Duyarsın uzaklardan.
Dalarsın yakınlara, unutmadan.
Söylersin şarkını.
Keşkeler, keşkeler.
**
"Aycan! Kime diyorum lan ben!"
"Baba fazla oluyorsun, rahat bırak Duru'yu!"
"Ne fazlası lan? O benim kızım!"
"Yeni mi geldi aklına kızının olduğu?"
Mutluluk bir yılbaşı ağacına benzer. Ağaç adım adım süslenir. Aynı şekilde mutluluğa da adım adım ulaşılır. Ağaç süslenir, mutluluk için her şey yapılır. Ve sonucu beklenir. Saat tam 00'da havai fişekler havayı aydınlatacak tıpkı mutluluk için attığımız adımların hayatımızı aydınlatması gibi...
Ben o adımları eksik mi atmıştım?
Nerede yanlışım vardı?
Yatak başlığına yaslanarak, dizlerimi kendime doğru çektim.
Ben mi istemiştim böyle olmayı?
Babamın başka bir çocuğa babalık yapması benim suçum muydu?
Telefonumdan şarkı açıp, eşlik ettim sessizce.
"Sessizliğin içinde,
Karanlığın dibinde,
Eski şeyler, eksik şeyler,
Canlanıyor gözümde...Batıp çıkan gemide,
Anılarım içinde,
Çoğalıyor çoğalıyor,
Acıların içinde...Kayboldum, elinde,
Dünüm yok yerinde,
Anılar gözümde,
Kayboldum, kayboldum sende...Uzun araydı,
Kanayan bir yaraydı,
Solum yok,
Yaram çok,
Yoruldum,
Yoruldum bende..."Şarkı bitince biraz kayarak, kafamı yastığa koydum. Pijamalarımı giymeyeceğim. Dışarıdaki sesleri duymayacağım. Sadece uyumak istiyorum.
- ZİYA'DAN -
Önümde duran bardağı aldım ve kafama diktim. Bardağı çalışma masama geri koyarak, elimi alnıma koydum.
Başım ağrıyordu düşünmekten.
İş arkadaşlarımın sadece oğulları vardı. Benimde vardı.
Ama birde kızım vardı!
On üç yaşındayken hayatını mahvettiğimi söyleyen kızım.
Sekiz yaşına kadar onun için canımı bile vermeye razı olduğum kızım.
Sekiz yaşından sonra sevmediğim kızım.
Ayağa kalkarak, odadan çıktım. Evdeki herkes uyuyordu. Koridorun sonuna doğru ilerledim. Sağ taraftaki kapıyı açarak, içeri girdim. Bir kaç adım attım. Yatağında kıvrılmış uyuyordu. Kitaplığın yanında olan tekli berjel koltuğu yatağın yanına koydum ve yavaş hareketlerle oturdum. Yüzü diğer tarafa dönüktü. Yukarıdan topladığı siyah, gür saçları yastığa dağılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DELAL (Ara Verildi)
Novela JuvenilDerler ki; Müziğin her kelimesi bir duyguyu taşır. Eğer yağmurun altında bir müzik söylersen, o müziğin içindeki duygular gerçek olur. Tam burada, yağmurun altında, müptelası olduğum Ela gözlerine bakarak kendi müziğimin birkaç cümlesini söyleyecekt...