|8|

229 46 32
                                    

'İnsan dünyasına gitmiş herkes çok kısa bir süre içinde öncesinde yaşadığı hayatı unutur.'

...

melezin parmakları sevdiğinin yanağına dolanıp dudakları yavaşça gözlerinden akan yaşların üstünde gezmeye başlamıştı. onun bu hareketi ile midoriya'nın gözleri yavaşça kapanıp kolları sırtına dolanmıştı yıllardır sevdiği gencin. todorokinin dudakları gözlerinden alnına, oradan ise yanaklarına doğru gitmişti. ardından son bir kez yüzüne baktıktan sonra uzun ve kemikli parmaklarını saçlarına daldırıp dudaklarını onunkilere değdirmişti. hemen ardından hızla ayrılmış, ama çok beklemeden tekrar kapanmıştı dudaklarına tüm bedeni ona yaklaşırken. bu sefer ayrılmak yerine öpücüklerini derinleştirmiş, ardındansa belinden tutup kendine çekmişti. midoriya sesini dahi çıkarmadan aşık olduğu gencin öpücüğüne karşılık vermişti titreyen parmakları sırtında gezinirken. iki gençte ilklerini verdikleri adamın onlara hissettirdiği mutluluk ile sevinirken bir yandan da birbirlerini bir daha asla görmeyecek olmanın korkusu ve hüzününü yaşıyorlardı. melez genç sevdiği nefessiz kalmaya başladığı için yavaşça ayrılmış, alnını onunkine bastırmıştı. "ben özür dilerim İzuku."

"şu an özür dilemek yasak tamam mı?" dudaklarını onunkilere yanaştırmış kucağına oturduğu bedeni kendine çekmişti. "ben korkuyorum."

"ben yanındayım. sana birşey yapmalarına izin vermeyeceğim."

"o zaman sana zarar verirler. ben bunu istemiyorum. shoto lütfen git buradan."

"benden oraya geri dönmemi isteyemezsin biliyorsun değil mi? benden seni, bana yaşama amacı veren tek şeyi bırakıp gitmemi isteyemezsin."

"ben ceza alırım ama seni öldürürler... bunu biliyorsun."

"sence bu umrumdaymış gibi mi görünüyorüm." normalinden daha sert çıkan sesini duymasıyla yeşilli genç hafifçe titremiş, sertçe dudaklarını ısırmıştı. todoroki onun gözündeki korkmuş ifadeyi görmesiyle derin nefesler almaya ve sakinleşmeye çalışmıştı. "ben seni gördüğüm, tanıdığım andan beri kollarımın arasında olacağın ani bekliyorum ve şimdi... buna daha yeni kavuşmuşken benden seni bırakmamı isteyemezsin izuku. bu... canilik olur."

"senin iyiliğin içinse cani olmaya hazırım shoto. biliyorsun."

"neden benden nefret etmiyorsun ki? benim yanımda kalman için en ufak bir sebep yok neden en başından beri burada benimleydin. başına eninde sonunda bunun geleceğini biliyordun. neden yaptın bunu kendine?"

"shoto lütfen git."

"sana ne yapacakları belli bile değil. buna izin vermeyeceğimi söyledim." midoriya dolan gözleri ile kafasını eğmiş, tekrardan dudaklarına yanaşmıştı. bunu fark eden todoroki nazikçe onun dudaklarını kendininkiler arasında esir almış, parmaklarını ise onunkilere dolamıştı. boşta kalan eli saçlarına dolanıp biraz daha kendine çekiyordu sevdiğini. ikiside öpücükleri ile kendilerinden geçerken melez genç hızla sevdiğini ittirmiş, endişeyle etrafına bakınmıştı. etraftan gelen ayak seslerini duyunca midoriya'nın bedenini biraz daha kendine doğru çekti. "shoto?"

"sus." yeşilli genç ne olduğunu dahi anlamazken melezin göğsüne iyice kafasını bastırdı. bir süre sonra adım sesleri durmuş, uzun bir sessizlik başlamıştı. todoroki verilirken kanatlarını ortaya çıkarmış, etraflarına sarmıştı yavaş bir şekilde. tam o sırada sessizlik bozulmuş, etraflarını saran askerler her bir yanlarından çıkarken todoroki sinirle kanatlarını etraflarına dolamış, onlara doğru fırlatılan oklardan korumuştu onları. bunu fark etmesiyle midoriya korkuyla todorokinin kıyafetinin yakasını kavramış, korkuyla bağırmaya başlamıştı. "shoto bırak beni."

mi promesa para ti-tododekuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin