Yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayın <3
❝Seni öldürmeyen şey seni daha zayıf kılar..❞
➳➳➳
[Madison'nun anlatımı]
Yatağın diğer tarafına döndüm, çarşafları iyice kendime çektim ve yumuşak yastıklara yüzümü bastırdım. Kalkmak istemiyordum, istediğim tek şey yatakta sonsuza kadar uzanmaktı ancak bunu yapamayacağımı biliyordum. Bugün kahvaltıdan hemen sonra Shawn ile ofisinde buluşmam gerekiyordu, eminim ki önemli bir şey içindi. Dur.. hayır, belki de. Hayır.Hayır.
Kalbim inanılmaz derece hızlı atmaya başladı, nefes alamadım sanki küçük çaplı bir panik atak geçiriyordum. Bütün bunlar benim için oldukça fazlaydı.
Derin bir nefes aldım ve gözlerimi kapattım. Kendimi ayağa kalkabilecek kadar sakin hissettiğimde gözlerimi açtım ve çarşafı üstümden kaldırıp soğuk havanın cildime çarpmasına izin verdim. Titriyordum, hemen pencereyi kapatmak için aceleyle kalktım. Dün gece o kadar yorgun olmalıydım ki açık pencereyi bile fark edememiştim.
Kendimi biraz olsun ısıtmak için kollarımı ovuşturdum ve ardından lavaboya gittim. Kapıyı açmamla şaşkına dönmem bir olmuştu. Odamda acayip bir banyo vardı. Bunun şimdilik bile olsa benim olduğuna inanamıyordum.
Tamam, belki de banyo o kadar büyük değildi ancak içerisinde ihtiyacım olacak her şey vardı. Diş fırçasına ve macuna kadar her şey düşünülmüştü..
Musluğu açtım ve fırçamı ıslanıp üstüne az bir miktarda diş macunu sıktım ve elimden geldiğince gecikmek için tembelce dişlerimi fırçaladım. Çünkü henüz ofisine gitmeye hazır değildim.
İç çekerek işim bitince yüzümü havluyla sildim ve önümdeki büyük aynaya baktım. Korkunç görünüyordum, saçlarım darmadağındı. Gizele'nin önceden yapmış olduğu buklelerimin hepsi sönmüştü ve yüzüm hala yorgun görünüyordu. Saçımı açabilmek için taradım ve basit bir örgü yaptım. En azından biraz daha düzgün gözüküyordum.
Kapının çalmasıyla banyodan çıktım. Şaşkındım, tahminimce Shawn olamazdı çünkü onun kapıyı çalacak kadar kibar olduğunu zannetmiyorum belki de Agnes'tir ?
"İçeri gel." dememle kapı yavaşça açıldı ama tahminim tutmamıştı o Agnes değildi. Onun yerine, benden biraz büyük olduğunu düşündüğüm genç bir kadın, yüzünde dişlek bir sırıtışla kapıda duruyordu. Sanırım Agnes dışında Shawn için çalışan başkaları da vardı.
"Günaydın hanımefendim." Beni selamladı ve içeri girerek yatağı düzeltmek için oraya doğru yöneldi.
Onu durdurdum ve "Hayır lütfen bırakın, ben yaparım." dedim.
Mavi gözlerini bana dikerek bana uzaylıymışım gibi baktı ve sonra hafifçe güldü. Neden gülüyordu ? Komik bir şey söylememiştim, değil mi ?
"Bunu yapmak zorunda değilsiniz hanımefendi, bu benim işim." dedi tekrar gülümseyerek ama pes etmedim ve tekrar onu durdururdum.
"Benimde ellerim var ve bunu kendim yapacağım." dedim elindeki çarşafları alarak ama sanırım o da pes etmeyecekti çünkü aldığım çarşafları benden geri aldı. Bana garip bir bakış attı ve sonra iç çekti. Onun sorunu ne ?
"Bay Mendes bana bunu yapmamı emretti ve bende yapacağım. Bu benim işim ve Bay Mendes bu konuda çok açıktı; Siz hiçbir şeye elinizi sürmeyeceksiniz."
Ona gözlerimi kısarak baktım. Bay Mendes'in emri de sikimdi ?
"Fakat bende diyorum ki-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daddy • Shawn Mendes•
Romansa❝𝘔𝘦𝘭𝘦ğ𝘪𝘮𝘴𝘪 𝘨ö𝘻𝘭𝘦𝘳𝘪𝘯𝘥𝘦𝘬𝘪 ş𝘦𝘺𝘵𝘢𝘯ı 𝘧𝘢𝘳𝘬 𝘦𝘵𝘮𝘦𝘮𝘦𝘬 𝘪𝘮𝘬𝘢𝘯𝘴ı𝘻𝘥ı.❞ Madison'un hayatı bir gecede değişmişti. O acımasız, kalpsiz ve gizemli bir adama verilmişti...ve şimdi onun her isteğine uymak zorundaydı sadece o...