dix-sept

1.1K 76 12
                                    


Çocuk hastaneye girerken nasıl geldiğini bile hatırlamıyordu. Elleri ve bacaklarının titrediğine emindi ama nefes aldığından emin olamıyordu.  Hızlı bir şekilde bir kapının önüne çökmüş ellerini başına sarmış arkadaşının yanına gitti. 

''Nerede?'' 

Konuşurkenki sesini ona ait hissetmiyordu. Şu an yaşadığı hiçbir şeyi hissetmiyor ya da içinde olduğunu düşünmüyordu,tüm algıları kapanmış gibi hissediyordu. 

''Kollarını dikiyorlar.''

Arkadaşının yanına çökerken yakasını çekiştirdi. Aldığı nefes ona yetmiyordu.Ciğerlerinin hepsi dolmuyordu sanki.Bu nasıl bir acıydı? 

Onun çektiği nasıl bir acıydı acaba diye düşündü çocuk,nasıl bir acıydı ki ölmek istemişti? 

O,bunları yaşarken çocuk neredeydi? 

''Annesi mi bulmuş?''

''Evet,şimdi içeride onun yanında.''

Yine sessizlik çökerken iki çocukta mahvolmuş bir haldeydi. Birinin en yakın arkadaşı,birinin sevdiği intihar etmeye kalkışmıştı.Ya annesi içeri girmeseydi? Ya başarılı olsaydı? 

''Aklım almıyor lan!''Cem sinirle bağırırken Mirza bitkinlikle kafasını duvara yasladı ve gözünden akan yaşlara izin verdi. O da anlayamıyordu, hastaydı ama iyileşebilirdi?  Neden iyileşmek istemiyordu? 

''Çocuklar birazdan uyanacak.''Gediz'in annesi odadan çıkıp onlara haber verdiğinde ikiside hızla yerlerinden kalkıp Nergis Hanım'ın peşinden odaya girdiler. 

İşte o an yavaşça akan gözyaşları hıçkırıklı bir şekilde şiddetlenirken Mirza ayaklarının altında kayarken zorlukla duvara tutundu. Solgun yüzü , mor göz altları, sargılı bilekleri,üstünde bir makineye bağlı bir sürü hortumla karşısında sevdiği çocuğu görmek çok fazlaydı. 

Cem arkadaşına sarılırken onunla ağlamaya başladı. Hayatında böyle bir acıyı hiç hissetmemişti Cem.Arkadaşı ona hasta olduğunda bile ölümünü hiç düşünmemişti çünkü yeneceğini düşünüyordu. 

Nergis Hanım oğlunun başından ayrılmazken Gediz yavaşça gözlerini açtığında Cem de Mirza da hızla nun yanına yaklaştılar. 

Hepsi Gediz'in gözlerinin içine bakarken çocuk ifadesiz bir şekilde onlara bakıyordu. 

''Annecim nasılsın?'' 

Gediz hiçbir şey demeden bakışlarını tavana çevirdi.Başarısız olmak ilk defa bu kadar canını sıkmıştı. 

Doktor içeri girerken Mirza saddle sevdiği yüzü ve onun boş bakan suratına bakarken doktorun Gediz'i pskiyatri servisine yönlendirişini dinledi. 

Gediz hastanede bir gece daha geçirirken ne kimseyle konuşmuş ne kimseye bir tepki vermişti. Mirza ise kapının dışında tüm gece onu beklemişti. 

Bir kere onu bırakma gibi bir hata yapmıştı ve az daha sonsuzluğa karışacaktı.Bundan sonra asla böyle bir şey yapamazdı.


Rein [BoyxBoy]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin