HEYECAN VE UMUT - Bölüm 31

12.4K 59 3
                                    


Gece Esra için zorlu geçmişti.  Karnı çok ağrıyordu. Sancısı vardı uykusundan kaldıracak kadar.  Karnının alt tarafına  sıcak su torbası koyup  yeniden uyumuştu. Sabah olduğunda   gecenin yorgunluğu üzerindeydi.

Sabah duşunu almış ,  beline sancıları için  sıcak bir havlu sarıp  koyu renkli bir kıyafetini giymişti Esra.  Telefonuna  baktığında   Efendisinden  mesajı görmüş sevinmişti.

-Günaydın kızım, Nasılsın?  

Esra 'nın hafta sonundan sonra ilk defa suratı gülmüştü mesajı okuduğunda. 

-Efendim zor bir gece oldu .İşe gideceğim. Sorduğunuz için çok teşekkür ederim.

Esra kahvaltı da  ananas ve  kuru meyveler  yemişti yanında papatya çayı içmişti. İşe giderken de yanına  meyve almıştı. Yanına bir de şemsiye almıştı. Havaya baktığı zaman kapalı idi.

İşten getirdiği belgeleri toplayıp  çantasını alıp meyve torbasıyla   işe gitmek için evden çıkmıştı.  Otobüse binmeyi düşünmüştü ama  taksiyle gitmek kolayına gelmişti. Yoldan bir taksi çevirip  binip iş yerine gelmişti. Şirketten içeri girip güvenlik görevlisiyle selamlaştıktan sonra asansöre binip  odasına gelmişti.  

ilk işi  temizlikte açılan  perdeleri kapatmak olmuşu.  İnsanların onun regl olduğunu anlamalarını istemiyordu. Masasına oturup işlerini yapmaya evde çalışmalarını   bilgisayara geçirmeye başlamıştı. .Arada işini yaparken  getirdiği meyveleri  yiyordu.   Yemekhaneyi arayıp  öğlen ne yemek var diye sormuştu.  Tavuk olduğunu öğrendiği zaman sevinmişti. İş yaparken canı tatlı istiyordu ama kendini frenlemeye çalışıyordu.

Öğle zamanı gelmiş , arkadaşları ile   öğle yemeğine inmişti.  Yemeğe inmeden önce her saat başı yaptığı gibi   Efendisine mesaj atmış Yemeğe  gittiğini  söylemişti. Yemekte arkadaşları ile sohbet ederken yeniden sancı girmişti karnına. bir anda büzülmüştü vücudu. Arkadaşları anlamışlardı regl olduğunu.

Odasına  geri dönmüştü.  Bir kız arkadaşı ona rezene çayı getirmişti . Birlikte sohbet ederek  içmişlerdi. Arkadaşı gittikten sonra işine yeniden dönmüş   yapması gereken telefon konuşmalarını yapmıştı.

Efendisi ona mesaj atmıştı.

- Durumun nasıl kızım? çok ağrın var mı? 

- Eh işe Efendim bazen sancım oluyor .karnım ağrıyor.

- Peki kızım benim . istersen seni doktora götürebilirim

-Sağ olun Efendim , şiddetli olursa haber vereceğim size.

İşine geri dönmüştü. Akşam da olmaya yakındı.  yavaş yavaş işlerini  toparlamaya başlamıştı.  Çıkma  zamanı gelmişti.   Masasını toplayıp bilgisayarını  kapattıktan sonra   çantasını alıp   ve şemsiyesi alıp  aşağıya inmişti.  

İndiğinde Koray beyin şoförünün  kendini beklediğini  görmüştü. 

-"Merhaba Esra hanım, Koray bey  gönderdi. Sizi evde  bekliyor . "

-Ah haberim yoktu 

Şoför ile  birlikte şirketten çıkmışlardı. Esra'nın mutluluğu  gözlerinden belli oluyordu. Yağmurda yağmaya başlamıştı.   Arabayla  Koray beyin evine doğru  yola çıkmışlardı. Efendisi  Esra'nın bu zor zamanda verdiğin cezadan sonra evde tek olmasını istemiyordu.

Eve geldiklerinde  Efendisi çalışma odasında çalışıyordu.  Kapıya kadar  yağmur altında şemsiyesi altında yürüyerek gelmişti.  Kapıyı çaldığı zaman  Hizmetli açmış kapıyı Esra'yı  karşılamıştı. "hoş geldiniz Esra hanım, Koray bey sizi bekliyor yukarıda "

HEYECAN VE UMUTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin