VİV - 1 - KANLI TÖREN

966 264 2.9K
                                    


KİTABI İLK DEFA OKUYORSANIZ BU PARAGRAFI GÖRMEZDEN GELEBİLİRSİNİZ AMA İLK DEFA DEĞİLSE EN BAŞTAN OKUMANIZI TERCİH EDERİM. KİTAPTAKİ KARAKTERLER VE GEÇMİŞLERİ DEĞİŞTİRİLMİŞTİR. KISACASI KİTABI BAŞTAN YAZDIM ARKADAŞLAR.

KİTABIN YENİ HALİNİ BEĞENMENİZ ÜMİDİYLE... 

DT.YAZAR

BAŞLAMADAN ÖNCE BURAYA BÖLÜME OKUDUĞUNUZ TARİHİ BIRAKIRMISINIZ...

BAŞLAMADAN ÖNCE BURAYA BÖLÜME OKUDUĞUNUZ TARİHİ BIRAKIRMISINIZ

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

YIL 1346 - CERES

Hayat sürprizlerle doluydu. Ne zaman umudumuzu kaybetsek, bir çıkış yol bulamasak bir kapı açılırdı.  Açılan her kapı içinde yeni maceralar saklardı. Sonucunu tahmin edemeyeceğimiz maceralar. Zaten hayatı zevkli kılanda bu değil miydi? Bu belirsizlik...

Tamda bu noktada insanlar üçe ayrılıyor. Belirsizliği sevenler, belirsizlikten nefret edip bunu ortadan kaldırmaya çalışanlar ve belirsizliği sevmemesine rağmen kabul edenler. Alfrida bu üç gruptan sonuncusuna aitti. 

Çocukluğundan itibaren hayatı belirsizlikler ile dolu olmuştu. Bu durumdan tabi ki hoşnut değildi ama kabullenmişti. Hayatın, aniden karşısına çıkardığı şeylerle nasıl baş edeceğini biliyordu. Hayat, onu sınavları ile erkenden tanıştırmıştı. Hatta doğar doğmaz başlamıştı sınamaya. Böyle bir güç vererek omzuna ağır bir yük yüklemişti. 

O müjdelenen kişiydi. Döneminin en güçlü Sabie'si, Kadim Üçlerin birincisi... O güne kadar böyle düşünülüyordu.

O gün gökyüzü olacaklardan bir haber gibi parıl parıldı. Aslında bu sadece büyüydü. Bu zamanlarda havanın soğuk ve yağmurlu olması beklenirdi. Havayı kontrol edebilen sabieler buna müdahale etmişti. Böylece sarayın üzerinde bulutlar çekilmiş güneş açmıştı. Her şeyin mükemmel olması için bütün sabieler elini taşın altına koymuştu. Bu gün uzun zamandan sonra gelen Kraliçelerinin taç giyme töreninin olacağı gündü.

Sarayın her bir köşesinde başka bir telaşe başka bir hazırlık vardı. Sarayın girişindeki at arabalarından biri gidiyor biri geliyordu. Bütün krallıkların soyluları buradaydı. Sabie Krallığının nasıl bir yer olduğunu görmek için can atıyorlardı. Özelliklede Kadim Kraliçeyi merak ediyorlardı. Alfrida'yı... 

O ise elbisesini giymek yerine, sarayın doğu kulesinin en tepesindeki odaya saklanmıştı. Çalışma odasına... 

Kapının yanında şömine, onun önünde iki tekli koltuk, ortasında da ufak bir masa vardı. Camın önüne yerleştirilmiş çalışma masası dışında her yer büyük raflar ile doluydu. Rafların çoğunu rulo haline getirilmiş parşömenler dolduruyordu. Bu parşömenler krallıklar arasında ya da halk ile yapılan anlaşmaların birer nüshalarıydı. 

VİVİANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin