Selamlarrr uzun bir bölümle yine uzun bir süreden sonra geldim. Umarım bölümü beğenirsiniz medyaya bölüm şarkısını bıraktım bu bölüme en çok yakıştığını düşündüğüm bir şarkı. Kesinlikle bu şarkıyı dinlemelisiniz.
Bölüm şarkısı:
•Mavi Huydur Bende~ Geçmiş Ama Bitmemiş
3. BÖLÜM "MERHABAYLA BAŞLAYAN SONLAR"
Kaç acı geçmiş bu evden, kaç gülümsemeye toz bulaşmış bilinmezdi. Karşındaki duvarın önünde kaç kez ağlanmıştı bilinmezdi. Ah şu duvarlar, dilleri olsa da içlerini dökseler keşke.
'Değişmek' nasıl da güzel geliyordu kulağa. Nasıl da mümkün gibi geliyordu.
Değişmek neydi?
Değişmek yenilenmekse bizim evimiz çok değişmişti. Geçmişimizin parçaları olan eşyalarımız gitmiş, duvarlar farklı renge boyanmıştı.
Fakat bunlar değişim değildi. Geçmişin izleri vardı bu evde. Anılar film şeridi gibi tekrarlanıyordu zihnimde. Geçmişe şahitlik eden duvar oradaydı sadece üzeri örtü örtülür gibi boyanmıştı. O duvar boyasının altında acının rengi gizliydi.Televizyona bakacak şekilde konumlandırılmış üç kişilik krem kanepe de oradaydı. Ablam ve ben kanepenin üzerine oturmuş o sevdiğimiz çizgi filmi izliyorduk. Biraz ötemde sabırsızca okumaya merak duyduğum kitaplık vardı. Ben bunları hâlâ görebiliyorsam bu ev değişmiş miydi? Hayır, sadece yenilenmiş bir gelecek vaad edilmişti.
Parçalarım her yerdeydi ama toparlamıştım kendimi. Bildiğim her zerremi toparladım da birleştiremedikten sonra da bir anlamı kalmıyordu.
Düşüncelerime yine kilit vurdum. Hiçbir şey yokmuş gibi yapmayı kafama vura vura öğretmiştim. Yine aynısını yaptım. Tepkisizce, öteleyerek yaşamaya devam ettim.
Başı boş bakışlarımı tavandan çekip cama çevirdim. Gün doğmaya başlamış etraf aydınlanmıştı. Her şey bir şekilde devma ediyordu. Sabah olup güneş doğmaya devam ettikçe yarınlar dün oluyordu.
Eve geldiğimde akşam yemeğimizi sakince yerken annem ve teyzem okulumu değiştirdiklerini söylemişlerdi itiraz etmedim. Etmeme de hak vermemişlerdi.
Önceden eski evimizin oradaki özel okulda okuyordum ama bu yılın parasını dönem başlarken ödemediğimiz, ödeyemeyeceğimiz için ve bu eve olan uzaklıktan ötürü buraya yakın olan bir başka özel okula kaydımı yaptırmıştı eniştem. Aslında okul paramı öderlerdi ama o kadarına ne gururum ne de yüzüm kalmıştı. Okulun müdürü eniştemin yakını olduğu için bana burs ayarlamıştı. Keza notları kötü bir öğrenci hiçbir zaman olmamıştım.
Yarın yeni okuluma başlayacaktım. Teyzemin benle yaşıt olan küçük oğlu Ali'yle aynı okuldaydık. Aslında evimize daha yakın bir devlet okulu vardı. O okulda güzel bir okuldu. Naklimi oraya aldırsaydım gidebileceğim bir okuldu. O devlet lisesinde değil de kuzenim Ali'yle aynı okulda olmamın nedeni annemgilin endişesiydi.
Bana fark ettirmemeye çalışıyorlardı ama biliyordum.
Arkadaşlarım yoktu benim. Bana göre insanlar sahte hislerle doldurulmuş içleri boş bedenlerden ibaretti. Önceden arkadaş edinmeye çalışmış becerememiştim sonra da bir daha denemedim. Annemgil diğer gençler gibi arkadaşım olsun istiyordu. Yanlız olmamdan, asosyal olmamdan korkuyordu. Annemin bir başka korkusu da eskisi gibi olmamdı. Kendilerince beni Ali'ye emanet ediyorlardı.
Annemgil kıyafet, kitap, bakım ürünleri gibi ihtiyaçlarımızı önceden almışlardı. Bu şekilde de bu kadar şeyin üç günde değil de bu iki haftalık süreçte planlandığını anlamıştım. Yani kısacası her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünmüş ve halletmişlerdi. Bana kalan tek şey bu yeni düzene uyum sağlamaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eksiltilmiş Mektuplar •| Yok Oluş |•
Teen FictionYok olmak neydi bedenen miydi? Varlığı olmamak mıydı? Kesinlikle ikiside değildi. Yok olmak sesini duyuramamaktı. Hani sen bağırırsın ama seni duymazlar adeta sana sağır olurlar, artık çığlık atmaktan yorulursun ama yine de fark etmezler. "Neden...