Fotoğrafta İzel var. 🥺
Model - Değmesin Ellerimiz
Bu bölüm tepkilerinizi en merak ettiğim bölüm. Bol bol yorum atın lütfen. 💓
İyi okumalar...
Fırtına: Beyaz ışık, evde misin?
İris: Yok
İris: Rex'in yanındayım
İris: Bir sorun mu var?
Fırtına: Öyle de denebilir
Fırtına: Konuşmamız lazım
İris: Tamam, konuşalım
İris: Neyle ilgili?
Fırtına: Yüz yüze konuşsak?
Fırtına: Çünkü bu öyle yazarak ya da telefonda konuşarak anlatabileceğim bir durum değil
Fırtına: Buna vakit de yok zaten
İris: Korkutma beni Fırtına
İris: Ne oldu?
Fırtına: Korkma
Fırtına: İkimizle alakalı değil
Fırtına: Hızlıca eve geçebilir misin? Ben de arabadayım, oraya geleyim direkt
İris: Geçerim
İris: Çıkmak üzereydim zaten
İris: Çabuk gel ama, merak ettim
Fırtına: Tamam tamam
Fırtına: Görüşürüz orada
İris: Dikkatli sür
İris: Görüşürüz
***
İzel
Bilgisayardan yükselen metal müziğin ritmiyle kafamı sallarken gözlerim dışarıdaydı. Gece çökmüş, hava çoktan kararmıştı. Şubat'ın sonlarında olmamıza rağmen kar yağacak gibiydi, meteoroloji de uyarı veriyordu bir haftadır. Havadaki bulutlar oynayıp dururken bakışlarımın bahçedeki çınar ağacına kaymasıyla duraksadım.
Aklıma birkaç hafta önce Çınar ile yaşadığımız atraksiyon gelince hafifçe gülümsedim. Konuşmuyorduk ama hâlâ birini seviyor olduğuna inanmıyordum, hislerimin karşılıksız olduğunu düşünmüyordum. Ufak da olsa o da bir şeyler hissetmişti bana karşı. Bakışlarında görmüştüm bunu.
Hareketli müziği durdurup yastığımı elime aldım. Müzik çalarsa kafamdaki sesleri duyamayacağıma inandırmıştım kendimi. Gurur yapıp Çınar'la bir daha konuşmamıştım ama onu görmeyi çok istiyordum. İçimde kıpırdanıp duran bu hislere anlam veremiyordum.
Odamda uyuduğu günden beri yastığı ne yıkamıştım, ne de kılıfını değiştirmiştim. Neredeyse bir ay olmuştu, yine de kokusu gitmemişti. Yastığı burnuma götürüp koklarken araba farlarıyla aydınlanan sessiz sokak dikkatimi çekmişti. Yastığı yerine bırakıp arabayı incelediğimde enişteme ait olduğunu fark etmiştim.
Kaşlarımı çattım, eniştemin geleceğinden haberim yoktu. Üstelik saat epey geçti, gece yarısını geçmişti. Benim şu an uyanık olmamın sebebi ise yarın hafta sonu olmasıydı. Yoksa çoktan üçüncü rüyamı görüyor olurdum.
Eniştem farları kapattıktan sonra hızla arabadan inip koştura koştura bizim kapının önüne gelmişti. Endişeli olduğunu fark etmiştim ve bu, merakımı iyice körüklemişti. Ablam bir saat önce eve gelmişti ve bildiğim kadarıyla daha dün görüşmüşlerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKKUŞAĞI | Texting
ContoBilinmeyen Numara: Sana beyaz ışık diye hitap etmemin bir nedeni var, İris Bilinmeyen Numara: Sandığının aksine sen karanlık değilsin Bilinmeyen Numara: Yalnızca vurdumduymazsın Bilinmeyen Numara: Senin kalkanın vurdumduymazlığın Bilinmeyen Numara:...