9 • Psikolog (1)

1.3K 78 18
                                    

Fi dizisini ilk bölümüni izledikten sonra bir sahneyi aşırı beğenerek bu bölümü yazmaya karar verdim.
——————————————————————————

Eylem mekanda bakışlarını gezdirirkenen göz devirmemek için kendini zor tutuyordu. Yanında heyecanla etrafa bakan kadına kısa bir bakış attı. Aslı heyecanla kadına döndü, "Sonunda geldi" dedi sesinde hoş bir tını vardı. Eylem bakışlarını kapıya çevirdiğinde içeri giren adamı süzdü. Adam ünlü bir psikologtu. Ayrıca kendine ait bir dergisi vardı çeşitli vakaları yorumladığı ve hayat tavsiyeleri verdiği. Aslı bir elini kaldırıp adama nazikce el salladı ardından dönüp Eylem'in kulağına fısıldadı "Yarın ki röportaj için çok heyecanlıyım". Eylem sahte bir gülümsemeyle kadına döndü "Nesine heyecanlanıyorsun? O kadar dedim sana üstünden geçelim diye ama tutturdun bunlar iyi bunlar iyi. Hepsi fazlasıyla basit. Beni hiç dinlemiyorsun aslı." dedi sessizce. Aslı kadına dönüp kaşlarını kaldırdı "Bazenleri kim olduğunu unutuyorsun tatlım, benim asistanımsın sen çok fazla karışıyorsun işlerime" dedi uyarıcı bir ses tonuyla. Kadın başını iki yana sallamakla yetindi. Aslı yarım saat boyunca adamı süzdü ve dikkatini çekmeye çalıştı fakat pas veren var mıydı? Yoktu.

Fethi girdiği ortamdan sıkılmış bir şekilde derin bir nefes aldı. Yüzüne takındığı sahte gülümsemeyi biraz daha ölçülü hale getirip Aslı'nın tarafına baktı. Kadına el sallamıştı ama kim olduğuna dair bir fikri yoktu. Yanında duran asistanına eğildi ve kulağına fısıldadı "Bu hanımefendi kim". Asistanı aynı tonda cevapladı "Aslı hanım yarın sizinle röportaj için buluşmak isteyen gazete ajansından. Yanında ki hanımefendi de yeni asistanı olmalı". Fethi önce Aslı'yı süzdü daha sonra Eylem'i. Aslı'nın çok daha önce kendisini süzdüğünü ve buna devam ettiğini fark ettiğinde içinden göz devirdi. Yanında duran kadına kaydığında bakışları kadının bıkkınca etrafa baktığını görünce gülümsedi. Aynı kaderi paylaşıyorlardı. Daha fazla bu mekanda kalmak istemiyordu Fethi buyüzden hızlı adımlarla çıkışa doğru ilerledi. Aslı gözlerini şaşkınlıkla açtı ve Eylem'e döndü "Hadi yürü çıkmadan yakalayalım". Eylem kadına uymak zorunda olduğu için hemen peşinden ilerledi. Çıkış kapının önüne geldiklerinde adamla göz göze gelmişlerdi.

Aslı bir adım öne gelip Fethi'yi durdurmak için seslendi "İyi akşamlar Fethi bey". Eylem ikisini izledi sadece. "İyi akşamlar Aslı hanım" dedi kol düğmesiyle oynarkenen. Eylem elini adama uzattı fakat havada kaldığı için geri indirmek zorunda kaldı. Bu hamleyi Fethi görmüştü fakat elini uzatamadan kadın elini indirmişti. "Yarından önce karşılaşmak güzel oldu" dedi Aslı bir şekilde konuya girmek için. Fethi kocaman gülümsedi "Evet hoş bir tesadüf. Yarın için heyecanlıyım bakalım ne gibi sorular seçtiniz. Umarım şaşırtır beni" dedi. Aslı bozuntuya vermek istemedi buyüzden başını salladı. Fethi iyi akşamlar dileyerek mekandan çıktı. Çıktığını gören Aslı düşünceli bir vaziyette kadına döndü "Umarım sorularımız yeterlidir". "Hiç sanmıyorum" dedi Eylem, hep dürüst taraf olmuştu. Aslı gözlerini devirerek Eylem'in elinde tuttuğu çantasını alıp mekandan çıktı.

Fethi sabahın erken saatlerinde uyanmıştı. Elinde kahve kupasıyla dışarıyı izliyordu. Bugünki röportaj için heyecanlı değildi. Sonuçta basit internete verildiğinde de çıkan sorular sorulacaktı. Saate baktığında 9'a geldiğini görünce kapıya doğru yürüdü ve kısa sürede arabasıyla şirketine ulaştı. Aslında kafasını kurcalayan Aslı'nın yanında duran kadındı. Kendisine çeken bir tarafı vardı ve nedense içinde ki ses ona yaklaşması gerektiğini söylüyordu. İçinden geçenleri kenara itti ve odasına girdi. Saat 9:30 da Aslı hanım gelecekti. İçinden asistanında gelmesi için dua etti.

Saat 9:30 olduğunda kapısında duyduğu tıklamayla dikkatini sigarasından kapıya çevirdi. İçeri giren kadınla duruşunu dikleştirdi. "Merhaba Fethi bey. Aslı hanım maalesef özel sebeplerden dolayı gelemedi onun yerine ben gelmek zorunda kaldım" dedi Eylem bu durumdan menmun olmadığını belli ederek. Fethi tek kaşını kaldırıp cevap verdi "Zorunda kaldınız? Ee başkasını yollasaydılar ozaman". Eylem şuh bir kahkaha attı "Başkasının zamanı olsaydı gelirlerdi. İdare edeceğiz artık" dedi ardından alayla. Adamın karşısına oturdu ve önüne sesi kaydedecek olan aleti koydu. İşin çabuk bitmesini istiyordu. Adam kadının dik tavrını sevmişti ve hayranlık duymaya başlamıştı bile. Açıkcası ilk sorusunu merak etmişti.

Eylem kartlarını çıkarıp ilk soruyu okudu. İçinden çoktan göz devirmişti. "Unutamadığınız bir hasta var mı?" dedi heyecanlandığını belli etmeyecek bir ses tonunda. Fethi bu soruyla başlamasını mantıklı buldu ama teklemeden cevapladı "Hayır". Eylem diğer kartına geçti "Özel hayatınızda hastalarınız sayesinde tecrübe edindiniz  ve bu sizin için avantaj oldu mu?". Fethi başını iki yana salladı "Hayır". Artık iyice gerilmişti kadın ama pes etmeyecekti. Yeni bir kart çıkardı "Neden bu mesleği seçtiniz?". Fethi daha fazla dayanamayarak güldü. "Gazeteci olduğuna emin misin?" diye sordu ardından. Eylem yakasına taktığı kartı işaret etti "Sizce?". Fethi başını yana eğdi "Meslek olarak gazetecisiniz ama buna yeteneğiniz yok. Bu soruların hepsini bir yerlerde çoktan cevaplamışımdır. Neden tekrar soruyorsun? Hiç etik değil, internetten bakabilirsin" dedi ve umursamaz bir tavırla yanda duran dosyasını açtı. Eylem adamın haklılığıyla bir an afalladı ama bozuntuya verecek değildi.

Sessizliği Eylem bozdu. "Hm. Demek sorularım etik değil? Aslında haklısınız" dedi. Fethi şaşkınlıkla döndü kadına. "Haklı olduğumu kabul ediyorsanız soruların etik olmadığını fark etmişsinizdir. Peki neden sordunuz?" diye sormadan edemedi Fethi. "Hani çocuklar yürümeye başlarkenen alıştırmak için elinden tutarsınız. Kendine güvenmesini beklersiniz. Her bir adımını takip edersiniz daha sonrasında ellerini bırakırsınız ya. Adımlarını izlersiniz belki düşer belki düştükten sonra ağlar belki de geri kalkar. İşte benim maksatım bu. Önce kolay sorularla alıştırmak, güveninizi kazanmak daha sonra zorlamak" dedi kadın elbisesinin eteklerini düzeltip. Fethi kadının verdiği örnekle gülümsedi, etkilenmişti. "Ozaman alıştırma ve güven kazanma partı geçtiyse asıl soruya gelelim" dedi kendinden emin ses tonuyla. "Peki nasıl isterseniz" dedi Eylem adama uyarak. Kartları yana bıraktı, bacak bacak üstüne attı ve hafif öne eğildi. Fethi'nin bakışları bir süre kadının elbisesinin aynı tonunda olan bordo kırmızı karışımı rujunda takıldı. "Geçmişte, yani 2013 yılında ruh ve sinir hastalıklar hastanesinde üç yıl tedavi gördüğünüzü öğrendim. Bu tedaviyi neden gördünüz?" diye sordu Eylem. Adamın cevap vermesini beklemedi tekrar konuşmaya başladı "İnternette bulacağımı sanmıyorum" dedi ve yüzüne zafer kazanmış gibi bir gülümseme yerleştirdi. Fethi sinirini damarlarında gezdiğini hissetti. İçinden binlerce senaryo geçti bardağı alıp duvara fırlatmak gibi veya kadının boğazına yapışmak gibi. Ya burada geçiştirecekti her şeyi yada sinirlerine hakim olamayıp kendini ifşa edecekti. Saatin 'Tik Tak' sesini duydu. Zamana karşı bir savaştı bu. Her şey ince bir ipe bağlıydı.

Devam edecek

Devam edecek

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Balkonda bir HikayeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin