Okulumun yaptığı yıllık tiyatronun onlar için ne kadar önemli olduğunu, onları ünlendiren şey bu olduğundan daha liseyi kazanmadan önce biliyordum.
Lisedeki ilk yılımda izlediğim, yapım aşamasında yüzde doksan öğrencilerin yer ve karar aldığı tiyatro; yapılan oyunculuklardan senaryosuna o kadar mükemmeldi ki içinde yer alabilmek için resim defterlerimi bile verirdim. Bu yüzden drama öğretmenimiz Dila Hoca'nın yazdığım tiyatro metnini okuyup bitirdiğini ve harika bulduğunu söylediği zamanki yüz ifadesi benim için paha biçilemez, okulun konferans salonunda oturmuş seçme yapıyor olmak da inanılmaz bir şeydi.
Aslında ana karakter dışındaki tüm karakterlerin oyuncularını bulmuştuk ve hepsi aklıma yatmıştı. Yalnızca şimdiye kadar gelenler arasında bir türlü hayalimdeki gibi bir Dicle bulamamış olmak beni hiç bulamayabileceğimi düşündürerek korkutuyordu. Tamamı içime sinmiş yardımcı oyunculardan "tam istediğim gibi" diye bahsederken ana karakterden emin olamadığım için "idare eder" birini bulmak beni oyundan direkt soğuturdu ve bunu istemiyordum.
Dikkatim sıkıntıdan iyice dağıldığından Dila Hocaya mola teklifinde bulunmayı ciddi ciddi düşünürken birkaç sıra geride konuşan iki erkek öğrencinin sohbeti dikkatimi çekti ve her şeyi bir kenara bırakıp konuşmalarına kulak kesildim:
"Kız çok yetenekli..." dedi ilki, sahnede o an şansını deneyen kızı kast ederek. "...ve çok güzel." Her kimse bayağı dibi düşmüştü anlaşılan.
"Evet öyle ama şişman." İkincisinin o kadar da etkilenmediği belliydi, hatta görmediğim halde omuz silktiğine bahse girerdim.
"Ne? Kızda o tuhaf saç rengi bile harika durmuş, baksana!"
"Ama şişman." İnsanların arkasından yapılan gurur kırıcı dedikodulara tahammülüm sıfır, modern hayatın güzellik kriterlerine karşı tavrım çok netti. Arkamı birden dönüp onlara kaşlarımı çatarak baktım.
"Neden 'ama' dedin?" Önce üzerine alınmayarak onunla konuştuğumu anlamadı ve etrafına bakındı, sonra ufak bir şaşkınlık ifadesiyle sordu.
"Bana diyorsun?"
"Sence? Burada senden başka insanları tartı denen bir makinenin söylediği rakamlara göre 'şişman' diye etiketlendiren biri var mı?" İşte şimdi hayatının şokunu yaşamıştı. Yüz ifadesine bakarak bundan yüzde yüz emin bir şekilde söyleyebilirim ki daha önce hiç insanlara klişe etiketler yapıştırırken böyle bir tepkiyle karşılaşamamıştı. "Neden 'Ama şişman' dedin?"
"Biraz kilo verirse daha güzel gözükeceğini düşündüm de ondan. Olay bundan ibaret. Neden bu kadar abarttın kızım-"
"İki konuda yanılıyorsun: Birincisi ben senin kızın değilim, ikincisi o olduğu gibi mükemmel. İnsanların kilolu, balıketli, şişman kelimelerinin kötü olduğuna karar vermesi ve bunun güzellik karşıtı olarak kabul etmesi kadar saçma bir şey yok! Güzel olmak için sanılanın aksine zayıf, sarışın, renkli gözlü, küçük burunlu, az akıllı olmak gerekmiyor. O sen ve senin gibilerin saçma sapan güzellik kriterlerinin ölçemeyeceği bir güzellikte."
"Ne kadar dramatikleştirdin be!" Yüzü kıpkırmızı olmuştu. Dediklerimi de saçma bulduğu halde verecek cevap bulamamıştı. "Yalnızca böyle giyinmek istiyorsa kilo vermeli, üzerindeki dar kıyafetler onu streç filme sarılmış balina gibi göstermiş-"
"İstediği gibi giyinir. Sen de buzdolabı rafının en iç kısmında unutulmaya terk edilmiş kuru fasulye gibi görünürken bunu yargılayabilecek son kişi bile değilsin!"
"Sen de iyice pireyi deve yaptın! Ne dedim ki ben şimdi!" Kızgınlıkla koltuktan kalktı ve arkadaşına baktı. "Kalk hadi Gökhan, gidelim. Burası sıktı artık." Gökhan denen çocuk bana gülümsedi.
"Sen git dostum. Ben kalacağım."
"Ne halt yersen ye!" Arkadaşının konferans salonundan tamamen çıkmasıyla Gökhan kahkahalara boğuldu.
"Çok iyiydin dostum! Onu resmen dumur ettin!"
"Sağ ol." dedikten sonra önüme, daha doğrusu sahnedeki kıza döndüm. "Her şeyi baştan alabilir miyiz adın nedir?"
"İlayda Bolat." Kızın tatlı bir tebessümü vardı ve saçları pembeydi.
***
1. Bölüm ithafı => notearsinthehell2. Bölüm ithafı => nymphelayda Aman da aman, kimler gelmiş bakayım?
Bu, bu günkü son bölümdü. Umarım beğenmişsinizdir 🤗
👇 Bu sloganı da artık klavye otomatik yazıyor 😅
Kendinizi sevin, ben sizi çok seviyorum ❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daima Güzeller Kazanır
Contoaral_gundogdu: Merhaba sevgili sevgilim olmayan kız aral_gundogdu: İnsanlara sevgili olduğumuzu söylemeyi kesmeye ne dersin? *** Hep iyilerin kazandığı palavra, daima güzeller kazanır! *** Kapak tasarımı bana aittir! Gerçek hayata dayanmaktadır! Bu...