homecoming ✔

10: two peter

İYİ OKUMALAR(kaos:)

Peter ensesine üflenen nefesten gıdıklanarak gözlerini açtı. Buraya geldiğinden beri ilk defa rahat bir yerde uyumuştu. Tekrar aynı nefesi ensesinde hissettiğinde o tarafa döndü.

Wade yüzündeki gülümsemeyle Peter'ı izliyordu. Peter yutkunma isteğini geri gönderip o da gülümsemeye çalıştı.

"Günaydın."

Peter Wade'nin sesiyle içinde bir şeylerin kıpırdandığını hissetti. Peter da "Günaydın." diye karşılık vermişti ama sesini kendi bile duymakta zorlanmıştı.

Peter gözlerini Wade'den çekip buraya nasıl geldiğini hatırlamaya çalıştı. En son koltukta pizza yemişlerdi ve sonrası genç oğlan için yoktu. 

"Buraya beni sen mi getirdin?" Lütfen sen getirmemiş ol lütfen, lütfen.

"Hayır Tony getirdi." Peter şaşkınlıkla ona baktığında Wade'nin ciddi ifadesi bir an da yerini kahkahalara bırakmıştı.

"Ben getirdim tabii ki Ben! Kim getirebilir?"

Peter onun kahkahasına sahte bir şekilde eşlik edip yataktan kalkmak için hamle yaptı.

Wade'nin kolunu tutmasıyla olduğu yerde kaldı.  Wade onu geri yanına çektiğinde şu an yatakta Wade'nin yanında yatıyordu.

Bunun olacağını biliyordu. Wadenin onu bir şekilde kışkırtacağını. Kendi Wade'si de hep böyle şeyler yapardı. Kendi Wade'si değil. Genç oğlan elini başına vurmamak için yumruğunu sıktı.

Wade, genç oğlanın dudaklarına indirdi bakışlarını. Peter zorlukla yutkundu ve gözleri bir kaç saniyeliğine Wade'nin dudaklarını buldu. Sonra bir anlık cesaretle dudaklarına yöneldi.

Dudakları Wade'ninkileri bulduğunda Wade bunu bekliyormuş gibi anında karşılık verdi. Peter hayatında ilk defa bir erkeği öpüyordu. Hem de Wade'yi. 

Wade işi ciddileştirmek ister gibi elini Peter'ın saçına çıkardığında Peter nefes nefese ayrıldı. Midesi bulanıyordu ya da psikolojisinin bir oyunuydu. Bunu nasıl yapmıştı? Tony için, o geri dönsün diye? Döndüğünde Stark kulesini üstüne yaptıracaktı.

Wade şaşkınlıkla sevgilisine baktığında, Peter aceleyle yanından kalkıp banyoya girdi ve kapıyı kapattı.

"Ben iyi misin?"  Kapısı iki kez tıklatıldı. Peter nefes almakta zorlanıyordu.

"Sana dedim Peter. Başını belaya sokacaksın dedim!" Karen'in sesini duyduğunda ağlamaklı bir şekilde yere çöktü.

Sesini kısık tutmaya özen göstererek Karen'a cevap verdi. "Sus!"

"Ben?"

"İyiyim! Geleceğim git sen." Sesinin daha ne kadar kötü çıkabileceğini düşündü. Wade bir süre bir şey demeden kapının önünde oyalanıp odadan çıktı.

Peter kapının kapanma sesini duyduğunda suyu açıp yüzünü yıkadı. Gözleri aynadaki kendini bulduğunda pişman olmadığını fark etti. Tony için yapmıştı, plan için yapmıştı. Kesinlikle plan içindi.

Bir süre daha orada kaldı. Kendini daha iyi hissedince de banyodan çıktı. Wade'nin yatakta öylece ellerini dikip oturduğunu gördü. "İyi misin Ben?"

Peter kafasını sallayıp yanına oturdu. Derin bir nefes alıp içindeki suçluluk duygusunu bastırmaya çalıştı. Wade onu Benjamin sanıyordu ve böyle davranması işleri tehlikeye sokuyordu.

"İyiyim. Sadece banyoyu kullanmam gerekti." İçten bir gülümsemeyle karşısındaki adama bakıp ayağa kalktı. "Hadi kahvaltıya inelim."

Ortak salona indiklerinde Steve ve Tony kahvaltı hazırlıyorlardı ya da Steve Tony'e işkence ediyordu.