Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Midoriyaİzuku
Küçük ellerin ile zar zor yetiştiğin kapı kulpunu çekip parmak uçlarında sessizce ilerlemeye devam ettin. Ses çıkartırsan yanarsın! Ses çıkartırsan yanarsın Y/N! Küçük adımlar ile ilerlemeye devam ettin. Ta ki dış kapının önüne gelene kadar. "Küçük hanım! Nereye böyle!" Sana sinirle bakan annene dönüp ellerini polislere yakalanmış hırsızlar gibi yukarı kaldırdın.
"Sadece dışarıda biraz dolaşmak istedim anneciğim. Lütfen izin ver! Hem belki bir arkadaş da bulurum." Yalvaran gözler ile annene baktın. Pek izin verecek gibi durmuyordu elindeki en son silahı kullanıp yavru köpek bakışı atmaya başladın. Annen yanaklarını hava ile şişirip geri bir nefes verdi. Umutla yüzüne bakmaya devam ettin. "Git. Ama çok uzun sürmesin. Akşama baban gelecek biliyorsun ve kızını çok özlemiş."
Çocuksu heyecanın ile annenin etrafında birkaç tur koşturarak etrafında dolandın. Küçük bir tavşan gibi bir oraya bir buraya zıplıyordunheyecandan. "Teşekkür ederim anneciğim. Seni seviyorum."
"Bende seni seviyorum Y/N."
Koşa koşa giriş kapısının kenarında duran ayakkabılık dan ayakkabılarını aldın. Yere koyup ayaklarına geçirip arkanda duran annene döndün. Annen bağcıklarını bağlarken etrafa baktın.
Ilık ılık esen rüzgar kısa saçlarını savuruyordu. Elini havaya kaldırdın ve rüzgarın küçük parmaklarının arasından geçişini hissettin. Ayakkabı işin bittikten sonra arkanı dönüp hızla koşmaya başladın. Küçük kıkırtılar eşliğinde yavaşladın, bu sefer sekerek ilerlemeye başlamıştın. Etrafta öyle pek çok insanda yoktu. Biraz daha ilerledikten sonra boş bir arazide birkaç çocuk fark ettin. Belki de onlar ile tanışabilir ve arkadaş olabilirdin.
Bir umut küçük bacaklarını ilerlettin. Ama bir dakika! Bu çocuklar hiç arkadaşcadavranmıyorlardı. Sarı saçlı bir çocuk ve yanında duran iki çocuğa ve birde karşılarında durmuş arkasında bıraktığı çocuğu korumaya çalışan yeşil saçlı bir çocuk vardı. Biraz daha yaklaşıp kenardan izlemeye başladın. Ne yapacaklarını cidden merak ediyordun. Dudaklarını büzdün ve arkasında durduğun duvarın kenarından dikkatle izlemeye başladın.
Oyun mu oynuyorlardı? Kafanı öne uzattın, gözlerini hafifçe kıstın ve konuşmaları dinlemeye çalıştın ancak ses gelmeyecek kadar uzakta olmalıydın ki sadece uğultu duyuluyordu. Senin yaşında gibi duran dikenli sarı saçlı çocuğa dikkatle baktın. Elinde patlamalar oluşurken şaşkınlık ile dudakların aralandı. Yeşil saçlı çocuğun arkasındaki çocuk koşarak kaçarken kaşlarını çattın, kanatları olan uçmaya başlarken işlerin kötüye gidiceğini anladın. Ve o anda ortalık karıştı. Kendin ile aynı olan bir çocuğa zorbalık etmek ne kadar normaldi? İkiside aynı, bir üstünlüğü mü var zorbalık ediyor?
