Kim Jisoo 26 Eylül 2014 tarihinde evinde ölü bulundu. Ölüm sebebi intihar yazıyordu dosyada. Ama yanlıştı çünkü intihar değil cinayetti bu. İnsanların kalp kırıcı bakışları öldürmüştü onu. Ama iki olay içinde bir ölü olması gerekir di mi?Ancak O ölü...
Karşımda tartışan ikiliye baktım. Okuldaki herkes gibi. Tae Jennie'yle uzun zaman sonra konuşmak istiyordu ama Jennie istemiyordu. Belki Taehyung önemli bir şey konuşacaktı. Bu yüzden Jennie'yi kendime çektim ve kulağına fısıldadım.
"Jen, belki önemli bir şey konuşacak. İnat yapma ve git konuş. Kötü bir şey olursa ben ona yapacağımı bilirim. Hadi güzelim."
Jennie bana kafasını salladı. Ve Taehyung'a döndü.
"Ne anlatacaksan hızlı ol."
Tae Jennie'nin elini tuttu ve kampüsün arkasına gittiler. Ah! Bu kampüsten nefret ediyordum. Bizimkinde böyle olaylar çok arada yaşanırdı. Bunlardan birisi de Daeyeon ve benim kavgamdı. O gün... çok kötüydü.
Kafamı iki yana sallayıp düşüncelerimden kurtuldum ve koşarak kampüsten çıktım. Derslerim bittiği için artık eve gidebilirdim. Tanrı'ya şükürler olsun! Koşarken birden kasıklarıma giren sancıyla duraksadım. Üzerimdeki kot pantolona baktığımda kırmızı kocaman bir leke gördüm.
"Siktir ya!"
Regl olmuştum. Böyle dolmuşa da binemezdim ki. Hırkam bile yoktu. Yapabileceğim tek bir şey vardı. Şu an dersi biten tek tanıdığım Namjoon'du. Telefonumu çıkarıp mecburen onu aradım. İkinci çalışta açmıştı.
"Namjoon acil Moda Tasarım kampüsünün önüne gel. Bak çok acil!"
"Tamam geliyorum iki dakikaya."
Telefonu kapattım ve çantamı önüme aldım. Umarım oturduğum bankı mahvetmezdim. Tedirgin bir şekilde otururken önümde duran arabaya baktım. Gelmişti. Hızla bindim. Ama oturmadan "Yanında hırka var mı?" diye sordum. Namjoon arkadan bir tane hırka verdi. "Tamam bu artık benim. Olur mu?"
"Peki ama neden?"
Hırkayı belime doladıktan sonra ona döndüm. Utanacak bir şey yoktu ama ben utanıyordum. Lanet olsun!
"Boşversene."
Namjoon'un kafasına dank etmiş olacak ki önce dudağını ısırdı ve sonra mahçupca konuştu. "Haa! Özür dilerim. Ama sorun değil. Bana ne istersen söyleyebilirsin Jisoo. Hem bunda utanılacak bir şeyde yok gayet doğal."
Bu çocuk melek miydi neydi? Tanrı'm o bana bir hediye miydi acaba? Ne iyilik yapmıştım da benimdi bu melek?
"Teşekkür ederim Namjoon."
"Eve sürüyorum o zaman."
Başımı evet anlamında hafifçe salladım. Yol boyunca hiç konuşmadık. Ben onu izledim o yolu. Evin önüne geldiğimizde birlikte arabadan indik. Yanıma yaklaştı ve alnıma düşen bir tutam saçı kulağımın yanına sıkıştırdı.
"Görüşürüz Ophelia'm."
"Şey... kızlar yok da yukarı gel bir kahve yapayım. Yani teşekkür manasında."
Genişçe gülümsedi ve gamzeleri ortaya çıktı. "Peki yap bakalım bir kahve."
Hırkayı düşürmemeye çalışarak önden gidip kapıyı açtım.
"Üzerimi değiştireyim hemen geliyorum."
"Peki, bekliyorum."
Hızla odaya gittim üzerime siyah bir eşofman takımı geçirdim ve ped taktım. Tanrı'm rezilliğin dibini sıyırmıştım.
"Geldim. Namjoon! Ama ben yapacaktım kahveleri."
"Ne farkeder Jisoo?"
"Peki o zaman."
Kahverimizi içerken okuldan sohbet etmiştik. İkimiz de o konunun açılmasını istemiyorduk.
"Ben artık gideyim. Sen de iyice dinlen Jisoo."
"Şey..."
Yaklaşıp dudağına minik bir öpücük bıraktım. Evet geçende Namjoon'dan kaçan kişi bendim ama son günlerde gerçekten onun çabaladığını görmüştüm. Emin olduğum bir şey vardı ki o da Namjoon'un Daeyeon'u sevmediğiydi. Bir problem vardı ve Namjoon onu çözmeye çalışıyordu. Ona inanıyordum.
"Teşekkür eder-"
Namjoon'un dudaklarıma yapışmasıyla cümlem yarım kalmıştı. Anlık duraksasam da sonra ona karşılık verdim. Yaklaşık on saniye sonra ne yaptığımı anlamış olacağım ki yavaşça dudaklarından ayrıldım. Nefesi hala ıslak dudaklarıma değiyordu. Namjoon durmadı ve nefesini tenimden çekmeden yavaşça boynuma indi. Oraya minik öpücükler bırakıyordu. Ve ben delirmek üzereydim.
"Namjoon yapma..."
Yine aynı yavaşlıkla kulağıma yaklaşıp fısıldadı.
"Boynundaki bene izimi bıraktım Jisoo. Ona benden başkasının dokunmasına izin vermeyeceğim."
Bunu dedikten sonra kapıya yöneldi. Tam kapıyı kapatacaktı ki az öncekinin aksine yüksek çıkan sesiyle konuştu.
"Görüşürüz güzelim! Kendine dikkat et."
- - -
Napıyorum ben? 😶😳 Jisoo'nun boynunda ben yok galiba ama boşverin lshdosjfif.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.