3.Bölüm

122 21 9
                                    

Evet arkadaşlar ara vermeden bölümlere devam edelim. Ama başlamadan önce size birkaç şey söylemek istiyorum . Bana attığınız mesajlar için hepinize tek tek teşekkür ederim. Sizi gülümsetmişsem ne mutlu bana . Beni burda yabancı gibi görmeyin lütfen çünkü bende içinizden biriyim . Eğer birine ihtiyacınız varsa her zaman o kişi olurum sizleri sevdiğimi unutmayın. İyi okumalar ✨

3.bölüm
" Ay benim gece senin ."

Kaza yapmış , Onur kaza yapmış. Bunu duyduğum an büyük bir şoka uğradım. Onur nasıl kaza yapmıştı? Şu an nerdeydi? Nasıldı? hiçbir bilgim yoktu. Meraktan deliye dönücektim. Matematik hocamız bunu söylediği an ne düşünmem gerektiğini şaşırdım. Bir süre kendime gelemedim. Nasıl olduğunu düşünmekten kafayı yiyecektim. Bir sürü dua ediyorum. Allah'ım lütfen iyi Olsun! Lütfen! Allah'ım Onur'a bir şey olmasın diye, tabi bunları kimse duymuyor. Ben kendime gelemiyorken 3. Derse girmişiz ve hatta dersin bitimine 5 Dakika var.

Ben Onur'u düşünmekten bunun farkına yeni varıyorum. Neden onun için bu kadar endişelendim bilmiyorum ama onu gerçekten merak ediyorum . Ben hala Onur'u düşünürken Kerim'ler yanıma geldi. Onlarda Onur'u çok merak ediyorlardı, sonuçta kaç yıllık arkadaşımız. Kerim'ler kendi aralarında konuşurken ben hala aynı durumdayım. Hala aynı şokla Onur'un nasıl olduğunu düşünüyorum.

Kerim' ler yerine geçtikten sonra ben ne halde olduğumu düşününce "bana ne oluyor?dedim kendi kendime. Bana ne? Bu beni ilgilendirmiyor ki Onur benim hiçbir şeyim değil , ben neden bu haldeyim "diye düşünürken içeri hocamız girip derse başlamıştı. Ama sanırım kimse dersi doğru düzgün dìnlemiyordu. Sonuçta  Onur onların da kaç yıllık arkadaşı... Ben bu düşüncelere dalarken bir ders daha bitmişti . Son 3 ders kalmıştı. Sanırım dersler bitince çıkıp Onur'u ziyaret etmeye gidecektim. Ve öyle oldu dersler bitti. Ben çantamı hızlıca toparlayıp sınıftan çıktım. Okul'un kapısında Hüseyin abi beni bekliyordu. Hemen arabaya bindim. Hüseyin abi'ye  Berhayat Hastanesi'ne gitmesini söyledim. Onur'un Berhayat Hastanesin'de olduğunu Matematik hocamız söylemişti.  Yaklaşık 1 saat sonra araba Berhayat Hastanesi'nin önünde durdu. Hüseyin abi'ye eve dönmesini söyledim. Ama Hüseyin abi'nin söylediği şey beni şoka uğrattı. "Buse hanım dedenizin kesin emri var , sizin yanınızdan ayrılamam." dedi. Ben de şöyle dedim. " şu an ben burdayım ve bunu sana ben söylüyorum". Ben dedem'le konuşurum. Sen eve git. Hüseyin abi "Peki" dedi . Ben arabadan indim. O an beni buz gibi bir hava karşıladı. Hemen hastane'ye girdim. Ve Danışman'a doğru ilerledim." Onur Bulut'un oda numarası kaç? Dedim . Hemşire hemen " Neyi oluyorsunuz?" Diye sordu . Bu onu ne kadar ilgilendiriyor ki sanki . " Okul arkadaşıyım ziyaret etmeye geldim." Dedim . "Oda numarası 309 merdivenlerden çıkın ikinci katta sağdaki beşinci oda " dedi . Nedense bu kızı hiç sevmemiştim. teşekkür edip hemen Onur'un odasına doğru ilerlediğimde ayaklarımın bağı çözülüyordu. Ve işte kapının önündeyim. Ve işte onun olduğu, onun kokusunun içine sindiği odanın önündeyim.

Yazarın Anlatımıyla

Buse odanın kapısını açtığında Onur'un uyuduğunu gördü. Bu onun için en güzel manzaraydı. Onur'u görmek ona mutluluk vermişti. Gidip saçlarını okşamak
istedi belki de, ya da belki de gidip onunla konuşmak istedi. Ama durdu , sadece durdu.

Buse'nin Anlatımıyla

Durdum . Sadece durdum. Korkuyordum. Neden bilmiyorum. Içime bir an büyük bir korku girdi. Belki de uyandığında ne diyeceğinden korktum. Ama yinede ona doğru yürüdüm.  Uyuyordu o kadar güzel uyuyordu ki onu izlememek elimde değildi yanındaki koltuğa oturdum. Ve öylece izledim. "Sonra nasılsın?" acaba dedim. "Canın yanıyor mu? "Çok korktun mu? "Bu kaza "nasıl oldu?"dedim. 

Acı'nın Resmi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin