6. Bölüm

135 33 60
                                    

Bu durum artık canımı sıkmaya başlamıştı. Işıl biliyordu işte. Hâlâ anlamadığımı mı sanıyorlardı?

Herşey çok açıktı. Kafedeki çocuk Barın' dı. Diğeri zaten değildi çünkü Işıl sürekli gözlerini dikiyordu o çocuğa. Hemen telefonumu açıp Barın ile eski mesajlarımızı okudum.

"Yabancı kısmında ıskaladın."

"Kim olduğumu hatırla artık Açelya."

"Saçlarınla oynamak."

Tabi yaa. Hafızamı kaybetmiştim. Günaydın gerizekalı. Peki ya Işıl bunu neden benden saklamıştı. 3 sene önce bir kaza geçirmiştim. Gözlerimi hastane de açtığımda ne olduğunu sormuştum ve bana trafik kazası olduğunu söylemişlerdi. Ailemin acısı yüzünden içmişim ve motorla kaza yapmışım. Biraz bir şeyler hatırlamaya başlamıştım. Ama hiçbiri net değildi.

Bir dakika. Elimi alnıma vurdum. Ben ağzıma içki sürmezdim ki. Bunun yalan olduğunu nasıl anlayamadım. Hemen Işıl' ı arayıp sahile gelmesini söylemiştim. Hâlâ o çocuklarla olmalıydı çünkü ben eve geleli çok olmamıştı ve Işıl hala ortalarda yoktu.

Çantamı kaptım ve sahile doğru yürümeye başladım. 5 dakika sonra herhangi bir çardağa geçip Işıl' ı beklemeye başladım. Bir süre sonra adım sesleriyle kafamı kaldırdım. Evet yanılmamıştım. O çocuklar da buradaydı.

Işıl yanıma oturdu. O ikisi de karşımıza geçmişti. Işıl elimi tuttu. "Açelya sana anlatmamız gereken şeyler var."

Bir süre durdu. Barın' a baktı ve bana döndü. "Sen hafızanı kaybettin."

Hâlâ onlara baygın bakışlar atarken, "Biliyorum." dedim. Hepsi şok içinde bana döndü.

"Nasıl lan? Her şeyi biliyor muydun yani?"

Hicbir şey söylemeden onların tepkilerini izledim.

"Açelya gerçekten her şeyi sana anlatacaktık. Her şeyi baştan sona anlatacağız."

"Peki bu planları ne zamandır kuruyordunuz? 2 senedir? Ya da 9 ay filan. Belki de ben Barın' ı hatırlamadan başkasıyla evlenip çocuk yapınca. Başkasına aşık olduğumda sırf evlenmeyeyim diye bu kozu kullanabilirdiniz. Eh tabi bunlar da bir ihtimal."

Hepsinin ağzı açık kalmıştı. Alkın, "Bu kızın hayal gücüne hayranım." dedi.

"Ne yani sen şimdi beni hatırlıyor musun? Sevgimi? Anılarımızı?"

"Şansına küs. Sadece eskiden sevgili olduğumuzu birde Işıl ve Alkın' ın ilişkisini hatırlıyorum. Ha bu arada... Işıl, o ne güzel yalandı öyle. Içki içmeyen birisine sarhoş oldun ve kaza yaptın demek. Ve bende buna saf gibi kandım."

Işıl' ın gözünden birkaç damla yaş aktı. Alkın zaten yüzüme bakamıyordu. Barın ise... onu boşverin.

Bir hışımla kalktım ve "3 SENE GEÇTİ LAN. 3 SENE. BU ZAMANA KADAR AKLINIZ NEREDEYDİ?" dedim. Herşeyi tek tek hatırlamaya başlıyordum ve başımda çok büyük bir ağrı vardı.

Barın' a döndüm ve "Ya sen nasıl o şerefsize inandın? Seni aldattığımı nasıl düşünebildin? Hiç mi güvenmedin bana? Hiç mi sevgimi hissetmedin? Gururumu hiçe saydım lan ben senin için. Peşinden koştum. Dinlemedin."

Işıl' a dönüp, "Resmen sana anılarımı emanet edip gözlerimi kapatmışım ben. Anılarımı çalmaya ne hakkın vardı? Hadi her şeyi geçtim. Hiç mi halimi görüp acımadın ya? Hiçbir şeyden habersiz öylece hayatını yaşayan bir kızın halini görüp hiç mi üzülmedin?"

KARMAŞA (Texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin