"Hay sikeyim hyung gerçekten bizim burada ne işimiz var ya?" gözlerimi devirmekten artık gözlerim acıyordu
"Jungkook, tanrı aşkına lütfen, senden rica ediyorum SUS!" bana boncuk bakışlarını atıp önüne döndüğünde çenesini sıkmaya başlamıştı şimdi bana masum bakış atan çocuktan çok uzaktı düşman okulumuza o kadar öfkeli bakıyordu ki bazen bu kadar çabuk duygu değişimi yaşamasına şaşırmadan edemiyordum
"Yoongi-" elimi kaldırıp susmasını söyledim
"Lütfen Namjoon, sende başlama bir de, girelim artık şu lanet okula" ikisi başını sallamış okulun bahçesinden giriş kapısına ilerliyorduk merdivenleri aştıktan sonra nöbetçi bir öğrenci görmüştük bize tip tip bakıyordu bizse ona sadece sırıtıyorduk, eh son iyi dayak yediler bizden haksız sayılmazdı. Namjoon ciddiyetini koruyup çocuğun yanına gitti bizde Jungkook'la birbirimize bakmıştık
"Baksana Jungkook belki de burada o kadar kötü zamanlar geçirmeyiz her şey bizim elimizde adamım" deyip göz kırpmıştım oda yandan bir gülüş atıp Namjoon'un tarafına dönmüştü çocuk arkasını dönmüş gidiyordu Namjoon da bize doğru geliyordu
"Şuan bütün dersler boşmuş, zorunlu seminer gibi bir şey varmış alt katta spor salonunda oraya gidiyoruz" bu sefer Jungkook'la beraber göz devirmiştik. Aramızdaki en büyük inek kesinlikle Namjoon'du, üçüzmüz de derslerinde çok başarılı öğrencilerdik; Jungkook'la ben spor dallarında çok iyiydik, Namjoon'da daha çok beyin işi işlerinde ama yine de başsrılarımız hiçbir işimize yaramamıştı okuldan atılmıştık daha doğrusu ben atılmıştım.
"Gerçekten Namjoon o seminere gideceğimi düşünmüyorsun değil mi?" bizi kollarımızdan tutup aşağıya ilerleyen merdivenlere yönlendirmişti
"Hadi çocuklar saçmaysa, bir bakar çıkarız hemen " evet Jungkook'da ben o tuzak cümleye kanmıştık aşağı kata inmiştik. burada bir konferans salonu soyunma odası ve sonra spor salonu geliyordu, hemen yanında kantin vardı ve orada yaşlı bir teyze bize üzülerek bakıyordu endişelenmeden edememiştim. Namjoon'un kolundan kurtulup teyzenin yanına gittim
"İyi misiniz? Bir problem mi var?" o ise gözleri merhametle dolmuş boyuna yetişebilmek için biraz önünde eğilmek zorunda kalmıştım elini yanağıma atmış ve biraz sevmişti ve bu his.. çok güzeldi
"İyiyim evladım, ben sadece sizin için endişeleniyorum" bizim için mi,niye ki?
"Anlamadım" o ise sadece bana bakmakla yetinmişti
"Hadi Yoongi hyung" Jungkook bana seslenmiş o da sırtımı pat patlayıp beni göndermişti
Spor salonun kapısının önüne gelmiş ve içeriye girmiştik ama her yer oldukça karanlıktı duvara tutunarak ilerlemeye başlamıştık
"Hyunglarım, gelin geri dönelim içimden bir hiss-" Jungkook'un cümlesi yarım kalmıştı çünkü şuan büyük bir ıslaklık ve soğukluk hissediyordum haliyle onlarda
"S-siktir!" tir tir titriyordum, ışıklar yanmıştı hepimiz yukarı dönmüş bakıyorduk. Elinde kovalarla bize bakan Park Jimin ve iğrenç arkadaşları vardı ah birde bu anı kayda alan gereksiz Güney öğrencileri vardı
"İ-iyi şeyler o-olmayacak diyor" Jungkoom cümlesini geç olsa da tamamlamıştı, donuyorduk deli gibi ama ne olursa burada belli edemezdik bu piçlere bu kozu veremezdik ödlek damgası yemektense donarak ölmeye bile razıydım
"Hoşgeldiniz Kuzey bebeleri! nasıl karşılama komitemizi beğendiniz mi ?" deyip kedi aralarında iğrenç iğrenç gülmüşlerdi donduğumu söylemiştim değil mi, unutun gitsin şuan sinir dalgasını vücudumun her yerinde hissediyordum sikeyim! Jungkook'la ikimiz Namjoon'a dönmüştük
"Aynen kanka bir bakar çıkarız ya " demiş önümüze dönmüştük sırılsıklam olmuştuk ve haliyle yeni okulumuzun canım güzel(!) arkadaşlarımızın eşşek şakası yapacaklarını düşünemediğimiz için böyle ıslak kalmıştık.
Siz şimdi diyeceksiniz sizi buzlu suyla okulun önünde rezil ettiler nasıl hiçbir şey yapmadan durabiliyorsunuz diye, işte bizim Güney okulu öğrencilerinden en büyük farkımız buydu, biz sinirimizle hareket etmezdik duygularını iyi bastırabilen insanlardık.
Daha fazla bu soğuğa dayanamazdım, çenemi sıkmaktan dişlerim kırılacaktı donmak üzereydim üstümdekini çıkarıp atmış onlara orta parmak çekip hızla spor salonundan çıkmıştım
Ah size anlatmayı unuttum değil mi? Ben Min Yoongi Kuzey Okulundan düşman okulumuz olan Güney Okuluna atıldım çok sevgili aşüfte müdürüm böyle istedi sebebini şuanlık bilmemeniz en iyisi.. siz şimdi diyorsunuz e sen atıldın diğerleri ne alaka biz ayrılmaz üçlüyüz birimiz nereye hepimiz oraya kafasındaydık, eh düşman toprakları olsa dahi bu geçerliydi.
Telefonumu kontrol ettiğimde herhangi bir sorun yoktu hemen Jackson'ı arayıp tişört getirmesini söyledim kısa sürede diğerleride yanıma gelmişti onlarda benim gibi tişörtlerini çıkarmışlardı üşüyorduk hala ama eskiye oranla daha iyiydi ve bu koridorda en azından kimse yoktu
"Hyung?" başımı cama dönmüş dışarı izliyordum
"Merak etme Kook, ne kadar onların çöplüğü olsa da Kuzey'in çocuklarıyız" Namjoon'da ekleme yaparak cümlemi tamamlamıştı
"Bize yapılan kimsenin yanı kar kalmaz, kalamaz" onu başımla onaylamıştım. Salaklık bir yandan da bizim suçumuzdu konferans salonu dururken niye spor salonunda seminer olsun ki. Gelen iki motosikletin sesiyle Jackson olduğunu anlamıştım çocuklara dönüp basit baş işareti ile dışarıyı işaret etmiştim
"Hadi" onlarda beni takip etmiş okul dışına çıkmıştık ve bekçi hiçbir şey dememişti gerçekten ne kadar sorumsuzdu, bizim bekçi bizi öldürürdü. Bu adam neredeyse arkamızdan el sallayacak.
Jackson ve Yugyeom gelmişlerdi yolun karşısına geçip tişörtlerimizi giyinmiştik ,Jungkook'la Namjoon da yaşananları onlara anlatıyordu. İzlendiğimizi hissediyordum kafamı çevirdiğimde okul girişinden bize bakıyorlardı hepsi kısa süre bizi süzmüş sonra bize sırıtarak el sallıyorlardı
"Cehenneme kadar yolunuz var Kuzey çocukları!" büyük bir sırıtışlaonlara bakmıştım
"İsteseniz istemeseniz de Güney çocukları, bizi her gün göreceksiniz" aralarından uzun saçlı, saçları önüne gelen çocuk şaşırmıştı bön bön bana bakıyordu
"Ne yani hafta sonları da mı geleceksiniz ?" kafamı bu çocuk olmamış gibi sallamıştım bizimkiler kendini tutamamış gülmüşlerdi
"Geliriz güzelim sen yeter ki iste" Kook işte yine konuşmuştu ve işte tam zamanında Hoseok'un arabası gelmiş, hemen yanımda durmuştu kimseye bir şey demeden arabaya binmiştim. Çocuklarda hemen arkamızdan gelmişlerdi Güneyin çocuları ise sadece arkamızdan bize bön bön bakmakla meşgullerdi açılışı güzel yapamadık belki ama kapanış fena değildi en azından
SİZİ SEVİYORUM KENDİNİZE CİCİ BAKIN🌸
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşman Okullar | yoonmin
FanfictionSeokjin koşarak spor salonuna girdiğinde biraz soluklanıp etrafına bakınmış, arkadaşlarını gördüğünde de yanlarına gitmiş ve "Geldiler Jimin, birazdan burada olurlar" Jimin arkadaşını sözlerinden sonra yüzünde hınzır bir gülüş peydah etmişti "Oyu...