6 (zamanla yarışmak)

4 2 0
                                    

Silahın sahibi birkan dı. Yağız yerde kanlar içindeydi. Ben ise şoktaydım.

"Sen! Ne yaptığını sanıyorsun?!"

"Doğru olanı yaptım.  Seni öpecekti bende izin vermedim."

"Ya sen manyakmısın!?"

"Sorduğun kabahat tabiki evet."

"Ya mal!"

Yağız omzundan vurulmuştu.  Birkan silahı yağıza yöneltiğinde bu sefer kalbine nişan almıştı. Bunu yapamazdı.

"Dur lütfen yapma!!"

"Ya zaten sen yağızı öldürmek için çağırmıştın.  Şimdi ölse senin ne umrunda olacak ki?"

Bunu yapamazdı. Hayır! Bunu yapamaz. Yağızın yanına eğildim.

"Yağız lütfen ölme."

"Ya kızım manyakmısın?"

"Sensin manyak!"

"Bırak geberip gitsin!"

"Ya yağız dan ne istiyorsun?!!"

"Çok basit. Canını."

"Lütfen yapma Birkan. Sana yalvarırım yapma."

(Yağızın anlatımıyla)

Omzumdan yaralandığımdan iyidim. Ama ecenin benim için gururunu ayaklar altına alması hoşuma gitmemişti.

"lütfen yapma Birkan. Lütfen. Annemi rahat bırakın. Lütfen. Artık dayanacak gücüm kalmadı. Yağız size ne yaptı bilmiyorum. Ama annem ve ben size hiç bir şey yapmadık. Lütfen yapma. Ne yağız nede annem ölümü hak etmiyorlar."

"Ha ha ha ha karar senin ya yağız ya da annen. Unutma daha demin yağıza yaptığın duygu sömürüsü harika! Ama inan bana sen ne kadar yağızı sevmesende o seni ölene kadar sevecek."

"Biliyorum."

Ne yani ece beni sevmiyormu?  Ama... ben.

(Ecenin anlatımıyla)

Birkan gitmişti. Ben ise sadece arkasından baka kalmıştım. Yağızın yanına uzandım.  Olanları duymuşmudur bilmiyorum.  Ama tampon yapıp yanına uzandım.

"Görüyormusun?  Ne kadar yara aldığımı. Şu an sen nefes alıp veriyorsun ama ben ne nefes alabiliyorum nede verebiliyorum. Her şey üzerime geliyor. Evet birkanın dediği doğru ben seni sevmiyorum.  Ama sana karşı içimde anlatılamaz bir duygu bir his var işte bu duyguyu ben hiç bir kimseye karşı hissetmedim."

Sözlerime yutkunduktan sonra devam ettim

"İşte bu. Benim sana hissettiklerim ancak dostluk olabilir daha ilerisi değil.  Benden daha fazlasını bekleme."

Ambulansı aramak için ayağa kalktım. Yalnız yağız beni kolumdan tutunca olduğum yerde durdum. Beni duymuştu. Allah kahretsin!

"Demek sadece dost!  Sen beni sevmediğin halde 'seni çok çok seviyorum' dedin. Sana inanamıyorum."

"Yağız ben..."

"SUS!!!!!"

"Ben seni kandırmak zorunda kaldım."

"Anladım! Zaten beni bir anda sevmeye başlamandan şühelenmeliydim."

Yağız yaralı bir şekilde dışarıya çıktı. Ben peşinden koştum ama kapıyı sert bir şekilde kapatmasıyla olduğum yere çakıldım. Ben ne yaptım.

"Yağız beni affet."

Bunu o kadar sesiz söylemiştim ki... bana bile ses gelmemişti.

(Yağızın anlatımıyla)

sisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin