14.BÖLÜM -YENGE-

3.4K 307 63
                                    

Vedalar;
gözüyle sevenler içindir.
Çünkü gönülden sevenler
ayrılmaz.

Hz. MEVLANA

Sözleşmeli de olsa onundum artık ...

Nihayet sonunda nikah dairesine varmıştık. Nikahımızın kıyılacağı salona doğru yavaş yavaş ilerlemiştik. Sonra birden canım Birsenim heyecanlı, heyecanlı aceleci ve nefes nefese bir halde nikahımızın kıyılacağı salona dalınca ...

- "Geç kalmadım İNŞALLAH yetişebildim değil mi "?

Diye paniğini atmaya çalışıyordu.
Mirza beyimiz ise her zaman ki gibi burnundan kıl aldırmaz ve kibirli halinden ödün vermeden burnunun ucuyla

-"Hımm yetiştin yetiştin" diye ağzının içinde mırıldanıyordu ...

Bense Mirza'ya fısıldar bir biçimde...

- "Hani Birsenin hiçbir şeyden haberi olmayacaktı, 5. Maddeyi hatırla istersen"?

- "Bize bir nikah şahidi gerekti , benimde aklıma arkadaşın geldi, bir sorun mu var" ?

- "yoo sorun olduğundan değil de sen demiştin ki" dememle lafı ağzıma tıkmıştı.

- Biz bu konuyu evde konuşsak!

- "peki öyle olsun" .

Benim şimdi nikah şahidim canım arkadaşım Birsen mi olacaktı. En zor günlerimde yanımda olan arkadaşım benim en mutlu günümde de yanımda olacaktı.
Mirzanın nikah şahidi de en yakın arkadaşı Aras bey olacaktı.
Mirza formaliteden de olsa bizi tanıştırmaya başladı.
Ben arası tanıyordum ama Birsen tanımıyordu.
Aras bey doktordu, anneciğimin ve benim en zor zamanlarımızda hastanesinde bizimle ilgilenme fırsatı olmuştu.

Mirza;
-"Hümayı tanıyorsun zaten Hüma Aras"...
Elimizi uzatmamıştık kafa selamıyla merabalaşmıştık. Birden Aras bey bana;

-"Nasılsın yenge demesin mi"
ben bir an ne diyeceğimi bilemez bir halde Mirzaya doğru bakışlarımı çevirirken o ise;

- Ne yengesi be oğlum, her şeyi sen benden daha iyi biliyorsun.

- Sen ona aldırma yenge o hep böyledir.

- "Nasılmışım".

- "Duygularını önemsemeyen".

- "Bana bak oğlum şimdi elimde kalacaksın"!

- "Tamam tamam sakin ol sustum nikahtan sonra konuşuruz bu konuyu".

- "Bak ya oğlum sahiden sinirleniyorum öldürücem, elimde şahitte kalmayacak".

Derken;
- Bırak zevzekliği de seni Hümanın arkadaşı Birsenle tanıştırayım. Diyordu...

- "Birsenciğim bu zevzek en yakın arkadaşım Aras"

Birsenle aras kafa selamıyla tanıştıktan sonra saatin 12 'yi bulmasıyla Nikah salonundaki yerimizi aldık. Beni tatlı bir heyecan sarmıştı,Mirza durumumu fark etmiş olmalı ki kulağıma eğilip,
-"Sakin ol sakin!"
diye telkinde bulunmuştu. Bu adam bendeki heyecanı nereden anlamıştı ki yoksa yüzümden her şeyi okuyor muydu?

Sandalyemi çekerek oturmamı sağlamıştı. Benim tarafımda Birsen onun tarafında da Aras vardı.
Nikah memurunun sorularıyla bir çırpıda evet demiştim hem de beni sevmeyen her ne kadar acımıyorum dese de o dediğine kendisi bile inanmayan adama evet demiştim ki aklıma yine annem düşmüştü onsuz evleniyordum, hatta kimsesiz Mirza da öyleydi aslında o ne hissediyordu kim bilir? Ama ben çok kötüydüm. Daha annem öleli ne kadar olmuşdu ki diye derin derin düşünürken kolumun Mirza tarafından dürtmesiyle kendime gelmiştim. İmza atmam gerekiyormuş yine dalmışım, ne yapabilirim ben dalmayayım da kimler dalsın benim hayatım normal insanlarınkine benzemiyor ki hep bi aksiyon...

HÜMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin