6-ORTAK

278 13 9
                                    

Ö- Hayır gelmicez baba.

K- Kızım biliyorum annenle boşanma kararımız sizi çok etkiledi ancak bu yemeğe katılmak zorundasınız. Hem annenizde katılacak. Lütfen.

Ö- Ecemi ikna edersen gelirim.

Ha haa buda sana kapak olsun babişko. Ecem de dabıl dabıl keçi inadı var.

Ikna E DE MEZ SİN; )))

K- Ecem hani bir sözün vardıya bana;)

E- ne sözü?

K- Fransa'daki çanta.

E- Aa babacım baba ile kız arasında çantanın lafımı olur?

K- ama sözün var.

E - Off tamam ya geliyoruz.

Ö- ne?!

E- mecburuz öykü. O çantayı alması karşılığında babamın bir isteğini yapacağıma söz vermiştim.

Ö- saol ya o sıkıcı iş yemeğinde sıkılırsan bana gelme!

E- öff tamam ya gelmem.  

Hemen hızlıca giyindik ve hazırlandık. Ecem  toz pembe bir elbise giyerken ben siyah bir elbise giydim. O saçlarını düzleştirdi bense örüp taç şeklinde kafama doladım ve uzun bir kolye taktım. İkimizde hazır olunca aşağı indik. Tabi az daha kalpten gidiyorduk çünkü annem ve babam yan yana duruyorlardı. Hemen yanlarına gittik. Babam ikimizide süzdü. Memnun bir ifadeyle arkasını döndü ve kapıdan çıktı. Bizde arkasından tabi. Bune be sanki ördek yavrusuyuz büyük ördeyi takip ediyoruz. hızla arabaya yerleştik ve yola koyulduk. 

                                                          ..................................................................

YETER BE YETER! Tam bir saattir yoldayız ya el insaf. Bu kadar uzun süreceğini bilseydim yanıma kulaklığımı alırdım yeah!

E - kanki ben sıkıldım.

Ö- bende arki.

E - baba ne kadar kaldı.

K- az kaldı kızım.

E- baba bir saattir az kaldı diyorsun.

K- Kızım gerçekten az kaldı.

Adam haklıymış. Yaklaşık beş dakika sonra kocaman bir villa pardon sarayın önünde durduk. Kapıdaki görevliler kapılarımızı açtılar. Hemen inip eve doğru yol aldık. Kapı açıktı ve bir hizmetçi bizi bekliyordu. O eteğin boyu ne kızım. Oha yani vallahi oha billahi oha. Kıçını zor örter be o etek. Zaten yüzünde tonla boya var. Bordo ruj simsiyah göz makyajı. Abartılı bir allık. Fizik desen maşallahı var. Yüzündeki sahte gülümsemeden tiksindim. Kısacası kıl oldum ben bu kıza. Babam önde biz arkada büyük salona doğru ilerledik. İçeride giyimine bayıldığım kızıl saçlı bir kadın ve takımelbisesi ben Beymendenim diye bağıran bir adam vardı. İkiside sıcacık gülümsemeleriyle hoşgeldiniz dediler. Bizde hoşbulduk diyerek koltuklara oturduk. Karşılıklı övgülerden sonra adının nesrin olduğunu öğrendiğim  kadın utana sıkıla söze başladı:

N- Çok özür dilerim. Oğullarıma o kadarda tembih etmiştim eve erken gelin diye ama haylazlar işte. 

K- Olurmu öyle şey genç bunlar işleri çıkmıştır belki.

N- Belki. yinede ben bir arayım. İzninizle.

Ayy çok tatlısın sen ya. Kibar çocuk.Pardon çocuk diyemem çocuklara haksızlık olur. On dakika sonra zilin sesi duyuldu ve kibar teyzemiz içeri girdi. Ardından hiç görmek istemeyeceğim iki şahıs. Şuan uzaylı görmüş masum köylü bakışlarımı(İlkeme sevgiler)sergiliyorum. Nayır nolamaz! İmkansız. O KUZEY VE KAĞAN NOLAMAZ!Allah'ım sana geliyorum yeminlen. Ecem hanım halinden memnun tabi. Bak bak nasılda sırıtıyor. O saçlarını tek tek yolamak vardı amma dua et kardeşimsin.APTAL AŞIK! Nolucak! 

♥PAZARTESİ LANETİ ♥Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin