fifty eight

2.7K 201 198
                                    

boray : noldu konuştun mu Artun'la

boray : rahatladın mı

kuzey : dün konuştum gelirim gruba dedi

kuzey : ama bugün bir şey demedi

boray : eksik kaldı bundan demek ki

kuzey : allahımşskrwşsğwzğwq

kuzey : neden kıskandın şimdi onu amk

boray : kıskanmadım?

kuzey : bebeğim harbi gereksiz kuruntu yapıyorsun zaten onun kalbinde biri var

boray : ok

kuzey : salak mısın ya

kuzey : neden böyle yapıyorsun aq

boray : bir şey yapmıyorum aq uzatma

kuzey : neredesin

boray çevrimdışı

kuzey : sikeyim

---

"Boray?" Sınıfına girdiğimde Boray dışında herkesin olduğunu gördüm. Sıkıntıyla iç çekip kapıdan geri döndüm. Aklıma gelen şeyle aşağıdaki tuvalette olacağını düşünerek merdivenlerden hızla indim.

Ne olmuştu buna birden? Artun'u kıskanacak hiçbir durum bile olmamıştı.

Omuzlarımı düşürüp tuvaletin kapısını açtım. Karşımda sigara içen beden ile kalbimin çarpıntısını unutmak istedim. "Ne oldu sana?"

Beni duymamış gibi yaparak sigarasına geri döndüğünde içeri girip ardımdan kapıyı kilitledim. Aynı soruyu yinelediğimde dumanı yüzüme üflemişti. Gözlerime bakmayıp, "Hiçbir şey yok," dedi ruhsuz bir sesle. Sesi her şeyi ele verirken yanına adımladım.

"Olduğu çok belli, anlatır mısın?" Kavga çıkarmamak için olabildiğince nazik davranmaya çalışıyordum. Kafasının yerinde olmadığı yüz hatlarından belliyken büyüka gitmeye niyetiydim, şu anlık.

"Geri çekil," dediğinde inatla yanından gitmedim. Sesi fazla sert çıkıyordu ve bu beni çok rahatsız ediyordu. Eskiye dönmüyorduk herhalde amk?

Yüzümü yüzüne yavaş yavaş yaklaştırırken, "Ne olduğunu anlat, gidip gitmeyeceğime sonra karar veririm," dedim net sesimle. Dalından son bir nefes çekip kalitede attığında bakışları bana dönmüştü sonunda. Maviliklerinin canlılığını kaybettiğini görmem ile kaşlarım çatıldı. "Kuzey," dedi neredeyse titrek sesiyle.

Elimi ensesine sarıp gözlerimizi birbirine kenetledim. "Efendim?" Bakışlarını birkaç saniyeliğine kaçırıp tekrar bana döndü. "Babam-" dedi fakat sözünü yarıda kesip dudaklarını birbirine bastırdı. Zorlanacağını anlayıp klozetin kapağını kapatıp oturttum onu. Ardından da kucağına yerleşip devam etmesini işaret ettim bakışlarımla. Dudaklarını serbest bırakıp konuşmaya başladı.

"Ondan bir şey sakladığımı biliyor. Boynumdaki izler dikkatini çekti, ne olduğunu sorunca boşluğuma geldi. Az kalsın seni söyleyecektim. Sonra çevirip uydurdum bir şeyler ama anlamaması biraz zor."

Tek nefeste söylediği sözleriyle ensesindeki elimle saç diplerini okşadım. Tamam, sıçmak üzereydik belki ama bu kadar çabuk da bitmeyecekti ilişkimiz. Hatta bu kadar kolay.

Dudaklarına yaklaşıp, "Şşşhh," dedim ve burunlarımızı birbirine sürttüm. Nefes alış verişi düzene girdiğinde bir şey dememe fırsat vermeden devam etti. "Böyle bitmeyeceğiz değil mi? Ona karşı nasıl gelebilirim bilmiyorum ama geleceğim, beni güçsüz bir ibne olarak görme."

Sözleri bittiğinde gülsem mi ağlasam mı olmuştum. Onu öyle görmüyordum asla ve beni ona çeken şey de buydu. Yıkılmaz gözüküyordu çünkü öyleydi benim gözümde. Neden kendini güçsüz sanıyordu?

"Boray... Ben seni asla öyle görmüyorum ki. Babanın bir şey yapamayacağını biliyoruz, içini rahat tut-" daha konuşmaya devam edeceğim sırada kendi sözleriyle böldü beni. "İçim kaç gündür çok huzursuz, Kuzey. Boğazımda bir yumru var ve geçmiyor."

Cümlesiyle tebessüm edip boynunu öptüm. Yavaş yavaş boynunu öperken geri çekilip yüzlerimizi eski haline getirdim. "Şimdi geçti mi?"

Birkaç saniye donmuş gibi gözlerime baktıktan sonra kafa sallayıp dudaklarıma yöneldi. "Böyle daha hızlı geçer," deyip alt dudağımı kavradı. Mırıldanıp ensesindeki elimi saçlarına çıkardım. Yavaşça saçlarını çekiştirip okşarken üst dudağını emiyordum.

Emmeyi bırakıp dilimle dudaklarında gezindiğim sırada dilimi yakalayıp ağzının içine çektiğinde inledim. Elleri rahat durmayıp üniformamın içinden girince soğuk elleri ile irkilmiştim. Belimi okşarken bir yandan da dilimi bırakıp alt dudağımı dişliyordu. Kalbim hızla çarparken zorlanarak geri çekildim ve alınlarımızı birleştirdim.

"Seni sevdiğimi biliyorsun, Boray."

Mırıldanıp gözlerini kapattığında burnunun ucunu öptüm. "Benim de seni sevdiğimi biliyorsun."

----

of bana biraz boş bölüm gibi geldi bitirdiğimdeşskdeşdowğld

kaos çıkarırdım ama yazarken öyle bi ruh halinde değildim .d AMAN NEYSE hep öyle mi olcak biraz da soft olsunlar oyş

357 [bxb] +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin