Ben Onu Çok Sevdim

8

Selamlaaaar👋🏻👋🏻

Napıyosunuz? Ben iyiyim çok şükür. Yoğun bir hafta geçiriyoruz hayatatolyesi ruh öküzümle. Bu arada onun yeni hikayesi 'Kalender' e baktınız mı? Ben çok beğendim. Turna'yı çok sevmek bir yana konuya da bayıldım. 😌 neyse işte çıkın çıkın gelin. Oralar da bizim. 😁 Profilinden ulaşabilirsiniz.

Bölüme gelirsek. Eğlenceli ama geçiş bölümü gibi sade bir bölüm oldu. Esasen giriş bölümlerine yakışır sadelikle ama ilk on bölümden sonra açılırız.

Şatır aralarına yaptığınız yorumları okurken çok mutlu oluyorum. Belirtmeden geçmeyeceğim. Hele ki verdiğiniz yıldızlar arttıkça içim kıpır kıpır oluyor. Yarın akşama kadar 10K olursak bir sürpriz bölüm gelir belki. ❤

Keyifli okumalar.

Jitem kurucusu Arif Doğan katıldığı bir programda kurumu kurmaya karar verişini anlatıyordu. Bu konuda kitaplar da vardı ve daha önce konu gündem olduğunda hakkında araştırma yapmıştım. O zamanlar ileride istihbarat ajanları ile çalışacağımı bilmiyordum tabi. Askerlerimiz, polislerimiz neden hain ilan edildi merak etmiştim ve aslında ortaya çıkan pek bir sonuç yoktu.  O zamanlar...

Hapisten çıktıktan sonra katılmıştı izlediğim programa da. Bizzati anlatıyordu:

" Telsizden verilen bir anonsta "Zerdağ-Dereler bölgesinde birini yakaladık 'Milli Karakolu' baskınında kaçırılan askerin nerede olduğunu biliyormuş," dendi. Öyle sevindim ki, dedim, hiç olmazsa çocuğu kurtarırız. Adamı değerlendirdik -araştırdık, soruşturduk- kılavuzluğunda öncüleri gönderdik. Çocuğu boğazından ve koltuk altlarından zincirle bağlamışlar, ağaca aşmışlar.  Ben böyle bir ölüm görmedim! Yere parelel bir saç kurmuşlar, yoruldukça ayakları saça değiyor ve çatır çatır yanıyor. Mehmetçik! Eğer kanın yerde bırakırsam anamdan emdiğim sütler haram, zehir, zıkkım olsun' dedim."

Düşünürken bile tüylerim ürperirken yaşamak o saca ayak basmak gibiydi muhtemelen. Sonrasında kedisininden bu timi kurmasını istediklerinde seve seve yapmış olmalıydı.

İstihbarat timi kurulduğunda PKK henüz doğuda yoğunluk gösteren ve dağlarda gezen bir örgütmüş. Bu sebeple bütün jitem askerleri de çok iyi kürtçe konuşur ve ağız yaparmış. Acaba Rena da Kürtçe biliyor muydu?

Yolda ilerleyen aracı ben sürüyordum. Gölbaşına gelmiştik ve Taşpınar yolu üzerinde ilerliyorduk. 

"Sen de Kürtçe biliyor musun?" Yoldan gözümü ayırmadan sormuştum.

"Tabi ki. Ekipteki herkes biliyor. Hatta Dağhan komutanım Arapça da biliyor. Çoğumuz da farklı farklı yabancı diller biliyoruz. Ajanız biz. Ne kadar çok dil bilirsek, ne kadar kendimizi geliştirirsek görevlerde yararımıza olur."

"Peki siz neden sahada değilsiniz? Bildiğim kadarıyla sivillerin arasına karışarak hareket ediyormuşsunuz."

"Eskiden ülkemizin en büyük sorunu PKK 'ydı. Şimdi bir de Fetö gerçeğimiz var. Biz terörle mücadele birimiyiz. Sözün özü, her türlü görevle mücadele etmemiz gerektiği için ülkenin her yerinde varız. Şuan bu görevi almamızın sebebi de Fetö zaten. Daha önce de bahsedilmiştir belki sana."

"Ablam söylemişti. Dağhan'la konuşmuşlar. Umarım yoktur öyle bir şey Rena. Vallahi bıktık Fetö'den de PKK'dan da. İşin en kötüsü de ne biliyor musun? Onları savunan ve var eden kişiliksizlerle aynı haklara sahibiz. Hala Türkiye vatandaşı hepsi. Çoğu da insanmış gibi etrafımızda."