Birleşmiş Milletlere üye bütün ülkeler buradaydı, Amerika'nın neden garip göründüğünü merak ediyorlardı ama kimse bir şey bilmiyordu.
Ayrıca NATO, Avrupa Birliği, ASEAN, Şanghay gibi birlikler de buradaydı. Onların da ülkelerden pek fazla farkı yoktu, merak içinde Birleşmiş Milletlerin konuşmasını bekliyorlardı.
Ama kimse Japonya'nın orada olmadığını fark etmemişti bile...
Birleşmiş Milletler elinde bir sürü evrak ile göz altları şişmiş bir şekilde Amerika ile beraber toplantı salonuna girdi.
Herkes yerlerine ayrıldığı zaman zarif sesli kanatlı kadın söze başladı.
"Arkadaşlar, sizi bugün buraya toplama sebebim var. Bu sorunu ancak beraber çalışarak çözebiliriz."
İçeriden merak dolu sesleri duyunca direk konuya daldı.
"Japonya kayıp."
O andan sonra salon fena halde karışmıştı. Kimisi 'NE?!' diye bağırırken, kimisi Japonya'nın oturduğu yeri kontrol ediyordu, kimisi ise ağlamaya başlamıştı bile.
Öyle kötüydü ki ASEAN ve Şanghay ilk defa birbirine katılmış ve üzüntüden ağlayıp, birbirine sarılacak duruma gelmişti.
Birleşmiş Milletler bu durumdan rahatsız olacak ki ellerini masaya iki üç defa vurdu ve salonu sessizlik kaplamaya başladı.
"Eğer böyle birbirimizi suçleyıp, üzüleceksek hiç bulamayız. Hepimizin birlik olması lazım."
Amerika ise hiç bir şekilde konuşmuyordu. Normalde Birleşmiş Milletler toplantısını bölmek hobilerinden biriydi, tabi bu ona her zaman gülecek bir Japonya olunca güzeldi.
Birleşmiş Milletler onlarca gözü aldırmadan konuşmasını devam ettirdi.
"Japonya hepimiz için değerli bir insandı. O yüzden sizden bir birlik olup birlikte onu aramanızı istiyorum, kim benimle?"
Rusya ve Çin tam el kaldıracakken Amerika'nın el kaldırdığını gördüler ve ellerini geri çektiler. Rusya ve Çin el kaldırmayınca otomatik olarak bütün slav ülkeleri kararını belirledi.
Bu olayları gören NATO üyeleri el kaldırmaya başladı ama bir sorun var: Yunanistan tam el kaldıracakken Türkiye'nin de el kaldırdığını gördü ve vaz geçti. Bunu gören Azerbaycan hemen elini kaldırdı, Ermenistan zaten elini kaldırmayacaktı şimdi ise kaldırmaması için 2. bir sebebi olmuştu.
Bu olaylar odada sessiz bir kavgaya neden olmuştu, herkes taraf tutuyordu. Ama bir şeyi hesaba katamamışlardı, onlara son derece sinirli bir şekilde bakan Birleşmiş Milletler'i. Ama ülkeler kavgaya o kadar dalmışlardı ki, Birleşmiş Milletler'in varlığını dahi unutmuşlardı.
Bir kaç dakika sonra odada ülkeleri gerçeğe çeken saf nefret dolu bir kadın sesi duyuldu.
"BEN BURADA BİRLİK BERABERLİKTEN BAHSEDİYORUM SİZ BURADA ÇOCUKÇA HAREKETLERİNİZE DEVAM EDİYORSUNUZ! TOPLANTI İPTAL!"
Dedi ve oldukça sert bir kapı sesi duyuldu. Şimdi onlara sinir ile bakan Amerika ile göz göze gelmemeye çalışıyorlardı.
Amerika da biraz toplantı salonunda durduktan sonra sertçe odadan çıktı ve ülkeleri utançlıkları ile bıraktı.
"Şimdi bizim için hiç bir umut yok, öyle değil mi?"
~Son~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
『HOPE』 〔Countryhumans〕 【Türkçe】 ~Countries of Dreams~
General FictionHope, Countries of Dreams serisinin ilk kitabıdır. Dikkat❗ Ben hayatta ki en önemli işi ders çalışmak olan bir yazarım. Zırt pırt yb atamayabilirim. Umarım okurken eğlenirsiniz.. İyi okumalar canlarım~