Kapıyı açtığımda karşımdaki beden ile resmen donup kalmıştım. "Deniz?" silip bit tebessüm edip başını emin bir şekilde havaya kaldırdı.
"Hadi hazırlan. Gidiyoruz."
"Nereye? Bu arada sen benim evimi nereden buldun?"
Deniz benim sorularıma göz devirerek beni hafifçe iterek içeriye girip önümde durdu. "Birincisi sınıftakiler illa senin de gelmeni istedi, özellikle ela. İkincisi seni takip ettim." gözlerimi kısarak kaşları çattım ve bir süre ona baktım. Onun da bana bakmasıyla arkamı dönerek odama çıktım. Kapımı kapattığımda yüzümde hafif bir tebessüm oluştu.
"Ne oluyor sana inci! kendine gel." yüzümdeki tebessümü silerek dolabımın önüne geldim. Buz mavisi kotumun üzerine pudra pembesi tişört giyerek saçlarımı tarayıp, hafifçe bir makyaj yaptıktan sonra telefonum ve bir miktar paramı alıp parfümümü de sıkıp odamdan çıktım. Kapıya vardığımda denizin hala aynı yerinde bekliyor olduğunu gördüm. "Hadi sene be kızım! Geç kalacağız." diye isyanını belli ettikten sonra beyaz spor ayakkabılarımı giyerek kapıyı açtım. İlk deniz çıktıktan sonra bende çıkıp kapıyı kapattım.
Derin sessizlikle yolda yürürken İç sesim 'Acaba konuşma başlatsan nasıl olur inci?' diye isyan ediyordu. "Deniz?" dedim en sonunda dayanamayarak. Deniz bakışlarını bana çevirerek "Hım?" dedi. Öküz...
"Ben aslında Ela'ya gelmek istemediğimi söylemiştim. Sen neden almaya geldin beni?" Bu sorum üzerine bakışlarını kaçırdı. Evet evet baya baya bakışlarını kaçırdı. Ben ısrarla gözlerine bakmaya çalışırken o benden gözlerini kaçıyordu. "Deniz!" dedim durması için. Durup bana baktığında göz göze gelmiştik. Mavi gözleri o kadar güzeldi ki...
"E-ela çok ısrar etti. O yüzden." Cümlesiyle kendime gelirken hemen yerime geçerek yürümeye devam ettim. Ben de ne sanmıştım. Kendisi almaya geldi zannetmiştim. Mekana varana kadar sessizce yürüdük. Denizin arada bana baktığını fark ettim ama üzerinde fazla durmadım.
Mekana girdiğimizde Ela resmen üzerime atlamıştı. "Gelmeyeceksin zannettim." Demesiyle gülerek Ela'dan ayrıldım. "Aşk olsun. Bensiz eğlence olur mu hiç?" Ela da bu dediğime güldüğünde beraber masaya oturduk. Deniz ile bana da içecek geldiğinde sohbet etmeye, birbirimiz tanımaya başladık.
...
"Gerçekten mi? bende gittim oraya ve cidden çok güzeldi." Mert ile o kadar iyi anlaşmıştık ki Ela'dan sonra ikinci arkadaşım olarak ilan edebilirdim. "İnci?" dedi Ela kulağıma yaklaşarak. Bakışlarımı ona çevirdiğimde tekrar kulağıma yaklaşarak "Geldiğinizden beri Deniz gözlerini senden bir saniye bile ayırmadı." dediğinde bakışlarımı istemsizce Deniz'e çevirdim. Deniz ile göz göze geldiğimizde Deniz hemen bakışlarını yanındaki Furkan'a çevirdi. Bende tekrar Ela'ya döndüğümde 'yani?' bakışı attım. "Anlasana var bir şeyler." Bu dediğine kahkahayı patlattığımda herkes bana baktı. "Kusura bakmayın. Ela o kadar komik bir şey dedi ki." Ben hala gülerken Ela bana 'mal mısın?' bakışları atıyordu.
Sonunda kendime geldiğimde boğazımı temizleyerek diğerlerine döndüm. "Benden bu kadar. " diyerek ayağa kalktığımda Ela "Nereye?" diye sordu. "Annem evde tek. Şimdi merak etmesin beni. Yeter bu kadar. Sonra bir daha yaparız böyle." Ela "Peki canım. Nasıl istersen." diyerek sarıldığında Deniz ayağa kalkmıştı. "Annene geri getireceğim diye söz verdim. Birlikte gidelim." dediğinde şaşırsam da belli etmedim ve başımı olumlu anlamda salladım. "Görüşürüz arkadaşlar." diyerek masadan uzaklaştığımda deniz arkamdan geliyordu.
Birkaç dakika öylece yürüdüğümüzde "İnci." diye seslendi deniz. Durup ona baktığımda onun bana baktığını gördüm. "Sana bir şey sorsam olur mu?" dediğinde tebessüm ettim. "Olur. Sor tabi." Onun konuşmasını beklerken aramızdaki mesafeyi kapatarak bir adımlık mesafe bıraktı. "Birinden hoşlandığını nasıl anlarsın?" Sorusu karşısında ilk şoka girmiştim. What? diye haykırasım gelse de birkaç dakika düşündüm. Gerçekten birinden hoşlandığımı nasıl anlardım?"
"Galiba sürekli onu düşünürdüm. Sürekli onunla olmak, vakit geçirmek isterdim. Galiba böyle olurdu." Ben kendimden emin bir şekilde başımı sallayarak cümlemi bitirdiğimde Deniz gülerek bana bakıyordu. "Ne? Neden gülüyorsun?" Deniz bu sorumla daha çok gülmeye başladığımda neden güldüğünü anlamaya çalışıyordum. "Çok tatlısın..." Deniz bir anda gülmeyi keserek yürümeye başladığında ben ardından baka kalmıştım. Ne demişti o?
"İnci? Orada beklemeye devam mı edeceksin?" Yüzümdeki gülümsemeyi silerek koşar adım ilerledim ve yanına vardım. Birlikte yürümeye başladığımızda hala hafifçe gülümsüyordum. "Teşekkür ederim." dedim bir anda. Ben bakışlarımı Denize çevirdiğimde onun hafifçe güldüğünü gördüm. Deniz ne güzel gülüyorsun sen öyle...
...
