Sabah uyandığımda mis gibi yemek kokuları geliyordu burnuma . Karnım baya açıkmıştı. Aşağı indim güzelce karnımı doyurdum. Giyinip alışveriş merkezine gittim. Vitrinlerde çok güzel elbiseler vardı. O sırada Yeşimi bekliyordum. Bana elbise almamda yardım etcekti. Akşama kadar nerdeyse alışveriş merkezindeki bütün mağazaları gezdik. Sonunda bi mağazada papatyalı elbise beğendim çok hoştu. İçimden (evet bunu bence kesin almalıyım yani bu kafamdaki elbise bu olmalı ) dedim. Tam elimi elbiseye uzattım. Bi kız elimden çekercesine elbiseyi aldı. Şaşırmıştım onu ben alacaktım. Kız zengin züpbenin tekiydi yoo bu kızı beğenmedim yani makyaj güzeliydi. Sanki elbiseyi bilerek elimden aldı. Baka kaldım kız kabine gitti bende onun peşinden gittim belki elbiseyi bırakırsa ben alırım umuduyla. Şanski elbise bir tane kalmış. Kız elbiseyi denedi bence çokk kötü oldu berbat yani (aslında iyi ama bende daha iyi durur dimi yani :) ) kız '' Ben Bunu Alcam '' dedi benim yüzüm limon yemiş gibi oldu. Şu an kıza dalmak istiyordum. O benim yani o elbise ben giycem. Kız gözlerimin önünden o elbise aldı. İnana bilir misin düşün bi senin çok sevdiğin bi şeyi saniyelerle kaybediyorsun oturup ağla bence. Aman neyse bende aynısını diktiririm. Eve dönerken kumaş aldım. Aynı kumaşı bulamadım aman benziyo işte. Babam eve gelince elbisen nerde desede ben tasarlıcam yani o da ayrı bi duygu. Ben elbisemi tasarlarken... Uyuya kalırım şimdi.
Neyse sabah devam ederim hayallerime.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bayan Papatya Seven
RomantizmGenç bir kızın zorlu hayatı. Ailesi olan sorunu.Yaşamımızın her döneminde, ama özellikle ilk gençlik çağinda sorunlarınızı,mutlu mutsuz anılarımızı bizi yargılamadan dinleyin, paylaşan birilerine gereksinim duyarız. On beş yaşında Serra hayatını anl...