Parmak uçlarım soğuktan hissizleşmeye başladığında neler olduğunu yeni anlamıştım.
Biraz önce resmen bir sinir krizi geçirmiştim.
Küvetteki tıpayı çıkarıp buz gibi suyun gitmesine izin verdim ve duşu aldıktan sonra sıcak suyu vücuduma tuttum. Donuyordum ben!
Isındıktan bir süre sonra havluyu vücuduma sardım ve odaya geçtim.
Şimdi çok iyi hissediyordum işte, hiç üzülmemişim ya da hiç ağlama krizine girmemişim gibiydi her şey ve böyle olması benim işime geliyordu.Klasik iç çamaşırlarımı giydikten sonra odanın ısısını yükselttim. Pijama giymeyecektim ve odanın iç çamaşırlarımla durmak için soğuk olmamasına ihtiyacım vardı.
Saçlarımın arasındaki havluyu da çıkardım ve saçlarıma bakım yağı sürdükten sonra taradım. Vücudumu da nemlendirdikten sonra cildim için klasik gece rutinimi tamamladım ve aynaya baktım.
"İyisin Ruth." dedim kendi kendime. Burnum gözlerim ve yanaklarım olması gerektiğinden çok daha fazla kızarıktı, üstüne gözlerimdeki yaşlar bitmemiş olacak ki parlıyordu hala. Daha fazla ağlamış suratımı görmemek için yorganın altına girip telefonuma uzandım. Gelen mesajların birkaçına cevap verdim ve Noah ile Zoey'nin mesajlarına geçtim.
Nasıl gidiyor?
Her şeyin iyi olduğunu, bir sorun olmadığını yazdım ve gönderdim. Tek başıma canım iyice sıkılmaya başlarken izlemek için bir program açtım ve kendimi oyaladım. Yaklaşık bir saat sonra uyuyakalmıştım zaten.
Diğer günüm eşyalarımı toparlamakla geçmişti. Kahvaltımı otelde yapmıştım ve her şeyim hazır olduğunda Nicola benimle son bir akşam yemeği yemek istediğini söyleyince çok mutlu olmuştum. Onun sayesinde yalnız kalmamıştım.
Buradaki popüler bir restorana gittik ve üzerimdeki ince şalı sandalyenin üzerine bıraktım. Ne yiyeceğimize karar verdikten sonra gündelik sohbete başladık.
"Ruth." gözleri ciddiydi, ne soracağını tahmin ediyordum. "O gün çekimlerden sonra," her şey beklediğim gibi ilerliyordu. "Ne oldu? Yani demek istediğim seni o kadar üzecek ne oldu? Jim çünkü sana karşı çok kibardı, diğer modellere nasıl davrandığını tahmin bile edemezsin. Sen yine şanslı çıktın ki çekimlerin yapıldı, her şey iptal olabilirdi."
"Bilmiyorum." gözlerim etraftaydı. "O poz hoşuma gitmemişti."
"Ruth." masanın üzerindeki elimi tuttu. "Böyle davranarak medyada çok barınamazsın, uyumlu olman lazım. Özellikle yeni parlama evresindeysen adam sana çekimlerden sonra benimle dışarı gel dese bile gideceksin, böyleleri parlıyor emin ol."
"İğrenç." dedim kendimi tutamayarak. "Asla böyle bir şey yapmam."
"Duydum." dedi gülücüğü büyürken. "Zayn Malik'in hayatına girebilmişsin, onunlaysan tabii ki yapmazsın."
"Saçmalama!" kısık sesimle bağırıyormuş gibi yaparak ona baktığımda kaşlarını kaldırdı ve ne dersem diyeyim inanmayacağını gösteren bir ifade takındı.
Tüm yemeğimiz bu tarz sohbetlerle geçti ve en sonunda vedalaştık. Bir hafta sonra Zayn ile olan reklam filmimize yapılacak olan röportaj/gala tarzı etkinlikte görüşeceğimizi ve beni sevdiğini söyledi. Ayrıldık ve otele gidip eşyalarımı aldıktan sonra Mick beni havaalanına bıraktı.
Güzel anılarım olmuştu bu şehirde. Kötüleri hatırlamak istemiyordum ve hatırlamayacaktım bile. Bu kısa kaçamağın sonunda eve dönüyordum ve doğruyu söylemek gerekirse Noah ile Zoey'i çok özlemiştim.