Castiel'e yapacaklarımın sınırı olmayacak sanırım, bunun eğlenceli olduğunu söylesem beni döver misiniz?
Castiel, duygularını kontrol edememeye başlamıştı ve Dean korkuyordu. En azından korkmaya başlamıştı çünkü Castiel, birlikte Titanic'i izlemek istemiş ve yaklaşık üç kutu kadar peçeteyi bitirdikten sonra kahkaha atmaya başlamıştı. Dean kesinlikle korkuyordu.
Bunları düşünürken Castiel'in kendisine seslendiğini duydu ve odaya girdiğinde meleğin hıçkırarak ağladığını gördüğünde hızla yanına gitti.
'Cass, neden ağlıyorsun?' Melek burnunu çekti ve Dean'a baktı. Sonra başını eğdi ve ağlamaya devam etti. Dean, bir eliyle onun gözyaşlarını sildi ve şefkatli bir ses tonuyla tekrar sordu.
'Cass, lütfen. Neden ağlıyorsun?' Castiel başını kaldırdı, Dean onun ıslak mavi gözlerine bakınca içinin titrediğini hissetti. 'Ben-Ben bilmiyorum. Duygularımı kontrol edemiyorum Dean.' Avcı, yanıt vermediğinde devam etti.
'Saçma nedenlerden ağlamaya başlıyorum.' Ellerini yüzüne kapatıp ağlamaya devam ettiğinde Dean ona sıkıca sarıldı. 'Geçti, tamam mı?' Melek hafifçe başını salladığında avcı anlayışla gülümsedi.
'Bu devam edecek mi? Duygularıma olanlar yani?' Dean, Castiel'in sorusuna cevap vermedi. Sessizlik, meleğe yeterli cevabı vermişti. 'Yani devam edecek.' Dean, sadece başını salladı. Castiel gülümsedi ve gözlerini sildi.
'Devam edebilir, sorun değil. Sen yanımda oldukça sorun değil.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nine Month //: Destiel
FanfictionBu kitap için beni suçlamayın. Hepsi youtube'da izlediğim Destiel videolarının suçu. Wattpad'te ki ilk Türkçe Destiel mpreg.