#Bölüm 15: Sonsuz Nefret Bitti#

35 2 0
                                    

(1. Multimedia Stiro. 2. De müzik. )
Stiro'nun ağzından:
-Hastanedeydim. Etrafta ameliyat sesleri vardı. Buraya İstoria yüzünden düştüğümü hatırladım. O ölecekti. Onu öldürmeden içim rahat etmeyecekti. Oksijen maskemi çıkardım. Elbiselerimi giydim ve hemen kaçmaya karar verdim. Saat gece yarısı 12'ydi. Yüzüm ve kollarım ağrıyordu. Çıkarken aynaya baktım. "Bunun bedelini ödeyeceksin!" diye bağırdım. Oraya ulaştığımda saat 1'e geliyordu. Olsun. Umrumda değildi. Sadece o ölsün. Nedeni de beni sevmesi ve Sandy ile aramızı bozmaya çalışması ve canımı yaktı. Kapıyı kırdım.
Benim ağzımdan:
-Kapı kırılma sesi ile yerimden hopladım. Mavi sweatshirtlü uzun siyah saçlı biri elinde beyzbol sopasıyla bana yaklaşıyordu.
Ben: Sen kimsin!
Stiro: Ben Stiro'yum. Senin burada işini bitirecek olan Stiro.
-Hiç şaşırmadım. Elime sopa aldım.
Ben: Sen benim hayatımı mahfediyorsun ve benim bunu kesmem lazım.
Stiro: Sen beni seviyorsun pislik! Ama senin gibi hırslı ve kıskanç birini kimse sevmez!
Ben: Seni sevmiyorum lanet sersem!
-Sopayı kafasına vurmaya başladım. Sopayı bir darbe ile kırdı.
Stiro: Bir tahta parçası ile benden kurtulamazsın.
Istoria: Sen öyle san!
-Suratına yumruk attım ve odamdan kaçmaya başladım. Peşimden geliyordu. Gürültü ile tüm 7. Bölük uyanmıştı.
Taula: Hey İstoria neden kaçıyorsun.. Oha!
Stiro'yu gören Taula şok geçirdi. Çünkü Stiro'nun burnu kanıyordu ve eski oluşturduğum yaralara dikiş atılmıştı.
Taula: Stiro dur! Bu hal de ne böyle?!
Stiro: Çekil önümden Taula!
-Stiro Taula'yı yere ittirdi ve Taula yere düştü.
Taula: Ulfredd!
Ulfred: Taula! N'oldu?!
Taula: İstoria Stiro'dan kaçıyor ve Stiro'nun yüzü kan içinde!
-Taula ve Ulfred diğerlerini de çağırıp bizi takip etmeye başladı.
Tara: Stiro dur!
Stiro: O ölecek!
Sandy: Dur Stiro lütfen bizim için dur!
-Stiro Sandy'nin sesini duyunca duraksadı.
Stiro: Sevgimizi engelleyen biri ölmeyi hakediyor Sandy!
Sandy: Ne! Nasıl yani!?
-Herkes Stiro'nun bu itirafına şaşırdı. Hepsi durakladı. Ben hâlâ koşuyordum. Sonunda malikanenin bahçesine geldik.
Ben: Ben seni sevmiyorum! Artık bırak beni psikopat! Sen tipsizin tekisin! Ben suratına bakmıyorsam kimse bakmaz! İyi bir dosttun ama artık bitti!
-Stiro iyice sinirlenip sopa ile kafama vurmaya çalıştı. Onu ittirdim. Artık onu öldürecektim. Sonucu ne olursa olsun. Yok olacaktı. Uzaklaşmıştı. Ben de ondan uzaklaştım. Koşmaya başladık. Koşarken bir kibrit yaktım ve üstüne attım. Yanmaya başladı. Yine de bana vuruyordu. Ben de alev almaya başladım. Yine de dövüşüyorduk. Canım acıyordu. Belli ki Stiro'nun da.
Stiro: Şu düştüğümüz duruma bak. Yanarak öleceğiz.
Ben: Evet.
-Merhametim iş başındaydı. Ama artık merhamet yoktu!
Ben: Ama sen öleceksin Stiro! Ve şunu bil ki... Senden nefret ediyorum!!
-Bir kibrit daha yakıp üstüne attım. Yüzüm hep kömür olmuştu. Üstüm yanmıştı. Ve Stiro gözlerimin önünde kömür oluyordu.
Stiro: Sandy! Seni seviyorum!  İstoria.. Cehennemde görüşürüz...
-İskeleti ortaya çıktı. Ben de ona bakıyordum. Sonunda külleri sönen ateşin arasından rüzgarla uçuştu. Herkes bana bakıyordu.
Ben: İyi geceler...
Sakince yürüyerek aralarından geçtim ve odama geçip uyumaya çalıştım. Olmadı. Sabaha kadar rock müzik dinledim. Saçlarımı perçem şeklinde kestim... Saçımı kestiğim sandalyede uyuyakalmışım...

                     .BÖLÜM SONU.

Korkusuzlar TopluluğuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin