Koltuğun hemen önünde kıvrılmış bir şekilde uyandığımda belimdeki ağrı baş ağrımı geçmiş sayılırdı. Birkaç ufak bel egzersizinden sonra yerden kalktım ve koltuğun üzerine oturduktan sonra hareketlerime biraz da orada devam ettim. Belim yürüyebileceğim bir hale geldiğinde telefonumu elime aldım ve gece yaşadığım duygu dolu anlardan eser kalmamış bir şekilde gülümseyerek onun mesajına girdim.
Hatırlattığın için teşekkür ederim.
Mesajı gönderdikten sonra üst kata banyoya gittim ve yüzümü yıkadıktan sonra odama geçtim, pijamalarımı çıkarıp elbise giydikten hemen sonra üzerine bir de gömlek giydim ve aşağıya indim. Kendime kahvaltılık bir şeyler hazırladıktan sonra onu yemeye başladığımda telefonuma tekrardan bir mesaj geldi.
Zayn: 15 dakika içinde Bill gelmiş olur, seni kliniğe götürecek.
Bill'in kim olduğunu bilmiyordum ama beni şimdilik daha çok şaşırtan şey numaramın eline geçişiydi. Ünlü olan herkes her istediği kişinin numarasını böyle kolayca bulabiliyorlar mıydı yani?
Bunu şimdilik es geçtim ve onu yanıtsız bırakmamak için öylesine bir mesaj attım.Bill?
Dakikalar geçti ve ben kapının çaldığını duyunca bunun dediği Bill isimli adam olduğunu anladım. Çantamı aldıktan sonra kapıyı açtım.
"Evet?"
"Bill Austyn. Zayn Malik'in yardımcısıyım. Sizi hastaneye götürmem gerekiyor."
"Pekala." birinin beni götürmesi daha iyi olurdu. Anahtarı aldıktan sonra kapıyı çektim ve arabanın yanına gidip benim için kapıyı açtığında yanıtladım. "Teşekkür ederim."
Dakikalar geçti ve doktorun kliniğine geldik. Birkaç muayeneden sonra dün beni kontrol eden doktor yine defterini açtı ve ellerini birbirine kenetleyip bana döndü.
"Dün aldığın darbeden iz yok. İyisin. Baş ağrın olabilir, bu gayet normal bunun için sana birkaç ilaç vereceğim fakat bunlar biraz uyku yapabilir. Eğer imkanın varsa iş yerinden 1 haftalığına izin al ve bu sürede bol bol su tüketip dinlen."
İşim zaten yoktu ama açıklama ihtiyacı hissetmeyip başımı salladım."Ama sana sormak istediğim bir şey var."
"Tabii." ben de onun gibi ellerimi birbirine kenetledim.
"Daha önceden," nasıl soracağını bilmiyordu ama ben ne soracağını anlamıştım bile. "Sana istemediğin bir şey veya fiziksel bir şiddet uygulandı mı?""Hayır." yalan olduğu belli gibiydi. "Ben sadece sık sık düşerim. Sakarımdır çok. Öyle bir şey olmadı."
"Ruth." samimi olduğunu göstermek ister gibi ismimi söyledi. "Aramızda kalacak."
"Zaten gerçekleri söylüyorum." saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdım ve elindeki sonuçlarıma uzandım. "Öyle bir şey olmadı. Olsa neden söylemeyim zaten değil mi?" eline doğru uzandım. "Sonuçlarımı alabilir miyim? Kendi doktoruma götürmek istiyorum."
Gözlerini sıkıca kapattı ve sonuçlarımı elime uzattı. "Doktorun internet üzerinden de sonuçlarına ulaşabilir." çantamı aldım ve kapıya yaklaştım. "Ruth." diye seslendi tekrardan."Bu konu hakkında konuşmak istersen istediğin zaman gel."
"Hala bu konu diyor." kendime hakim olamadım ve sinirle odadan çıktım.
"Aptal adam." gözlerimi devirdiğimde bir yandan da kendi kendime kızıyordum. Adamın aptal değil çok zeki bir doktor olduğu belliydi. Ufacık bir şeyde nasıl anlamıştı bir şeyleri?
Bunları düşünmek istemediğim için derin bir nefes aldım ve çantamdan naneli şeker çıkarıp ağzıma attım.
