Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Fethi oyun konsolunu masaya bırakıp kendini geriye attı. "İşte bu be! " dedi sesini hafif yükseltip. Ateş sinirle yanında oturan Mücahite baktı "Oğlum bir şeyi de becersen şaşıcam ya!". Mücahit umursamadan limonatasından içti. Selim Fethiye dönüp omzuna vurduğunda ikiside kaybeden ikili hakkında şakalar yapıyordu. Derin bir sohbetin içerisinde olmalarına rağmen Fethi'nin aklı başka yerlerdeydi. Ağaya kalktığında üçünün de bakışları adamı buldu. "Mutfaktan bir şeyler alıp geliyorum" dedi açıklama yapma gereği duyarak. Selim başını salladı "Yolu biliyorsun kardeşim" dedi ve sohbetine devam etti. Genç adam salondan çıkıp medivenlere yürüdüğünde kadının sesini açık kapısından duydu. Sessiz adımlarla odanın yanına durup aralık kapıdan içeri baktı. Eylem makyaj masasının önünde oturmuş bir yandan saçlarını yapıyordu bir yandan da telefonda Nazlı ile konuşuyordu. Fethi sesini çıkarmadan kadını izledi. Elbisesinin fermuarını çekmemiş olması adamın yutkunmasına sebep oldu. Kadınla aralarında sadece 2 yaş vardı ve Selim'in kardeşi olması dışında bir sorun yoktu. Bir arada çok bulunmadıkları halde adam içten içe Eylem den etkileniyordu. Eylemin bakışları aynadan Fethi'yi bulduğunda heyecandan sustu. Fethi de bakışlarını aynaya çevirdiğinde kadınla göz göze geldi. Ne yapacağını bilemeden dururken, kadın o sırada telefonu kapatıp ona doğru dönmüştü. "Bir şey mi oldu?" diye sordu masum bir sesle. Fethi başını iki yana salladı "Kapıyı açık görünce bir selam vereyim dedim" gülümsemeden edemiyordu. Eylem başını salladı ve ayağa kalktı. "Gelmişken fermuarımı çeker misin? Yetişemedim". Fethi tamamen odaya girip kadına yaklaştı. Eylem heyecandan nefesini tutarken adamın soğuk parmaklarını belinde ve sıcak nefesini boynunda hissetti. Fethi fermuarı tamamen çektiğinde "Çok güzel olmuşsun" diye fısıldadı. Genç kadın kendini tutamayarak gözlerini kapatırken Fethi'nin saçlarını parmaklarını dolaştırarak okşamasına izin verdi. Fethi kadının kapalı gözlerinden aldığı cesaretle hafif eğilip açıkta kalan omzuna bir öpücük bıraktı. Salonun kapısını duydukalarında ikisi de bir adım geri çekildi.
"Dayıoğlu naber ya?" diye sordu Ateş odaya girerken. Eylem hafif gülümseyip cevapladı "İyiyim sen?". Adamda iyi olduğunu başını sallayarak belli etti daha sonra kadını baştan aşağı süzüp bir ıslık çaldı "Bakıyorum yine çok güzelsiniz". Eylem gülmeden edemedi ve bakışlarını Ateş'e yan yan bakan Fethi'ye çevirdi. "Hadi oğlum ikinci tura başlayacağız gelemedin bir türlü" Ateş bir yandan söylenip bir yandan adamı çekiştirerek çıkardı. Genç kadın ikisini bir gülümsemeyle izledi. Makyajını tamamlayıp ceketini giyindi ve abisine haber vermek için salona yürüdü. Kapıyı açtığında dört erkeğin dünyadan ilişkilerni kesmiş gibi oynadığını gördüğünde gözlerini devirmeden edemedi. "Abi ben çıkıyorum anahtarlarımı alıyorum görüşürüz" Selim kardeşinin sesiyle hızla kapıya dönerken kaşlarını çattı "Nereye?". Eylem inanamıyormuş gibi baktı "Sabah yarım saat anlattım ya dinlemedin dimi beni! Söylemiyorum için içini yesin" dedikten sonra kapıyı kapatıp hızlı adımlarla evden çıktı. Selim şaşkınlıkla kapıdan bakışlarını çekti. Ateş az önce yapılan şakaların intikamı için sinsice gülümsedi "Belki sevgilisiyle buluşuyor. Rahat bırakmak gerek kızı". Selim sinirle ateşin kafasına yastık attı "Saçma sapan konuşup sinirlendirme beni!". Aynı zamanda Fethi de sinirden kaşlarını çatıp dudağını dişlemişt. "Sorun ne anlamıyorum ki. Kız kaç yaşına gelmiş istediğini yapar" dedi Ateş damarına basarak. "Bak ben hiç bir zaman Eylem'e karışmadım. Sadece destek oldum. Huysuzluklarım var evet ve bu sevgili meselesi de beni ister istemez kızdırıyor!" dedi sesi öncesine göre yükelmişti. Fethi bir an kadını başka biriyle hayal etti. Yerinde rahatsızca kıpırdanırken aklına az önce odasının kapısında durduğunda Nazlı'yla konuşması geldi ve anında rahatladı. Ateş yanında oturan adamın değişen ifadeleriyle kaşlarını çattı.
