Mavi Kan (gxg) ✅ TAMAMLANDI

25. Bölüm

Mutlu Pazarlarrr şapşik okurlarım.

Uzun zaman oldu yine değil mi? Bu uzaklık için çok üzgünüm, sanırım bu hikayeden sonra tamamen final yapmadan hiçbir kitap yayınlamayacağım böylesi sizler içinde benim içinde çok zor oluyor. Çoğunuz bölümlerdeki gecikmeleri önemsemeyip destekçim oldunuz hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Final yakın gibi toparlanmam için vakte ihtiyacım var tabii bu da uzun sürebilir iş yoğunluğumdan dolayı. Keşke şu hafta sonu yasakları beni de kapsasa...😪

Neyse çok uzattım uzun bir bölüm sizlerle düzenleme yapmaya çalıştım fakat hatalarım olabilir mazur görün lütfen iyi okumalar dilerim. 😊😊

Ah bir de, iyi ki varsınız...💚

****

"Seni buldum..."

Sky arkasına dönüp beni gördüğünde sinirlenmişti.

"Beni bulamaman aptallık olurdu zaten! İyi, en azından tek gelmişsin. Bunu benden nasıl saklayabildin Allison? Nasıl gizledin böyle bir şeyi? Sana güvendim ben!"diye bağırmaya başladığında rüyama ne kadar çok benzediğini düşündüm.

-Ama dur bir dakika, henüz öpüşmemiştik ki? Neden şimdi bağırıyordu...

Başımı iki yana sallayıp ona yaklaşırken Sky sinirle önüne döndü ve suyu izlemeye devam etti. Oturduğu taşın yanına geldim ve ona baktım. Ağaç dallarının ve yaprakların arasından üstümüze sızan güneş artık rahatsızlık vermiyordu. Sky hala yüzüme bakmamıştı, sakince taşın üzerine -yanına- oturdum. Boğazımı temizleyip anlatmaya başladım.

"Anneni klinikte ilk gördüğümde aklından geçenleri okumuştum ama imkân veremedim başta. Sonradan yaptıkları ve düşünceleriyle iyice annen olduğu yerleşmişti aklıma, onu bir kenara çekip konuşmak istedim ama ne kadar yoğun günler geçiriyoruz sen de biliyorsun. Sana söylemek isterdim fakat bunu benden duymandansa annenden duyman daha mantıklı geldi. Bu yüzden ilk boş anımda onu sorgulayıp annen olduğunu netleştirdikten sonra sana söylemesi için ikna etmekti istediğim. Tabii o sırada senin öğrenebileceğini düşünmemiştim. Sadece, benden değil de annenin ağzından duymanı istedim. Senden bir şey saklamayacağıma emin olabilirsin Sky. "

Sky başını bana çevirdi ve gözlerime baktı. Yüzümü ısıtan güneş ışığı ile hafif kıstığım gözlerimi gözlerine diktim.

"Anlıyorum. Kendine göre haklısın, sadece bildiğin şeyleri benimle paylaşman gerektiğini düşündüğüm için sana kızdım ve böyle bir şeyi öğrenmek hiç kolay değil. Senden bir şey saklamak istemiyorum. Senin de benden bir şey saklamanı istemiyorum. Çok bağırdıysam özür dilerim."

Ona gülümsedim ve

"Bağırmadın, en azından kulaklarım hala sağlam." dedim. Sky da benimle beraber kıkırdamaya başlamıştı.

"Onunla ne yapacaksın?" dedim. Annesini kastediyordum.

"Bilmiyorum. Anlatacaklarını dinlemeli miyim?"

Sky gerçektende ne yapacağını bilmez halde görünüyordu.

"Her insan dinlenmeli Sky... Eğer karşındaki benim babam gibi adi birisi değilse her insan bir şansı daha hak eder..."

Sky başını salladı.

"Çok sıcak davranamam ama onu dinleyeceğim. Ona benziyor muyum?" dedi ve suyu izlemeye başladı. Bu bir soru gibi duruyordu fakat cevabını alamayacağını düşünerek sormuştu.

Derin bir nefes alıp içimdeki hisleri ona söylemek için güzel bir yer olduğunu düşünmeye başladım. Yer tamamdı ama zaman... Yanlış bir zamanda olsak da bunu yapabileceğim başka bir yer yok gibiydi.