ABLAMIN EVDEN KAÇMASI

91 3 0
                                    

Bir sabah yine her zaman ki şeyleri yaşayarak okula gittim. Son zamanlarda hayat biraz düzelmeye başlamışdı sanki. Artık evde kavga yaşanmıyordu. Tabi ki ufak tefek tartışmalar dışında. Ablam artık adamdan vazgeçtiğini söylüyordu. Bana pek inandırıcı gelmiyordu çünkü uğruna öldüğü adamı bir çırpıda unutamazdi. Bence annemlerde inanmıyordu ama yine de inanmak zorundayız. Yine her zaman ki gibi eve geldim ve bağımlısı olduğum adeta evdeki can dostum televizyonun karşısına geçtim. Babamın eski püskü telefonu sanki elektiriğe verilmiş gibi titriyordu. Aniden babamın yüzü sanki limon yemiş gibi buruşdu. Babam canından can alırcasına anneme bağırdı:

-Hanım çabuk buraya gel! Bu ne demek oluyo ben sana demedim mi bu kız çalışmayacak,o adamla bir daha bir birlerini görmeyecekler diye.

-Ne oldu Kazım Bey niye avazın çıktığı kadar bağırıyorsun?

-Al şu mesaja bak!

Annem mesajı dışından tane tane okumaya başladı.

"Baba ben küçüken hiç korkmazdım çünkü senin beni koruyacağını biliyordum. Ben sana o kadar güvenirdim ki öğretmenim bana kızdığında 'Seni babama söylecem görürsün'derdim. Ben sana bu kadar güvenirken nasıl oldu şimdi senden kaçıyorum bilmiyorum sadece kötü kader demek istiyorum.

Bana hakını helal eder misin bilmiyorum ama yinede hakkını helal et. Annemi ve kardeşlerime onları sevdiğimi ve hiç bir zaman unutmayacağımı söyle. Allaha emanet olun"

-Eyvah! Eyvah! Ne yapacığız bey?

-Hemen babanları arayalım. Bu iş bizi aştı. Lanet olsun!

-Tamam sakin ol. Ben hemen arıyorum.

Babam dedemlere duyurmadan bu konu halletmeye çalışmışlardi ama sanırım yüzlerine bulaştırmışlardi. Olaylar yuvarlanab kar topu gibi aniden büyümüştü. Dedem tam bir kürt. Törelere göre hareket eder. Bu işi de büyük bir ihtimal ile bu şekilde halledecektir. Annem telefonu eline alarak acele ile numarayı çevirdi. Parmakları adeta ışık hızı ile hareket etti. Dedem Türkçe'yi fazla bilmediği için kaba konuşuyordu.

-Alo!

-Alo! Baba musait misin? Sana bir şey söyleciğim.

-Ha! Buyur gızım.

-Baba biz bir işi kendimiz halledelim dedik ama elimize yüzümüze bulaşdırdık. Yani anlayacığın sana ihtiyacımız var. Yasemin elli yaşında bir adam sevmiş adı Oğuz,doktor. Yanında çalıştığı doktor var ya işte o. Biz buna karşı çıkti ve evden o adama kaçtı.

-Bu nasıl oluyo? Biz hemen Antebe geliyok.

Annem olayı anlatırken o kadar utanmıştı ki sanki çok büyük bir suç işlemiş gibi utanıyordu. Acaba dedem bu işi yine bildiği şekilde mi halledecek?

DÖKÜLEN YAPRAKLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin