-Karantina'dan esinlenerek yazılmıştır

Akşam her zamanki gibi müziğimi açmış penceremden kahvemi içerek Ay'ı ve yıldızları izliyorum. İçimde korkunç bir heyecan var. Yeni okulum nasıl olucaktı? Kafamda bu düşünceyle telefonuma baktım. Saat 01:00 olmuştu!Evdeki kimseyi uyandırmamak için telefonumun alarmını saat 08:30'a kurup usulca yatağıma yattım. Sabah karnımın ağrısıyla uyandım. Güneş daha yeni yeni doğuyordu. Telefonumu elime alıp saate baktım. Saat 07:45 idi. Alarmımı kapatıp yavaş yavaş kalktım. Elimi yüzümü yıkarken birden annemin sesini duydum. Mutfakta kahvaltı yapıyor ve usulca şarkı söylüyordu. Lavabodan çıkıp annemin yanına gittim. "Erken kalkmışsın" dedi olabildiğince sessiz ama aynı zamanda gayet duyulabilir bir şekilde. "Evet" dedim. Annem gülümsedi. Birkaç dakika sonra annem ve babamla kahvaltımı bitirip hazırlanmaya başladım. Üzerime beyaz kazağımı ve altıma mavi kot pantolonumu giydim. Yüzüme hafif bir allık biraz da highlighter sürüp evden çıktım. Otobüse bindikten bir kaç dakika sonra okulun bahçesindeydim.


Kimse yoktu. "Sanırım ders başladı" dedim içimden. Hızla okula girdim. 12/B 12/B diyerek koridorda koşmaya başladım.

Sonunda sınıfımı bulmuştum. Kapıyı çalıp içeri girdim. Sınıftaki meraklı onlarca yüzü hiç umursamadan hocanın yanına gittim.

"Ben yeni öğrenci" dedim.

Hocanın edebiyat hocası olduğunu anladım o an. "Peki.Bize kendini tanıtırmısın?"dedi sevimli bir tavırla. "Olur" diyerek sınıftaki meraklı 20 belkide 25 öğrenciye döndüm. "Ben Aslı Aksu. 19 yaşındayım. Sivas'tan geliyorum"dedim ve tekrar hocaya döndüm. Tüm gözler üzerimdeydi. Hoca "Tamam Aslıcığım sen şuraya geçebilirsin" diyerek bir sırayı gösterdi sırada uzun boylu,hafif esmer,ela gözlü,sarıya yakın kumral saçlarıyla çok hoş bir görüntüsü vardı. Yanına doğru ilerlediğımde çamtasını sıraya koydu ve bana"Git!"der gibi baktı. Sakin ama oldukça utanmış bir yüz ifadesiyle hocaya döndüm. Hoca hiç şaşırmamıştı,belliydi...
Tam hoca sınıfa göz gezdirirken o çocuk söze girdi"Tamam gel otur"ona doğru döndüğümde gözleri benden nefret etmiş bir şekilde bakıyodu. "Tamam"diyerek yanına oturdum. Oturmamla birlikte zil çalmıştı."O kadar mı geç geldim?"dedim kendi kendime. Sonra bir erkek sesi duydum"Ooo"dedi biri. Diğeri bişey söylemedi ama şaşırmış gibi bir bana bir yanımdaki çocuğa bakıyordu. Sonra daha demin konuşan açık tenli,kıvırcık sarı saçlı,kahverengi gözlü biri olan çocuk "Hayret!"dedi. Yanımdaki açık tenli,yeşil gözlü,sarı saçlı çocuksa "Tamam Berk.Abartma!"dedi. Demek adı Berk'miş. "Eee yeni kız sen kimsin?"dedi Berk sanki beni daha önce dinlememiş gibi. "Ben Aslı"dedim. Gözlerim yana kaydığında o çocuğun bana baktığını gördüm. Ama sonra hemen başını çevirdi sanki ona baktığımı anlamıştı...

"Bende Berk bu Mert"dedi. Ve devam etti"Yanındaki de Toprak"dedi. Demek adı Toprak'tı... Usulca yanlarından kalktım. Onlardan uzak olmama rağmen onları rahatça duyabiliyodum. Sessizce kızlar tuvaletine gittim. Oturdum. Kaç dakika oldu bilmiyorum ama zil çalmıştı.

Kalkıp toparlanıcaktım ki birden elektirikler gitti. Hafif bir korku sezdim kendimde. Sonra bir anons geldi"Herkes sınıflarda dursun koridora kimse çıkmasın! Hocalarımız müdürün odasına gelsin!"birden kapılar açıldı ve kapandı yürüme sesleri duydum.

Ve bir daha kapı açılıp kapanma. Bu şekilde belki on belki on beş kere kapı açılıp kapandı. Ve bir ölüm sessizliği...

Tam tuvaletten çıkıcaktımki koridorda bir "Ah!"sesi duydum korkudan titriyodum. Bir kızın acı içinde ahlamasını duymuştum. Sesler kesilince dışarı çıktım. Olamaz! Birkaç kez gözlerimi kapatıp açtım. Ordaydı! Bir cesetin önünde duruyodum! Ve birden bir el kolumdan tuttu. Korkudan sıçramıştım!Titreyerek arkama döndüm. Döner dönmez eliyle ağzımı kapattı. Kim olduğunu anlayamıyordum.
"Sessiz ol!"dedi. Sanki emir veriyordu. Kabaydı. Ama korkudan hiçbir şey diyemedim,göremedim... "Sakin ol!"dedi. "Tamam" anlamında başımı salladım. "Şimdi elimi çekeceğim ama bağırmayacaksın yoksa sende kendini yerde bulursun!" Tir tir titriyordum ve biliyorum ki o da bunu anlıyorudu... Elini yavaş yavaş ağzımdan çekti ağlamak üzereydim. Büyük bir cesaretle "Sen mi yaptın?"dedim. Bağıramıyordum.

"Hayır. Ben yapmadım. Daha demin duyduğun sesi bende duydum. Sadece sakin ol !Bu işte beraberiz"demesine rağmen emindim!Bunu o yapmıştı!"Tekrar soruyorum bunu sen mi yaptın?"dedim bu sefer bağırıyordum. Ağzımı kapatıp beni kenara çekti."Sana söyledim bunu ben yapmadım! Ama eğer bağarırsan-"
Sessizlik.
Birşey demedi. Cümlesini devam ettiremedi. O an anlamıştım bunu o yapmamıştı...

Sessizce cesete bakarken arkadan gelen bir sesle irkildim. Berk'in sesiydi. "Burada ne oldu?"dedi ve sonra Mert konuştu"Sessiz ol Berk!"dedi ve ardından"Kimse duymasın" dedi. "Şimdi anlatın bakalım burada ne oldu?"dedi Mert. Bir süre Toprak'a baktım sessizce cesete bakıyordu sanki daha önce yaşamış gibiydi... O ses çıkarmayınca ben anlatmaya başladım. Anlattım,anlattım.
En sonunda Berk'in sesi duyuldu"Şimdi ne yapıcağız?"doğru ya! Şimdi ne yapacaktık?
Burada bırakıp hiçbirşey olmamış gibi mi davranacaktık? Hayır bu olmayacaktı... Yapamazdım böyle birşey... Sakin bir şekilde Toprağa baktım"Yeni kız telefonunu ver!"dedi. "Neden?"
"Sana ver dedim!"başımı tamam anlamında sallayıp titreyen ellerimle cebimden çıkardığım telefonumu ona verdim. Telefonumun flaşını sakince açtı. Ve konuşmaya başladı. "Hızlı olun!Bak yeni kız bu iş çözülene kadar birlikteyiz bu yüzden de sen önden flaşı tutucaksın biz arkandan hızlı bir şekilde ceseti getireceğiz"dedi. "Tamam ama ben yeniyim nereye gidiceğimi bilmiyorum ki!"

Sessizlik.

"Biz sana yolu gösteririz sen sadeçe yürü!"tamam anlamıyla başımı sallayıp yürümeye başladım. En sonunda yer altında olduğunu düşündüğüm paslı bir yere geldik. "Burası neresi?"dedim.
Mert konuşmaya başladı"Burası bizim okulun kullanılmayan tek sınıfı aynı zamanda da spor salonu fakat dediğim gibi kullanılmıyor bu yüzden buraya kimse gelmez"dedi. "Tamam"diye mırıldandım.

Birkaç dakika sonra ceseti yere koyup üstünü örtmüştük. Şimdi ise o sınıftan çıkmıştık. Ve cesetin bulunduğu yere gitmiştik. "Bana bak yeni kız!Kızlar tuvaletindeki paspası al ve yerdeki kanları kimse görmeden hızla temizle!"çok sertti. "Neden ben?"dedim. "Sadece dediğimi yap!"
Sessizlik.

Birkaç saniye sonra paspası almış yerleri siliyordum. Hissediyodum Toprak beni izliyordu. Birkaç dakika sonra bitirip hızlıca sınıfa çıktık. Elektiriklerin daha gelmediği gibi hocada gelmemişti. Oturduk. Onlar birbirleriyle konuşuyor Burak ve Mert ara sıra bana bakıyordu. Ama benim umrumda değildi. Onları duysamda duymamış gibi geliyordu. 2 belkide 3 ders böyle geçti.

Sonra okuldan çıktık. Onlar farklı yere gidiyordu ben başka yere... Telefonuma gelen bildirim sesiyle irkildim
*+90 *** *** ** ** numaralı kişi sizi Ceset grubuna ekledi*

"Ne?"dedim birden. Sokaktaki herkes bana bakıyordu. Hiçbir şey olamış gibi eve gittim. Kafamda tek soru vardı"Numaramı nerden bulmuşlardı?"
Onlara hiçbir şey sormadan eve girdim. Annem ile babam birşeyler konuşuyorlardı ve arada biraz da olsa gülüyorlardı. Annem beni görünce sevinçle"Hoş geldin!"dedi. Yüzümde sahte bir gülümsemeyle"Hoş buldum" dedim.

Annem bana birşeyler hazırlamaya başlayacakken"Dur!"diye bağırdım. Şaşkın gözlerle bana bakıyorlardı. Bu sefer daha sakin bir ses tonuyla"Bağırdığım için özür dilerim. Ben sadece kruvasan yiyeceğim"annem biraz daha sakinleşmiş ve derin bir 'oh' çekmişti. Bir süre sonra odama çekilmiş elimde kruvasanımla penceremin önünde telefonumu kurcalıyodum. Ama olmuyordu kafamı dağıtamıyordum.

Sonra birden ellerim kontrolsüz bir şekilde kitaplığımda gezdi. Bir kitap aldım ve bir sayfa seçtim. Sayfada gözüm kapalı seçtiğim bir cümleyi okudum. Çok şaşırmıştım!Cümle"Daha yeni başlıyoruz"idi...

"Daha fazla ne yaşayabiliriz ki? Daha büyük ne olabilir? Ben bu gün bir ceset gördüm, BİR CESET!"

CinayetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin