Tahminen ne zaman keşfedilir bu fic ಥ‿ಥ
1k için teşekkürler🥺
İyi okumalar♡
..
Namjoon arabasından indiğinde bunaldığını hissederek tek eliyle kravatını gevşetti. Saçlarını rastgele karıştırıp dağıttığında gözü bileğindeki saate kaymıştı.
Tahmin ettiğinden daha erken bitmişti işi. Saat akşam yediydi. Hızlı adımlarla Seokjin'in evinin kapısının önüne vardı. Kapıyı çaldığında heyecanla açılmasını bekledi. Gguk'u özlemişti, hemde çok fazla. Bir an önce minik bebeğine sarılmayı istiyordu.
Seokjin kucağında Gguk'la birlikte kapıyı açtığında, Namjoon hemen bebeğini kucağına almıştı.
" Ah çok özledim seni miniğim. "
Jeongguk'ta babasını özlediği için onu görünce gülüp garip sesler çıkarmaya başladığında, Seokjin ikilinin sevimli hallerine gülümseyerek içeri davet etmişti.
Namjoon utançla gülümseyip içeri geçtiğinde, Hoseok'la göz göze gelmişlerdi ve minik olan sevinçle babasına doğru koşmaya başlamıştı. Gguk'u yere bıraktığında Hoseok resmen kucağına atlamıştı.
Namjoon geriye sendelediğinde, Hoseok kollarını boynuna dolamıştı.
" Baba seni çook özledim. "
Dedikten sonra iyice kulağına yaklaşıp sessizce mırıldanmaya başlamıştı.
" Babiş nolur akşam yemeğini burda yiyelim, mutfaktan çok güzel kokular geliyor. Senin iğrenç yemeklerini yemek istemiyorum. "
Sadece Namjoon'un duyacağı şekilde mırıldandığında, Namjoon yalandan gülümseyerek kucağından indirmişti. Direkt 'bizi yemeye davet et' dese görgüsüzlük olurdu. Bu yüzden ajitasyon yaparak kendini davet ettirecekti.
" Çocuklar, hadi eve gitmeliyiz. Daha yemek yapmalıyım size, ama çok yorgunum. Neyse, sırf sizin için yapmayı deneyeceğim, ama gerçekten çok yorgunum. Pek güzel de yemek yapamam aslında ama bunu yapmalıyım, sırf sizin için. "
Hoseok babasının planını anladığında muzurca gülümseyerek devam ettirmişti.
" Ben de çok acıktım babiş, senin yemeklerin de çok kötüdür ama yapacak bir şey yok. Mecbur yiyeceğiz artık. Zehirlenmek de istemiyorum ama bize yemek yapacak başka biri yok işte." - Hs
Dedikten sonra yüzüne yalandan bir hüzün yerleştirmişti. Seokjin ikilinin bu haline gülerek olaya dahil olmuştu.
" Yemek hazır zaten. Bu akşam burada yiyebilirsiniz. " - Sj
" Çok teşekkürler ama zahmet olmasın sana? " - Nj
" Hayır hayır, yemeği önce hazırlamıştım. İki tabak fazla koymak zor olmaz. "
Dediğinde Namjoon ve Hoseok birbirlerine sırıtarak bakmışlardı. Planları tıkır tıkır işlemişti.
***
" Babiş Seokjin amca çok güzel yemek yapıyor değil mi? "
Hoseok sofradayken imayla konuştuğunda Namjoon onu alttan dürtmüştü. Bu kadar belli etmemesi gerekiyordu.
" Hıhı çok güzel. "
" Keşke Seokjin amca bize hep yemek yapsa değil mi babiş? "
Dediğinde Namjoon gözlerini büyüterek oğluna bakmıştı.
" Hoseok sussana lan. "
Fısıldayarak konuştuğunda, Seokjin kafasını kaldırıp ikiliye bakmıştı. Hoseok kesinlikle tuhaf bir çocuktu." Biz hepimiz aynı evde yaşasak çok güzel olurdu değil mi Yoongi hyung? "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Our Sons
FanfictionGgukie'nin tombul bacakları, minik parmakları, yeşil emziği ve iki minik tavşan dişleri vardı... Ah, salyalarını da unutmayalım tabii. [NamJin] -Namjin ve Dünya tatlısı beş bebeği-