Bu bölümü bu güzel okuyucuma ithaf ediyorum ➡️ @elamanyas umarım beğenirsiniz.
Mete sinirle elindeki topu potaya fırlattı. Atakanlara verdiğimiz sözü tutmuş bir beden dersinde maç yapıyorduk. Atakanlarla maça başlamıştık ama çok kötü ilerliyorduk. Daha ilk periyotta 6-0 öne geçmişlerdi. Çok sert oynuyorlardı.
Ama hakem kör ve dilsizdi sanki hiçbir şeyi görmüyor ve konuşmuyordu.
Üstelik o kadar iyi karşılık vermemize rağmen bir türlü potaya yaklaşamıyorduk. Sinirle ellerimi saçlarıma geçirdim. İki dakikalık ara verilmişti. Atakan ile ekibi gülüşürken biz sinirliydik. Nefesimi dışarı üfleyip takımımı etrafımda topladım.
"Herkes beni dinlesin! Kötü başladık ama iyi devam edeceğiz!"
"Allah aşkına görmüyor musun potaya bile yaklaşamıyoruz. Nasıl öne geçeceğiz?"
Melih'in sitem dolu sesine kaşlarımı çatarak cevap verdim.
"B planına geçiyoruz!"
"B planı mı? "
Hepsinin aynı anda sorduğu soruya başımı salladım
"Bakın onlar potayı koruyorsa biz de top elimize geçtiği gibi olduğumuz yerlerden basket atmaya çalışacağız. Topu birbirimizin elinde dolaştırmak yerine direk basket atmaya çalışalım çünkü siz de görüyorsunuz top elde biraz kaldı mı hemen onlara geçiyor ve basket kaçınılmaz oluyor. Ha uzaktan atmak zor biliyorum ama Metenin atışlarını biliyorsunuz. Top elinize geldi etrafınıza çok kısa bakın Mete yakınınızdaysa ona atın yok değilse atın potaya gitsin."
"Onlar sert oynuyorsa siz de sert oynayın. Hakemi görüyorsunuz. Dilsiz ve körü oynuyor."
Tam o sırada hakem "Toplanın" dedi. Hep birlikte sahaya geçtik.
Mete ile Asır, Atakan ve ben, Elis ve Eymen, Melih ve Mert karşı karşıyaydı. Aslında basketbol 5'er kişilik 2 gruptan oluşuyordu ama biz 5. Kişiyi bulamamıştık.
Acaba neden ?
O yüzden 4'e 4 oynamaya karar vermiştik.
Hakem topu yukarı doğru attı ve maç başladı.
Topu Mete tutmuş potaya doğru ilerliyordu. Asır beni engellerken Mete topu bana atmış ama boşluğuma gelmiş topu Asır tutmuştu.
"Çok dikkatsizsin."
Dedi geçen günkü alaycı tavrıyla...
Asırdan topu almaya çalıştım ama uzun boyu buna izin vermiyordu bir hamle yaparak topu aldım ve hemen önüne geçtim. Tek ayağımı onun ayağının önüne koydum dirseğimle hafifçe onu ittirerek onların potasına doğru koştum. 3.adımda top potadaydı.
Basket...
"Belli oluyor!"
İma dolu sesim onu gülümsetmişti. Göz devirdim. Bu maç ya bizimdi ya bizim...
Top Atakandaydı Mete topu ondan almak için bir hamle yaptı ama Atakan sert bir şekilde Meteyi itmişti Mete geriye doğru sendelerken Atakan topu potaya gönderdi. Mete sinirle elini koluna geçirdi ve sıkmaya başladı. Sinirlenince hep bunu yapıyordu acısını kolundan çıkarıyordu. Hızla yanına gidip kolunu sıkan elini tuttum.
Başını sallayıp nefesini dışarı üfledi.
Top bendeydi Asır beni engellemeye çalışırken topu sektirmeye başladım. Meteye 'sende' bakışı atıp potaya doğru tuttuğum topu ters köşe yaparak Meteye attım. Mete topu tuttu o sırada Mert ona doğru koşarak Meteye çelme taktı Mete sendeler gibi oldu ama düşmedi hiç vakit kaybetmeden elindeki topu 3'lük yerden attı ve basket...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇIKMAZ {~TEXTING~}
Spiritual0539.......: Bir rivayete göre anka kuşları gözyaşlarıyla insanların yaralarını iyileştirebilirlermiş. Benim yaralarımı iyileştirir misin anka ? Anka: Kimsin bilmiyorum ama kimsenin kimseye ihtiyacı yoktur 0539*******: Ama benim sana ihtiyacım var...