Pekala tamam yaklaşmıyorum lütfen indir o silahı dediğimde adam iğrenç bir kahkaha patlatıp yine konuşmaya başladı
Kevın Kevın Kevın .. Çok komiksin dostum tabiki silahını indireceğim ama ilk önce işimi halletmem lazım dedi ve ben daha ne olduğunu anlayamadan tetiğe bastı.En son duyduğum ses ise büyük bir patlama ve Emma'nın çığlığıydı..Yerimden sıçrayarak uyandim ve kafamı yasladiğim duvara vurdum.Bulunduğum yere baktığımda hala bodrumda olduğumu ve az önce bir kâbus gördüğümü anladım.Derin bir ohh çektikten sonra yerimde doğruldum ve tutulan boynumu ovmaya başladım.Kısa bir süre geçtikten sonra o çığlığı tekrar duydum.Hala kâbus mu görüyorum diye gözlerimi ovduğumda hala ayni yerde olduğumu ve bunun bir kabus degil de gercek olduğunu anladım.Peki kim di bu? Bir süre düşündükten sonra bu sesin içeride ki kızdan gelmiş olabileceğini düşündüm.Dolabın arkasından çıkıp gözlerimi karsi duvara diktigimde kapinin kapali olduğunu gördüm.Birkaç adım attıktan sonra seslerin daha yakından geldiğini ve çığlıkların hıçkırıklarla ağlayışa dönüştüğünü işittim.Dikkatimi sadece duyduğum çığlıklara vermişken yukarıdan gelen telefonun zil sesi kesildi ve onun yerini adamın korkutucu ve kalın sesi aldı.Telefon konusmasını daha iyi duyabilmek için merdivene daha ilerledim.Ancak ben yaklaşana kadar konuşma sesleri kesildi ve telefon şiddetli bir şekilde kapatıldı.Tekrar dolabın arkasına geçmek için yeltendiğimde bodrumun kapısından gelen kilit sesini işittim.Ahh hayır adam buraya girecekti.Şu an dolabın arkasına geçemezdim,ben geçene kadar beni görürdü.Ben bunları düşünürken kapının kilidinin çevrilme sesini işittim. Daha fazla zaman kaybetmeden merdivenlerin altına geçtim.Köşedeki kolonun arkasına geçtikten sonra kapının gıcırtıyla açılma sesi ve adamın ayak seslerini duydum.Artık adamın bodrumda olduğunu net bir şekilde duyabiliyordum.Kız adamın ayak seslerini duymus olmali ki daha sesli ağlamaya başladı.Bu durumda ve bulunduğum mekanda sakin olmam imkansızdı.Kafamı biraz sağa çevirdiğimde adamın yerdeki tahtalarla birsey yaptığını gördüm.Daha dikkatli baktığımda adamın yerdeki iki büyük tahtayı kaldırdığını gördüm. Ne yani bir geçit mi vardı?
Adam duvarın önüne gidip büyük kitaplığı kenara çekti ve cebindeki anahtarlarla kapıyı açıp kızı sürükleyerek odadan çıkardı.Geçitin önüne geldiğinde kızı içeri fırlatıp sessiz olmasını söyledi ve tahtaları tekrar yerine koydu.Daha sonra ise tekrar duvarın önüne gecip kapıyı kilitleyip kütüphaneyi yerine çekti ve yavaş adımlarla merdivenleri çıktı.Kapıdan gelen kilit sesini duyduğum anda bulunduğum yerden kalkıp ürkekçe geçite ilerledim.Geçitin önüne geldiğimde tüm cesaretimi toplayıp iki eski tahtayı kaldırdım.Ellerimdeki tozu üzerime silerken bir yandan da etrafıma bakınıp el feneri arıyordum.Etrafımda bir yerde göremeyince adamın halat ve balta aldığı odayı hatırladım ve oraya doğru yöneldim.Kapının sağındaki anahtarları alıp teker teker denemeye başladım. Dördüncü anahtara geldiğimde kilit açıldı ve kapının kulpunu cevirerek iceri girdim. İceri girdiğim an da burnuma gelen kan kokusu midemin bulanmasına neden olmuştu.Etrafa dikkat ettiğimde buranın bir banyo olduğunu farkettim.Beyaz duvarlarının ve beyaz küvetinin kanlarla kirlendiği,sağ duvarında yine kanlarla kirlenmiş beyaz dolabı olan bir banyo. Etrafı incelemeyi bırakıp dolaba ilerledim.Dolabın kapagını açıp raflara göz gezdirdim ve ikinci raftaki büyük sarı el fenerini elime aldım.Çalışıyor mu diye yüzüme tutup düğmeye bastığımda aniden yanan ışık gözlerimin kamasmasına neden oldu.Daha fazla oyalanmayıp dolabın kapağını kapatıp banyodan dışarı çıktım ve kapının üzerindeki anahtarla kapıyı tekrar kilitledim.Kapıyı kilitledikten sonra anahtarları yerine asıp geçite doğru ilerledim.
Geçidin önüne geldiğimde el fenerinin düğmesine bastım ve yanan ışığı geçirin içine tuttum.Karanlık geçit ışığın yardımıyla aydınlanmıştı.Aşağıya baktığımda az önceki kızın yerde baygın yattığını gördüm.Düştüğünde başını bir yere vurmuş olmalıydı.Hemen geçite inen merdivenlerin birinci basamağına adımımı attım.Bir elimle demir merdivenlerden tutunurken diğer elimle de basamakları görebilmek için feneri basamaklara tutuyordum.Sekizinci basamağın sonunda düz zemine basmıştım.Burası yaklaşık iki metre yüksekliğinde bir geçitti. Feneri etrafa tuttuğunda etrafta cesetler,iskeletler,çareler ve örümcekler vardı. Feneri düz bir şekilde ileriye tuttuğunda geçirin sonunu göremiyordum.Korkularını geride bırakarak ileriye doğru yürümeye başladım. Ayağımın birşeye çarpmasıyla olduğum yerde durdum ve feneri ayağıma doğrulttum.Çarptığım şey bir iskeletti.Daha fazla burada duramayacağımı düşünüp yukarı çıkmak için geldiğim yöne ilerledim.Basamakları teker teker çıktıktan sonra tahtaları kapatıp dolabın arkasına geçtim ve fenerin ışığını kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KATİL
Mystery / ThrillerAilesinin yanına tatile giden Kevın'ın tatil dönüşü karşılaştıgı korkunç manzara.Tatilden döndüğünde fırtınaya yakalanan Kevın bulunduğu yerde hiç tanımadıgı birinin evine giriyor.Başta evde kimsenin olmaması onun için bir fırsat olsada çok geçmeden...