• єρ 4

2K 196 135
                                    

vote 💫

•Kim Taehyung•

Burnunu 15 dakikadan bir kontrol et. Eğer burnu soğuksa üşüyor demektir. Battaniyesi çantasında, ağlarsa sütünü cantanın yan cebine koydum. Uykusu gelirse de emziği de çantanın diğer yan cebinde, ki eğer ağzından atarsa yada, senin sakarlığın tutarsa ve elinden emzik yere düşerse küçük termosta sıcak su koydum onunla iyice yıka sonra ver ama dikkat et ağzını yakma.

Bilmem kaçıncı kez bebek bakma talimatlarını bana anlatan Valeria'a göz devirip bebek arabasınsa uyuyan kızıma baktım. Üç aylık olmuştu ama hâlâ minicik bir şeydi. Birde Valeria onu o kadar giydirmişti ki , çocuk marula benziyordu.

* Anladım Valie anladım. Görende 2 saatliğe değil 2 haftalık gittiğini sanacak. Alt tarafı uyuyan kızıma balacağım, ayrıca 3 aydır bakıyorum ona şimdi mi bakamayacağım?

Gözlerini kısarak bana baktığında, bir laf yeyeceğimi anlamıştım. Ki zaten beni yanıltmamıştı da.

Bunu iki gün önce çocuğa limonlu pasta yedirmeye çalışan adam mı söylüyor?

Melek gibi uyuyan kızıma bakıp iç çektim. Ne var yani? Çocuk doğduğundan beri süt içiyordu bende ağız tadı değişsin istemiştim.

* Kendi de çok istedi ama.

Başını iki yana sallayarak, Tae Ri'in elinden öpüp çantasını alarak, oturduğumuz banktan kalktı.

Tabi tabi, eminim ki ' babacığım, bana pasta ver. ' dedi.

Göz devirip arkama yaslandım.

Her neyse, ben gidiyorum kendine de TaeRi'e de dikkat et. Fazla da uzun sürmez işim.

* Tamam merak etme sende dikkatli ol.

Tebessüm ederek el sallayıp hastane bahçesine doğru ilerlemeye başladığında arkasından baktım bir süre. Bu gün kontrolü vardı, Namjoon hyungla konuştuğumda en fazla 2 saat süreceğini söylemişti.

Onunla tanıştığım ilk günü hatırlıyorum. Üniversite son sınıftaydım, o da ilk sınıfta. Basketbolda çok iyiydi, atışından biri potaya girmedi diye onunla alay etmiştim ve küçüğüme çokta sert vurmuştu, bacak aram morarmıştı hatta. O darbeden sonra kısır kalacağımı düşünüyordum, ama şu an arabasında melekler gibi uyuyan bebeğim düşüncelerimde ne kadar yanıldığımı gösteriyordu.

Valeria güzel bir kızdı ama sinirli bir yapısı da vardı. Hildayla onu karşılaştırdığımda aralarındaki farkı onları tanımayan biri bile anlardı.

Hilda 24 yaşına rağmen, daha bir çocuksuydu. Alımlı, güler yüz, yardımsever, duyğusaldı.

Valeria 20 yaşındaydı ama olgundu. Mantıkla haraket ediyordu. Sadece 2 kez ağladığını görmüştüm. Onun dışında yüzünden asla duyğu okunmazdı. Sevindiğini, üzüldüğünü, şaşırdığını anlamak zordu.

Kalbiyle düşündüğü tek konunun'sa Tae Ri olduğuna emindim. Kızımızla ilgilenirken o mahkeme duvarı suratı gider, tam bir şefkat meleğine dönerdi. Bazen ikisi oynarken onları izlerdim.

Lost ᴷᵀᴴ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin