"Gediz ben varım diye mi gelmedi?" Mirza oflayarak arkasına yaslandı. Ne olmuştu anlamıyordu başta çok güzel anlaştıklarını düşünmüştü ama şimdilerde durmadan atışıyorlardı ve bu durum canını sıkıyordu.Zaten bir erkekten hoşlandığı fikri onu bu kadar zorlarken bir yandan da Gediz'in bu tavırları işin tuzu biberi oluyordu.
"Kanka sanırım öyle oldu."Cem onun omzunu sıktı dostça. Cem onu uzun zamandır tanısa da Gediz'in yaptıklarına anlam bulmakta zorlanıyordu. Gediz'in bir yaptığı bir yaptığını tutmaz tamamen farklı bir kişilikti işte.
"Oğlum acaba ondan hoşlandığımdan mı şüpheleniyor, homofobik olmasın?" Mirza sıkıntıyla konuşurken Cem güldü. Gediz'in eşcinsel olduğunu Mirza bilmiyordu ve Cem ona söyleyemezdi. Tek bilen Cem'di zaten.
"Merak etme homofobik değil, ayrıca hoşlandığını düşünse bana söylerdi bunu." Dediğinde Mirza biraz da olsa rahatlamıştı ama yine de kafasındaki sorulara cevap bulamıyordu. Neden tersleyip duruyordu o zaman?
"Neyse ya, Ilgın'la konuşuyor musun?" Mirza konuyu değişirken gerilme sırası bu sefer Cem'deydi.
Üniversitenin başından beri Ilgın'dan hoşlanıyordu. Cem ne kadar arkadaş olmak istemesede Ilgın ile arkadaş olmuşlardı ve bu yüzden deli gibi rahatsızdı. Bu aralar aralarına soğukluk sokmuştu ki arkadaşlıktan belki çıkarız umuduyla. Ama siktiğimin Kerem'i vardı arkadaşlıktan çıksalar ne olurdu?
"Konuşmuyorum abi ya baya soğuk davranıyorum, konuşmayalım hatta hiç belki unuturum."Cem unutmayı istemese de bu çözüme varmıştı. Üzülüyordu. Aşkından ölse de kimse için üzülmeye değmezdi bunu biliyordu.
"Bir şey diyeceğim ama sakin karşılayacaksın?" Mirza bunu Cem'e söylemek istemiyordu ama arkadaşının Ilgın'la olması hoşuna giderdi. Ayrıca boş yere üzülmesinin anlamı yoktu, bunu söylesin yine de Cem istediğini yapardı.
"Tamam,söyle."Cem ne kadar sakince söylese de karnına ani bir ağrı çoktan girmişti.
"Ilgın üzgün baya seninle konuşmadığı için." Dediğinde Cem'in yüzünde güller açarken devam etti. "Hatta şey dedi 'Kerem'le aramın bozuk olmasına üzülmem gerekirken ben Cem'le aram bozuk diye üzülüyorum.'"
"Oha!" Cem bağırırken elini kalbine koydu. Yok anasını kalbi şimdi çıkacaktı yerinden.
"Böyle dedi ama yani hemen başka yere çekme."Mirza aceleyle eklerken Cem sırıttı. "Nasıl çekmeyeyim lan başka yere gitmez bu."dediğinde Mirza da sırıtıyordu. Bence Ilgın'da hoşlanıyordu ama hayatında Kerem vardı ve ilişkilerine saygısından bir şey demiyordu. Hatta artık Kerem'e karşı bir şey hissettiğini sanmıyordu ama yine de ona fazlasıyla alıştığı için üzülecekti ayrılıktan sonra.
"Ah Ilgın üzümlü kekim." Cem tavana salak salak gülerken Mirza'da onu taklit ederek tavanı izlemeye başladı.
Kafası karışıktı çocuğun. Bir erkekten hoşlanması zaten garibine gidiyordu üstüne hoşlandığı kişi ölümle yüz yüze gidiyordu. Ya uygun böbrek gerekli sürede çıkmazsa ne olacaktı?Bu fikir nefes almasını zorlaştırıyordu.
''Gediz'le beraber diyalize gitmek istiyorum ,kabul eder mi ki?Sormaya bile çekiniyorum tersleyecek diye beni.''Mirza gözlerini kapatıp yüzünü ovuşturdu.Gediz'i kollarının arasından bırakmak istemiyordu, ne yapıyordu bu çocuk ona?
Bu yeni bir şey değildi, bunu biliyordu.Onu hep izliyordu ,aynı ortamda olduklarında gözünü ondan alamıyordu ama bir erkekten hoşlandığı fikri aklının ucundan bile geçmediği için buna kafa bile yormuyordu.Ta ki hasta olduğunu öğrendiğindeki kalbine saplanan acıya kadar.Öylesine biri için bunu hissedemezdi.Ne kadar umursamaz biri olduğunu iyi biliyordu ama konu Gediz'e gelince resmen akan sular duruyordu.Her zaman sinirli ve ateş saçan biri olmasına rağmen Gediz bir şey dediğinde ona diğerlerine vereceği tepkiyi veremiyordu.
Nasıl verecekti ki?Canının içiydi o...
'' Dene şansını.Beni götürmüyor Hamide teyzeyle konuşmaktan onu unutuyorum diye.''dediğinde Mirza sırıttı.Kaybedecek bir şeyi yoktu, hemen telefonunu çıkardı.
Mirza: Yarın diyalizin saat kaçta?
Elinde gerginlikle telefonunu çevirirken içi içini yiyordu.
Gediz:sabah 9
Mirza:Ben de geliyorum
Mirza:sabah seni alırım
Gediz: amacın ne?
''Cem lan amacın ne dedi, ne yazıcam?''Mirza gerginlikle telefonunda tiktik videosu izleyen Cem'i dürttü.
''Kanka ya dürüst ol ya yalan at işte.''devam etti.''Bu hayatın ne kadar kısa olduğunu unutmadan yaz ne yazacaksan.''
Mirza sinirle koluna yumruk attı.Bıkmıştı bu laftan,kısa falan değildi lan hayat yaşayacaklardı hiçbir durum değişmemişti.''Hayatı kısa falan değil sakın Gediz'in yanında böyle şeyler deme.''dediğinde Cem yaptığı düşüncesizliği fark edip kafasını salladı.
Doğruyu söylese uzaklaşır mıydı?
Mirza:Tek amacım
Mirza:yanında olmak.
Gediz gördüğü mesajla telefonu yanına bıraktı ve annesiyle izledikleri filmden daha fazla uzaklaştı.Mirza'nın yaptıklarını adlandırmıyordu. Hasta olduğu için mi yanında olmaya çalışıyordu ya da acaba ondan mı hoşlanıyordu?
Ondan hoşlanmasını istemiyordu ,bu durumda kimin sevgisine karşılık verebilirdi? Bu durumda nasıl bir ilişki içinde olabilirdi?Karşısındakine ilgi veremez ,durum cinselliğe geldiğinde ise zaten olanaksızdı.Birinden hoşlanmak istemiyordu ,Mirza'dan hoşlanmak istemiyordu.Öldüğünde zaten arkasında üzgün insanlar bırakacaktı ,buna bir tane daha eklemeye gerek yoktu.
Onu da , geçti kendinin de üzüleceğini biliyordu.Şu an zaten oldukça üzülüyordu sevdiklerini kaybedeceği için.Bir kişiye bir de bu boyutta severse tek düşünebildiği onu kısa süre sonra bırakacağı olacaktı.İstemiyordu birini sevmek, sevdi mi çok seviyordu.Kendini tanıyordu, karşısındakine çok bağlanıyordu ve bu durum onu mahvederdi.
Zaten mahvoluyordu.
Öte yandan Mirza'nın onunla sadece hasta olduğu için ilgilendiği düşüncesi de onu mahvediyordu.
Gediz oflayıp, yüzünü ovuşturdu.Şimdiden, Mirza onu bu kadar mahvediyorsa bir de hayatına alırsa ne olacaktı? Nasıl kalabilecekti ayakta?
Gediz: Gelmeyi aklından bile geçirme.
Mirza tam da beklediği gibi bir cevap aldı.Gediz'i görmeyeli bir haftayı çoktan geçmişti ve onu deli gibi özlemişti.Onsuz duramadığı gerçeği yüzüne çarparken Mirza'nın bunu kabul etmemekten başka şansı yoktu.
Sevgisine bile sahip çıkamazsa neye sahip çıkabilirdi ki?
Mirza:İstiyorsan kıçını yırt çocuk.
Mirza:Yarın geliyorum ve beraber gidiyoruz.
Gediz gördüğü mesajla yüzünde istemsiz bir gülümseme oluşmuştu.Kendine itiraf etmese de bir an üstelemeyecek diye korkmuştu...
Gediz:Nasıl bir belasın lan sen
Gediz:Çocuk anandır.
Mirza:Şşşşşşş anne falan katma
Mirza:sakince durumu kabullen.
Mirza:Yarın görüşürüz ;)
Gediz: emojini sikeyim
İkisi de yüzlerinde oluşan gülümsemelerle telefonlarını ellerinden bıraktılar.Mirza istemsizce kahkaha attı, ne kadar onu terslemiş olsa da gelmesine sonradan bir şey dememişti.
''Senin de ben de gönlün var gibi gibi.''Mirza ayağa kalkıp sevinçle şarkı söylerken ,Cem arkadaşının bu haline kahkaha attı.''Aa delirdi valla.''Derken ikisi de gülmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rein [BoyxBoy]
Novela Juvenil''Beni öldüren her şey yaşadığımı hissettiriyor.Bu hastalık beni öldürüyor.''dedi ve ekledi. ''Ama senin kadar değil.'' Gediz'e böbrek nakli gerekiyor, Mirza ise kalbini ona vermişken böbreğini vermekte de pek sorun görmüyor.