4. Bölüm

169 12 116
                                    

Emirle beraber baloya geleli yaklaşık bir saat olmuştu ve istediğimizden de fazla ilgi çekmeyi başarmıştık.

Geceye damgasını vuran dansımızdan sonra Emir'in bana uzaktan tanıttığı herkes gelip kendini takdim etmişti.

Her ne kadar terk edilmem örtbas edilmiş olsa da düne kadar başkasıyla nişanlı olduğum herkes tarafından bilinen bir gerçekti ve düğün ertelendi yalanını yemeyen insanların kafalarında soru işaretleri vardı.

Gelen herkes önce benimle nezaketen tanışıyor sonra da karısı olarak Kerem'in yanında olmak yerine burada Emirle dans ediyor olmamın nedenini üstü kapalı bir şekilde soruyordu.

Benimse cevabım hep aynı oluyordu.

"Keremle yollarımızı ayırdık. Düğün erteleme filan yok. Zaten gördüğünüz gibi kendisi de başka birisiyle gelmiş. Bana sorduğunuz soruların cevabını pekala ondan da alabilirsiniz bence." dediğimde birkaç saniye duraksıyor sonra da kibarca veda edip hızla uzaklaşıyolardı. Afallamış suratlarını incelemek cidden zevkliydi.

Bir kadının daha yanımıza yaklaştığını gören Emir kulağıma eğilip hızlıca konuştu.

"Gelen kadının adı Şebnem Parlar. Kendisi Fuat Akkum'un yani Rüya'nın babasının metresi. Herkes bilir ama bilmiyormuş gibi davranır. Sana iğneleme filan yaparsa altta kalma, zaten kalacağını da düşünmüyorum ama söyleyeyim dedim." dedi.

Ben başımı sallarken kadın yanımıza gelmişti. Kızıl saçlı mavi gözlüydü. Güzel bir kadın sayılabilirdi ama yüzü fazla cerrahi müdahale gördüğünü belli edecek seviyede yapaydı. En az yüzü kadar yapay bir gülümsemeyle gözlerime bakıp elini uzattı. Elini sıktım. Sanki daha önceden tanışmışız gibi konuştu.

"Ahh Bihterciğim bu gece seni burada görmek ne güzel. Çok güzel olmuşsun." dedi.

Mütevazı olamayacaktım. "Biliyorum, teşekkürler." dedim.

Şebnem Hanım'ın ise işi benimle bitmiş, Emir'e geçmişti.

"Merhaba Emir. Bugün kız kardeşini yanındaki güzel bayanın düne kadar nişanlısı bildiğimiz Keremle gördüm. Daha doğrusu bastım. Bir abi olarak kz kardeşine sahip çıkman gerekmez mi ama Emirciğim." dedi.

Bi akika, ne?

Söylediklerini kesinlikle yanlış anlamış olmalıydım.

Emir ise jilet gibi bir gülümseme takındı ve konuştu.

"Pek tabi gerekir ama bence en az benim kadar siz de sahip çıkalısınız, ne de olsa üvey annesi syılırsınız."

İnkar etmediği dışında hiçbir şey anlayamamıştım.

Şebnem'in -ondan hanım diyecek kadar haz etmemiştim- bozulduğunu anlamamak için aptal olmak gerekirdi. Hatta galiba biraz da iğrenmişti. Hızlıca arkasını dönüp saçını savurdu ve gitti.

Yolu açık olsundu, çok bile kalmıştı.

🎭

Şebnem denen kadın gider gitmez Emir'i kolundan çekiştirerek bizi lavaboların oraya götürmçünkü.

Sinirden deliye dönen bir ifadeyle konuştum.

"Neden bana Rüya'nın abisi olduğunu söylemedin?"

"Sormadın çünkü."

"Ah tabi ya ben bunu neden düşünemedim? Ne kadar aptalım değil mmi Neden rastgele tanıştığım birine metresimle ilişkisi olup olmadığını ormam ki?!"

Maskeli BaloHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin