Bence her insanın bakmakla yükümlü olduğu bir bitkisi olması. Çünkü bir bitkiye bakmak çok basit gözüksede bana çok şey kattı. Her şey bir sabah balkonumda beliren bir kaktüsle başladı. Aslında kaktüs bayadır ordaydı sadece ben farketmemiştim. Kaktüsümle tanışmam onu farketmemle başladı. Evet tanıştık ama hiç yakın temasımız sohbetimiz yoktu. Birbirinin adını bilen ama hiç sohbeti olmayan 2 sınıf arkadaşı gibiydik. Aradan aylar geçti bir merhaba merhaba olduğumuz kaktüsüm artık dahada ilgimi çekiyordu çünkü büyüyordu. Anneme sorduğumda "normal oğlum Adana sıcağı memleket özlemi bile çektirmez kaktüse diyordu. Güldüm, ve hayatıma devam ettim. Aradan biraz zaman daha geçti ve Adana sıcakları iyice bastırmaya başladı. Şehir dışında olan annemin rica etmesi üzerine aldım elime su dolu kovayı, evi dört bir yandan işgal etmiş çiçekleri sulamaya başladım. Sıra ona geldi doldurdum tası döktüm dibine suyu, afiyet olsun kral Adana sıcağında iyi gelmiştir dedim. Tüm çiçekleri sulamayı bitirdikten sonra kendimi klimanın altına attım. Hayret ettim kendime benim gibi tembel bir insan sıkılmadan yorulmadan annemin tüm çiçeklerini sulamıştı. Rehabite edici bir hisside var insan biraz kafa dağıtmış hissediyordu.
Zaman hamam tasından saksıya düşen su gibi akıp geçerken ben kaktüsümü sulamaya devam ettim o büyümeye . Farkettiyseniz kaktüsüm diyorum çünkü artık o benim, benden biri, nasıl kedim köpeğim kolum bacağım diyorsam kaktüsüm de diyebilirim kim karışabilir.
Bir kaktüs bana zamanın ne kadar hızlı olduğunu öğretti. Daha dün el kadardın dediğim tarihlerin üzerinden 2 mevsim geçmişti. Yavaşlamam lazım dedim olmadı bu satırları yazarken 3. mevsim de geçti gitti.
Bir kaktüs bana egoyu yıkmayı kendinden başkasına vakit ayırabilmeyi değer vermeyi öğretti. Haftada belki belki 1 belki 2 taş çatlasa 5 dakikamı ayırarak suladığım kaktüsten çok şey öğrendim. Evrenin merkezinde belki ben olabilir doğrudur ama yörüngemde başkalarının da olduğu öğrendim. Sorumluluklarımın farkına varmayı öğrendim, galiba biraz olgunlaştım.
Kaktüse çok benzediğimi öğrendim, insanları uzak tutan dikenlerim olduğundan değil yeterli zaman ve değer ile gülleri kıskandıracak çiçekler açabileceğimi öğrendim.
Herkes kendine bir ruh hayvanı bulur ben kendime ruh bitkisi buldum. Ben balkon demirinde her sabah güneşi selamlayan kendi derdinde bir kaktüsüm artık. Çokta mutluyum toprağımı kazmaya çalışan kedilerden başka derdim yok şimdilik.
Yeni çiftlere hep köpek veya kedi önerilir evliliğin ilk yılları çocuk sahibi olmanın nasıl bir şey olduğunu öğrensinler diye. Bence kesinlikle bir bitki önerilmeli pamukta fasulye bile olur. Çünkü kedinin köpeğin ağzı var dili yok derler ama gene bi derdi olduğunda az çok belli ediyor. Bitkilerde öylemi bi unuttun mu görmezden gelmeye başladın mı bir bakmışsın balkonda sigara içerken izmaritini söndürdüğün saksı senin bitkin veya sensin