Bu Hikaye Bir web sitesinde "Hikaye - tamamlama" olarak başlayıp web sitesi üyelerinin katkılarıyla bitirilmişti.
Hepsine Ayrı Ayrı gösterdikleri katkı için teşekkür ediyorum.
Gelen Yorumlar ve beğeni üstüne devam ettiriyorum.
Burada yazdıklar...
Efendisi tasmayı koridor da masanın üstüne bırakmıştı. Onun nasıl harket edip tasmayı alıp getireceğini görmek istiyordu. Ne kadar rahat davranabileceğini anlamak istiyordu.
Esra koridora doğru hareketlenmişti. Çırlçıplak olduğu için giderken elleri ile vucudunu kapatmaya çalışıyordu Esra bunu da fark ettirmemeye calışıyordu Efendisine...
-Utanmıyorsun değil mi durumundan esra? diye seslenmişti arkasından Efendisi.
Tasmayı eline almıştı. Çırılcıplaktı. bir kendine bakıp "Allahım ben ne yapıyorum " diye düşünüyordu. Düşündükçe de hem daha cok tahrik oluyor hem de daha çok rahatlamaya calışıyordu.Efendisinin ona kızmasını istemiyordu .
Tasma'yı alıp Efendisine götürüken acaba takıcak mı boynuma diye düşünmeden edemiyordu. Her konuşmalarında Efendisiyle tasma ile aldığı cevap tasma hemen takılmaz ilk önce o tasmaya layik olacaksın sözü aklına geliyordu.
Efendisi onu ayakta bekliyordu . Esra yanına gitmişti. Tasmayı tam ona uzatırken
Efendisi onu omuzlarından bastırarak dizlerinin üzerine getirmişti.Artık dizlerinin üzerinde Efendisinin ayakları önündeydi. . Efendisnin elleri saçlarında basını kendine doğru bastırıyordu.
-Ben sana burda artık utanmıyacaksın? demedin mi esra? Sen rahat olacaksın ki Ben daha olucam . bunu anlıyorsun değil mi?
Esra yine hata yaptıgını düşünmüştü. koridora giderken ellerini konrol edemediği için.
- Bu tabii ilk kez yaşadığın , hissettiğin bir durum. Zamanla bunlara da alışacaksın.
-Efendim evet alışmaya calışacagım .
Efendisi geriye doğru koltuga oturmuş , bacak bacak üstüne atmıştı. whiskysinden bir yudum almıştı
-Gel yanıma koltuğa uzan biraz rahatlarsın . gergin görünüyorsun.
Esra afallamıştı.Başını yukarı kaldıramıyordu Hem yeniden hata yaptığını düşünüyordu . Hem de Efendisi onu daha fazla rahatlamaya calışıyordu. Elinde tasması kalkıp koltuga oturmuş basını Efendisinin bacaklarına doğru koyup uzanmıştı.
-Tesekkürler Efendim.
Efendisi Esra'nın saçlarını oksayıp elini Esra'nın vucudunda ellerini dolastırıyordu. onu ufak dokunuşlarla rahatlatmaya korkularından arındırmaya calışıyordu. Esra da içten içe ne yaşayacağını bu duruma nasıl geldiğini düşünüyordu Efendisinin ona her dokunuşunda.
Böyle durarak yarım saat kadar geçmişti.
Efendisi
- Artık senin acı eşiğini bir görelim Esra . Yere doğru geç Kalçalarını yukarı ellerini ileri dogru başınıda ellerinin arasına al o sekilde dur ve beni bekle.
Esra Efendisinin kucağından kalkmış.Dizlerinin üstünde yere geçmişti. Heyecanlanmıştı. Gögsü kalkıp iniyordu. İleri doğru uzanarak saklamaya calışıyordu. Ayaklarını birbirinin üstüne dogru koymuştu. Hem korkuyordu. Hem de istiyordu Efendisi'nin ona vurmasını canını yakmasını .
Efendisi içeri kendi oyun odasına dogru gitmişti.
Oyun odasının kapısı cift taraflı masif işlemeli oyma bir kapıydı . Kapının tam ortasında camın üstüne kazınmış bdsm logosu vardı ve parlıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İçeri girince tahtaya tutturulmuş ortadan halatlar ile sarkan bir avize , yerler bambu zemin kaplama olarak dösenilmiş, kapının tam karsısında sağ iç tarafında tavana kadar olan bir kafes , kafesin içinde bir su kapı , ve köpek yatagi, sol tarafında ise iki kişilik bası oymalı , altında demirler olan bir yatak ve kapı tarafında kafesin tam karsısında duvarda X şeklikte duvara sabitlenmiş orta tarafında yastık olan ustte ve altta kelepceler olan bir oyuncak, tavandan sarkmış 2 tane avize uzunlugunda ucunda halka olan halatlar.
Kapının sol kanat arkasında bir ince uzun bir dolap. İçinde floggerlar kamcılar anal pluglar gaglar ,titresimli toplar ceşitli oyuncakların düzenli olarak saklandıgı bir dolap.
Efendisi o dolapta eline uzaktan kumandalı titreşimli topları almıştı. Odadan dönerkende salondan esnek kamçıyı alıp esranın yanına doğru hareketlenmeye başlamıştı.
Esra Efendisinin ayak seslerini dudukça yerde iyice heyecanlanmaya başlamıştı. vucudu kaskatı kesilmişti. Efendisi iyice yaklasnıştı. bir hata yapmamak içi kendine telkin edip duruyordu.
- Ben sana bacaklar acık olacak demedim mi? hemen bacaklarını aç.
O Sırada ilk vuruşu yapmıştı kalçalarına .
Esra hiç beklemiyordu. bir anda büyük bir acı ile öne doğru atılmak istedi. Ama kendini tutması gerektiğini biliyordu. Dudaklarını ısırıyordu. Efendisi kalçalarını oksuyordu. Ayaklarıyla baldırlarına vurarak bacaklarını actırmıştı Esra ya . Şimdi herşeyi görünüyordu. Efendisinin ona baktıgını hissediyordu. utanıyordu. Bacakalarını kapatmak istiyordu ama yapamıyordu.
- Simdi içine bir titreşimli egg sokucam Esra. hep merak ettiğin oyuncaklar.şimdi ellerinle kalcalarını ayır .
Esra ellerini arkaya doğru götürmeye calısıyordu ama bir yandan da utanmaktan kendini alamıyordu. gözleri dolmuştu .hem utanıyor hem korkuyor hemde yapıyordu. ilk defa bu kadar kendini çaresiz hissediyordu. Bu his onu mutlu ediyor hemde aynı zamanda daha korkmasına sebep oluyordu. Kalcalarını her iki eliyle acmıştı parmaklarını kalçalarına geçirmişti.Hafif bir acı hissetmişti o zaman
Efendisi içerden getirdiği titreşimli topu çıkarıp içine doğru ittirmişti. Esra dan hafif bir inleme gelmişti.