Selamın aleyküm adım zeze alın bu da bölüm iyi okumalar
.
" Hadi Yoon sadece bir sayfa kaldı." - Sj
" Okumak istemiyorum baba. Lüüütfen bırakalım artık."
" Hayır Yoon. O sayfa bitecek."
" Oooff."
Küçük olan ev ödevi olarak verilen hikaye kitabını okumamak için diretiyordu ama tüm çabaları boşa çıkıyordu.
Evet, babası oldukça yumuşak kalpli biri olabilirdi ama bu onun disiplinli ve kuralcı bir baba olduğu gerçeğini değiştirmezdi. Yoongi her ne kadar istemese de o kitap okunacaktı.
" O zamaan bu kitabı okuduktan sonra parka gidelim." - Yg
" Hava çok soğuk oğlum. Hasta olursunuz."
" Ya amaa. Çok az dururuz. Böyle mini minnacık."
Dediğinde tam hayır anlamında başını iki yana sallayacakken kapı hızla açılıp, içeri ikizler girmişti.
" Babaa, gidelim. Lütfen lütfeeen. Biy haftadıy payka gitmiyoyuz lütfeenn. " - Th
" Ama-"
Lafını tamamlayamadan Jimin kucağına çıkmış ve masum bakışlar yollayarak minik ve tombik parmaklarıyla, beden dilini kullanarak 'lütfen' demişti.
Seokjin, bu üç miniğin tatlılıklarına ve ısrarlarına dayanamıyordu. Derince bir iç çekmiş ve ona beklenti ile bakan çocuklarına dönmüştü.
" Ahh, bakarız." - Sj (meşhur Türk babası mzlsmspsmxlsk)
" Yaşasıın."
***
Namjoon, neredeyse yarım saattir beşikte salladığı bebeğine bakıp gülümsüyordu. Bedenini hafif sağa döndürmüştü ve yeşil emziğini ağır hareketlerle emiyordu. Gözleri yarı kapalıydı çünkü uyumak üzereydi.
Tam gözlerini kapatıp uyuyacakken, çevreden gelen en ufak bir seste gözlerini açıyor ve etrafına bakıyordu. Gözleri açılınca otomatik olarak emziğini emerken hareketlerini de hızlandırıyordu.
Bir süre sonra, uzun süreli sallamayla iyice mayışmış ve gözleri kapanmıştı. Bunun üzerine Namjoon derince bir oh çekmişti. Sabahtan beri ortalığı birbirine katmıştı ve uyumakta direnmişti.
Normaldekinin aksine uyurken çok masum görünüyordu. Az önce iki tane biblo kıran bu bebek miydi cidden?
Minik beden tam uykuya dalmıştı ki odanın kapısı hızla açılınca hızla gözlerini açmış ve korktuğu için tam dudaklarını büzüp ağlayacakken, babası hızla emziğini tekrar ağzına koyup daha hızlı sallamaya başlamıştı.
" Hoseok yavaş açsana şu kapıyı."
" Özür dilerim babiiiş. Sana bir şey diyecektim." - Hs
Ses tonundan, bir şey isteyeceği bariz bir şekilde ortadaydı.
" Parka gidelim miii? Lütfen lüütfen. Hemen hayır deme. Bak bu senin son izin günün. Sonra hep çalışıyorsun ve beraber vakit geçiremiyoruz. " - Hs
" Ama- "
Tam isteğini kabul etmeyecekken kucağına atlayarak boynuna sarılmıştı.
" Kabul edeceğini biliyordum babişim. Yuppii. Ben hazırlanmaya gidiyorum. " - Hs
Ah, bu çocuk çok fenaydı.
" Hey, dur. Jeongguk uyandıktan sonra gidelim bari. Onu evde tek bırakamayız."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Our Sons
FanficGgukie'nin tombul bacakları, minik parmakları, yeşil emziği ve iki minik tavşan dişleri vardı... Ah, salyalarını da unutmayalım tabii. [NamJin] -Namjin ve Dünya tatlısı beş bebeği-