Kurt çocuk yanıma geldi. O bana vurmadan ben ondan hızlı davranarak onu ittim ve koşmaya başladım. Peşimden o da koşmaya başladı ama benim kadar hızlı değildi. Ah ne yapacağım şimdi? Eve de gidemem. Bu kurdu atlatmam gerek. Arkama baktığımda o yoktu.
Birden kendimi yerde buldum. Önüme baktığımda o çocuk kurda dönüşmüş karşımda duruyordu. Lanet olsun bu çok büyüktü. Bu beni diri diri yerdi. Sakin ol Lana, Chris'in sana öğrettiği dövüşleri hatırla. Yapabilirim. Umarım...
Kurt üstüme atladı. Hırlayıp duruyordu. Bende dişlerimi çıkartıp ona tısladım. Onu üstümden atmaya çalışıyordum ama yapamıyordum. Sonunda onu üstümden atmıştım ama pençesiyle kolumu çizmişti. Kolum çok fena yanmaya başladı. İşte şimdi beni çok sinirlendirdin kuçucuk. Gözlerim kırmızılaşmaya başlamıştı. Kurdun üstüne atladım ve boynunu sandığım yerini ısırdım. Kurt acıyla inledi.
Onun üstünden kalktım ve ''Nasılmış? Fena acıtıyor değil mi lanet olası!'' dedim ve hızla evime doğru koşmaya başladım.
Kurt acıyla bağırarak ulumaya başladı. Başıma büyük bir bela aldım galiba. Eve gitmek yerine yolumu değiştirip Chris'in evine gittim. Kapıyı deli gibi çalmaya başladım. Chris kapıyı açtığında bana sinirli bir şekilde bakıyordu. ''Bu ne acele Lana?'' diye sormaya başladı. Ona kolumu gösterdim şaşkınlıkla koluma baktı ve beni içeriye doğru sürüklemeye başladı.
''Lanet olsun bu nasıl oldu? Kim yaptı ?''
''Avlanmaya gitmiştim bir çocuk buldum onu tam ısıracakken beni karşı duvara fırlattı. Meğersem o kurtadammış. Onunla kavga etmeye başladık. O benim kolumu çizince delirdim ve bende onun boynunu ısırdım. Sonra hemen ordan kaçtım.'' dedim
''Ne yaptın sen Lana! Hiç mi kurt olduğunu anlamadın ?''
''hayır''
''Dua et de o kurt ölmesin. Yoksa onun sürüsü seni bulup bin bir türlü işkence yaparlar sana.'' dedi. Aha lanet olsun.
Chris koluma pansiyon yaptı. Bir süre sonra yara kendiliğinden kapandı. Aptal kurt umarım geberirsin. Dur ya da geberme, sen geberirsen bende geberirim.
''Ben eve gideyim'' dedim
''Tamam seni bırakmamı ister misin ?''
''Gerek yok. Ben kendim giderim. Görüşürüz.'' dedim ve yanağından öpüp el salladım. O da bana el salladı. Oyalanmadan eve gitsem iyi olacak.
Evimin önüne gelince cebimden anahtarımı çıkartıp kapıyı açtım ve direkt odama çıktım. Duş almam gerek kötü kokuyordum. Temiz kıyafetler alıp banyoya girdim. Banyomu yaptıktan sonra saçlarımı kuruladım. Yatağıma yattım ve anında uyudum. Bugün çok yorucu ve kötü bir gündü.
Sabah kahvaltımı yapıp dışarıya çıktım. Param bitmişti. Umarım biricik ailem (!) bankaya para yatırmışlardır. Bankaya vardığımda paraya baktım. Yatırmışlardı. Parayı çekip parka doğru gittim. Banklardan birine oturdum ve çocukları izlemeye başladım. Küçük bir çocuk yanıma geldi ve elimi tutup beni kaldırmaya çalışıyordu. Gülümseyip ayağa kalktım. Beni salıncakların oraya götürdü ve ''beni salla'' dedi. Çok şeker bir çocuktu. Onu yanağından öptüm ve salıncağa oturtup onu yavaşça sallamaya başladım.
Bir süre sonra yanıma bir kadın geldi ve çocuğu salıncaktan indirip götürmeye başladı. Ne kadar da kaba bir insan. Aptal şey sanki çocuğunu kaçıracağım. Parktan çıkıp eve doğru yürümeye başladım. Eve vardığımda kapıyı açıp içeriye girdim. Evde birilerinin olduğu hissettim. İçeriden sesler geliyordu. Yavaşça içeriye doğru ilerledim. Birisi arkamdan bana sarılınca çığlık attım.Tam arkamdakine vuracakken onun Lucas olduğunu görünce boynuna atladım. Onu çok özlemiştim. O da bana sarıldı.
''Vayy beni unutun zaten'' dedi Liam
''Saçmalama gel buraya'' dedim. Üçümüzde birbirimize sarıldık.
''İyiki geldiniz. sizi çok özlemiştim.''
''Bizde seni çok özledik.'' dediler. Hep beraber içeriye geçtik ve koltuğa oturduk.
''Ee bizsiz ne yaptın cadı ?'' dedi Lucas
''Hiçç öyle tek başıma takılıyordum.'' dedim ''siz ne yaptınız? İşlerinizi bitirdiniz mi?'' diye sordum
''Yani kısmen'' dedi Liam
''Aç mısınız?'' dedim
''Yani'' dedi Liam.
Lucas ve ben gülmeye başladık. Liam bize kötü kötü bakınca gülmeyi kestik. Ben mutfağa gittim ve Liam için bir sandvinç yaptım. Yanına da içeçek olarak da meyve suyu koydum. İçeriye geçip tepsiyi Liam'a verdim. Hemen yemeye başladı. Lucas'a baktığımda bana garip garip bakıyordu. Kafamı ''Ne oldu?'' anlamında salladım ''yok bir şey'' dedi ve Liam'a laf atmaya başladı.
"Yavaş ye öleceksin. Bu ne böyle kıtlıktan çıkmış gibisin" dedi
Liam'da ona ''Sanane. Karışma bana'' dedi.
Ben Liam'a gülmeye başladım. Liam yemeğini bitirince tepsiyi mutfağa götürüp geri geldi. Lucas'ın telefonu çaldı. Telefonunu açıp yanımızdan uzaklaştı.
Liam yanıma gelip ''Lana hala yalnız mısın?'' diye benimle dalga geçmeye başladı.
Ona doğru dönüp ''Evet ve böyle çok mutluyum. Her gün sizin gibi dakika başı birileriyle çıkmıyorum.'' dedim
''Yalnız öleceksin''
"Hayır siz varsınız''
''Evet ondan yalnız dedim''
Liam'ın susması için yastığı kafasına attım. Lucas yanımıza geldi ve ''Lana bizim bir yere gitmemiz lazım'' dedi
''Yaa nereye daha yeni geldiniz''
''Biliyorum canım özür dileriz ama ufak bir işimiz var''
"İyi peki"
"Hemen geliriz." dedi ve Liam'ı kolundan tutup kaldırdı ''Ya nereye gidiyoruz?'' diye sordu Liam ve bu arada evden çıkmışlardı.
Ben yine bu evde tek başıma kalmıştım. Ne güzel (!) Neyse bari bende Vampir Günlükleri'ni izleyeyim. Kaç gündür izlemiyordum. Laptobumu kucağıma alıp en son kaldığım bölümü açtım.
LUCAS'IN AĞZINDAN
''Nereye gidiyoruz böyle?' diye sordu Liam
''Hiçbir yere''
''Ee niye o zaman evden çıktık?''
''Çünküü Lana'da normal olmayan bir şeyler var. Hiç hissetmedin mi? Eskisi değil. Tuhaf bir şey var onda.''
''Evet biraz değişiklik sezdim ama büyütülecek bir şey değildir diye düşündüm.'' dedi
''Ona ne olduğunu soralım mı?'' diye devam etti.
''Ne soralım? 'Sende garip bir şeyler hissettik ve sana ne olduğunu bize söyler misin?' mi diyelim?'' Bazen bu çocuk çok aptal olabiliyordu.
''İyi peki senin daha iyi bir fikrin var mı dostum?''
''Evet. Bir süre onu izleyelim.''
''Yapma dostum'' dedi.
Ona tip tip bakmaya başladım. ''Ahh lanet olsun sen ciddisin'' dedi. Sadece başımı sallamakla yetindim.
Lana'ya ne olduğunu bulacaktım.
Yorumda yapın lütfenn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampire Girl and Vampire Boy
VampireVampir olan bir kız, vampir ve kurtadamların düşmanlığına son vermek ister. Bunun için kendi sürüsüyle savaşmaya hazırdır. Tüm hakları Jiley'in aşkında saklıdır.