Bay & Bayan

148 7 2
                                    

  Multimediada Burçağın kıyafeti var :) 

  Yaklaşık yarım saattir hiç konuşmadan oturuyorduk. O telefon konuşmasından sonra ikimiz de tek kelime etmemiştik. Bakışlarımı halıdan kaldıramıyordum. Nedenini bilmiyordum ama çok utanıyordum. Artık birşey söylemem gerekiyordu ama ne söyleyeceğim hakkında en ufak bir fikrim dahi yoktu. 

   Sanırım Burçakta benimle aynıydı. Onun da başı yerde ve düşünceliydi. En sonunda bana dönerek:

  "Burç bana neden anlatmadın ?" Soran gözlerle bana bakıyordu.

  Kız haklıydı. Ondan saklamıştım. Şimdi ona herşeyi anlatmalıydım. Ama dilim damağım kurumuştu. Öncelikle içecek birşeyler almalıydım. Yemek yememiştim ve ciddi anlamda çok açtım. Yerimden kalkarak mutfağa ilerledim. Arkamdaki hareketlilikten anladığım kadarıyla o da peşimden geliyordu. 

  Mutfaktaki kahverengi katlanır masayı normal hale getirdim ve bir sandalye çekerek oturdum. Burçakta ne yapmak istediğimi anlamış olacak ki kahve için su ısıtmaya başladı. Bende pizza kutusunu önüme çekerek elime bir dilim aldım. Gerçekten de nefis görünüyordu. Usulca yemeğe başladım. Burçakta suyun kaynamasını beklerken bir sandalye çekip yanıma oturdu. 

  "Burç ne zaman başlayacaksın anlatmaya ?"  Oldukça sabırsız görünüyordu. Bu hali tadımı kaçırmıştı. Elimdeki yarısı yenmiş olan pizza dilimini kutusuna geri bıraktım. Oturduğum yerden kalkarak ellerimi yıkadım ve kahveleri hazırladım. Yavaş hareket etmem Burçağı sinirlendirmiş olmalı ki seslice nefesini dışarı verdi. Kahve bardağını ona doğru uzatarak yerime oturdum. Derin bir nefes alarak konuşmaya başladım. 

   " Zor zamanlar geçirdim Burçak. İnan bana ablanın şokunu atlatmak benim için hiç kolay değildi.Sen zaten benim yaşadıklarımı, ablanın bana neler yaşattığını az çok biliyorsun. Sen bu kadar mahvolmuşken benim nasıl olduğumu tahmin etmek zor olmamalı. İnan bana Burçak ben ablanın bana yaptıklarının bir tanesini  bile haketmedim. Ben onu çok sevdim. Onu o kadar çok sevdim ki ona dokunmaya kıyamadım. Ben onu gözümden sakındım. Ama benim meleğim melek yüzlü şeytan çıktı. Sen bana gerçekleri anlatırken ben kahroldum Burçak. Tüm yaşadıklarımız, anılarımız, yaptıklarımız gözümün önünden geçti. Gerçekleri öğrendiğimde kendimi öldürmek istedim. Ama yapamadım, yapmadım çünkü yapamazdım. Artık benim sorumluluğumda olan biri vardı: Sen. Artık hayatımda sen varsın. Ve ben senin güvenliğinden sorumluyum. Evet artık Pelin'den nefret ediyorum ama bunun seninle hiçbir ilgisi olmayacak. Evet senden bunları sakladım çünkü anlatarak tekrar bunları yaşamak istemiyordum. Henüz ikimizde buna hazır değildik. Hazır olur olmaz sana anlatacaktım, inan bana. Şimdi bana kızabilirsin, küsebilirsin, bağırabilirsin ama beni anla ve yanımdan gitme. Benim sana ihtiyacım var. Benim toparlanmaya ihtiyacım var. "

   Cümlemi bitirdiğimde Burçak aktığından haberim dahi olmadığı gözyaşını sildi ve bana sarıldı. 

    " Özür dilerim. Özür dilerim. Özür dilerim. Özür dilerim .... " 

 Neden özür diliyordu ki şimdi ? Onun bir suçu yoktu ki. Kendimi geri çekerek gözyaşlarını sildim.

   " Neden özür diliyorsun Allah aşkına Burçak ? "

   " Ablama engel olmalıydım. Biraz olsun o adamı da yani seni de düşünmeliydim. Ben gerçekten çok özür dilerim. "

   "Burçak senin hiçbir suçun yok. Bu olaydaki tek suçlu ablan. Senin kendini üzüp yıpratmanın bir anlamı yok. Sen masumsun. Lütfen gözyaşlarını sil ve toparlan. Ve bu konuyu bir daha açma. "

 Burçak uslu bir çocuk gibi kafasını salladı ve masadan kalkarak lavaboya doğru ilerledi. Bende masayı toplayıp bulaşıkları musluğun içine koydum. Ardından içeri geçerek koltuğa yayıldım. Tam önümdeki sehpadan kumandayı almak için uzanacakken Burçağın çığlığını duydum ve koşarak lavaboya gittim. Kapıyı hızlı hızlı çalıyordum. Burçaktan ses gelmiyordu. İçeri girmek zorundaydım, onu çok merak ediyordum. 

ÖLÜMÜN GETİRDİĞİ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin