Şaşkınca gözlerimi kocaman açtım ve arkamı döndüm. Yüzümün kızardığına adım gibi eminim. Hani üstsüz erkek elebette gördüm ama o hoşlandığım çocuktu ve bu beni utandırmıştı.
"Karıcım ne kadar da utangaç!" Diye kıkırtısını duyduğumda yerin fibine girdiğimi hissettim.
Bir de alayla gülüyordu. Bu durumda nasıl erişilebilir ki. Daha demin sinir krizi geçirmemiş miydi o? Cidden psikolojik sorunları olduğunu düşünmeye başladım.
"Tamam dönebilirsin" Dedi soğuk bir ses ile. Derin bir nefes aldığım esnada kapı çaldı ve içeri o görevli bayan geldi. Adını bile bilmediğim sözde yarın evleneceğim kocam! Düz bir ses ile ne için geldiğini sordu. Hakaret etmek istemem ama tam bir HÖDÜK.
"Efendim yemeğe bekliyorlar."
"Tamam çık sen." Görevli bayan gittiğinde sinirle ona döndüm. Boş boş etrafa bakarken bakışlarımı sonunda fark etmiş, başta garipçe baksa da bir süre sonra 'Ne bakıyon' gibisinden kafa sallamıştı.
"Sen yaşından büyük insanlarla hep böylemi konuşursun?" Dedim sakince ama gözlerimde ki sinir yerini koruyordu.
"Bu seni ilgilendirmez. Hadi saçını kurut da yemeğe inelim."
"Sen gidebilirsin." Diyerek arkamı döndüm ve lavaboya geri geçtim. Saçımı kurutup çıktığımda hala orda duruyordu. Beni gördüğünde tekerlekli sandalyeyi kapıya doğru döndürdü.
"Hadi inelim artık."
"Sen neden bekledin?" Diye nazikçe sorduğumda durdu.
"Artık müstakbel nişanlım olduğuna göre yemeğe tek gitmem doğru olmaz. Babamla sonra hiç uğraşamam." Deyip çok bilmiş bir eda ile odadan çıktı. Ben de derin bir mefes aldım ve sakinliğimi korumaya çalışarak peşine takıldım.
Yemek boyunca kimse konuşmamıştı. Galiba her şeyi biliyorlardı. Sevgili kocacığımın! bir anda elimi tutması ile irkildim. Elimi havaya kaldırıp konuştu.
"Yarın düğünümüz var işlem halledin." dedi kimse bir şey diyemedi. Ardından Bay Jeon sahte öksürük ile dikkatimizi oraya topladı.
"Jungkook?.. Sence de acele etmiyor musun?" Kocamın adını da öğrendiğime göre yemeğime geri dönebilirim!
"Hayır." dedi Kocam normal bir şeymiş gibi. Ardından başını bana doğru hafifçe döndürdü ve yemek tabağima bakarak konuştu.
"Hadi odamıza geçelim." Bir şey dememe izin vermeden elimi hiç bırakmadığı gibi daha çok kavrayıp beni ayağa kaldırdı.
Az önce ki haraketi beni bir tık şey etmişti.. şey.. etkilemişti! Çok seksiydi. Ne diyorum ya iyice sapıklaştım.
Odaya gidene kadar sessizliği koruduk. Kapıda ki koruması Jimin'e eve gidebileceğini söyledi. Jimin ise onun katı olmasana rağmen alay eder gidi gülüp bir bana bir ona bakıp gitti. Jungkook ise gözlerini devirip içeri geçti.
"Uyuyalım artık!" Bunu demesi ile gözlerimi kocaman açıp dik dik ona baktım. Yüzünde en ufak bir mimik dahi oynamadı.
"Hadi ama oturmaktan belim ağrıdı." Diye yatağın köşesine sandalyesiyle gitti kolaları ile yatağın üstünde ki demirden dest alarak kendini yatağa attı. Nasıl yapmıştı ki? Zorlandığını gördüm ama ben olsam kalkmayı dahi başaramazdım.
Ben şok içinde ona bakarken yanını patladı. Ne yani birlikte mi yatacağız? Benim ki de soru adam yarın kocam olacak. Gerçi tanımadığım biri ile yatmış olacağım ama bana zarar vermek isteseydi o gün kurtarmazdı değil mi?
![](https://img.wattpad.com/cover/241264933-288-k730085.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Jungkook- Tekerlekli Sandalye (Tamamlandı)
RomansaÇocuk kızı kurtarırken sakatlanacağını bilse dahi vaz geçmedi... Jungkook 2 yıl önce kurtardığı kıza zorla evlilik sözleşmesi imzallatı ve kız hiç umursamadan ona sonuna kadar bakacağına söz verdi. Tekerlekli sandalye konulu bkrden fazla kitap okudu...