Bunlar gerçek mi?Bunlar gerçekten yaşanıyor mu?
Bunu kimse bilmiyordu.Mağdur durumda olan Lara'ydı ama elleri kolları bağlı oturmaktan başka yapacak bir şeyi yoktu.Böyle bir sıvıyı kim üretmiş olabilir?Daha önemlisi bunu üretmesinin nedeni ne?Lara verdikleri kırık beyaz elbiseyi giydiğinde kendine bambaşka biri gibi hissetti.Yıkanmıştı ve güzel kokuyordu.Göğüs bölümündeki danteller hoşuna gitmişti.Babetlerini giydi ve saçlarını özenle yandan ördü.Aynanın karşısına geçip elindeki sargı bezine baktı.Kanıyor ve acıyordu.
Perdeyi açıp dışarı çıktığında Felicity,Archer'ın yürümesine yardım ediyordu.Lara onlara anlamaz gözlerle baktı.
Kimsiniz siz?
Felicity,kıza bakmamaya çalışıp Archer ile odadan çıktı.Öldü sandığı bir kızı ayakta görmek ona kötü gelmişti.Lara tam çıkacakken odaya tanıdık bir yüz girdi.
"Fabien?"
Fabien Lara'ya gözlerini kocaman açıp baktı.Bir şey söylemek için ağzını açtı ama sonra kapattı.Lara hızla gidip arkadaşına sarıldı.
"Çıkar beni burdan Fabien,"dedi ağlamaklı ses tonuyla.Fabien sırtını sıvazlayıp "Buraya nasıl geldin?" diye sordu.
"Hatırlamıyorum bile,"Fabien,Lara'nın kolundaki kanlı bezi görünce korktu ama ne olduğunu sorup anılarını canlandırmak istemedi. "Eğer kral seni tutuyorsa,onun izni olmadan mâlesef seni saraydan çıkaramam,"
Lara'ya yaklaşıp fısıldadı;
"Hele eve geri asla dönemezsin"Lara başını eğdi.Hayal kırıklığına uğramıştı.Eğer evine dönmek istiyorsa kesinlikle Fabien ile gitmeliydi.Çünkü ondan başkasına asla güvenemzezdi.
"Ne yapacağım ben?"
Fabien kısık sesle "Kralla konuşsan iyi olur derim ama öyle istediğin zaman yüzünü göremezsin.Şimdi olmaz" dedi.Lara ise gülümseyerek "Kurallar bana işlemez" dedi.Fabien kaşlarını çattı. "Kurallar sana işlemez mi?Adamın anında kafanı uçurma yetkisi var"Doğru
"Yapmak zorundayım,"
Fabien çok ikna olmamıştı ama Lara'yı tanıyordu.İstediğini hep alırdı.Gönülsüzce "İyi,ama lütfen yanıma tek parça dön"dedi.
-
"Böyle izin almadan içeri dalman yasak ve insafsızca!"diye bağırdı kral Lara'yı görür görmez.Lara onlara hızla yaklaşırken "Peki sizin beni kutu kadar odada tutmanız çok mu insaflı?" diye bağırdı.Odada sadece kral ve Andre vardı ve ikiside Lara'nın kim olduğuyla ilgili hiç bir fikirleri yoktu."Siz kimsiniz acaba?"dedi Andre sakinleştirici sesiyle.Lara Andre'yi işaret ederek "İşte!"dedi. "Daha adını bile bilmediğiniz birini neden sarayınızda tutuyorsunuz ki?"
Kral başını kaşıyıp "Dışarısı çok tehlikeli...Lara" dedi.Lara öfkeyle "Beni tutamazsınız.Haksızlık bu!" diye bağırdı.Kral iyice kızmıştı.Yumruğunu masaya vurup "Haklı nedenlerim var" dedi.Andre araya girip "Bu haklı nedenlerden neden benim haberim yok baba?" dedi.Kral başını ellerinin arasına alıp düşünmeye başladı.Yapmak istediği Lara'yı orduya katıp görevlerde kullanmaktı.Onun gibi bir yeteneği kaçıramazdı ama bu sıvıdan daha kimsenin haberi olmamalıydı.Kendi öz oğlunun bile.Kral cevap vermeyince Andre "Eğer cevap veremiyorsan baba, geçerli bir nedenin yok demektir.Yani bu kızı isteğinle sarayda tutamazsın.Haksızlık olur"dedi.Ses tonunda biraz kızgınlık vardı.
Lara,Andre'ye bakıp muzipçe gülümsedi.Andre ile gözleri buluştuğunda,kızın gözlerindeki masumiyeti gördü.Gözlerinden herşey okunuyordu.Korku ve yalnızlık.Kız güçlü kalmaya çalışıyor ama bundan yorulmuş.
"Seni ben götürürüm" dedi.Kral David ayağa kalkıp "Andre!Hayır dedim,bu bir emirdir!" diye haykırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uyanış
Ciencia FicciónFelicty'nin doğumu hüzüne yol açmıştı çünkü annesi,doğumda ölmüştü.Yıllar sonra Felicity büyüdüğünde,karşısına ne çıkacağını ya da neler yapmasını gerktiğini tahmin edemiyordu.Savaş yakındaydı. Asırlar süren Ronen Krallığı ilk defa yeni bir şeye tan...