soul in the house ➳​ wheein + jaebeom ✓

3

Jaebeom içerden gelen sesleri fark ettiği an yavaş adımlarla kapının dibine gelmişti. Sesin mutfak tarafından geldiğini düşünmüştü. Kafasını koridorda olan amerikan mutfak döndürdü. Dikkatli adımlarla ilerlerken hiçbir şey göremeyince etrafına bakındı.

Sertçe yutkunduktan sonra derin bir nefes aldı ve pencerenin açık olduğunu fark edip kapattı.

Pencereyi kapatırken sokağa baktı kısa bir süre. Az önce gelen sesin sarhoş olan birkaç serserinin kırdığı bira şişelerinin olabileceğini düşünerek az önce duyduğu sesleri unutmuştu bile.

Mutfağın lambasını söndürdükten sonra uykusunun kaçtığını fark ettikten sonra küvette biraz rahatlayıp belki uykusunun geleceğini düşünüyordu. Küvet için hafif sıcak su doldurduktan sonra içerisine köpürtmek için birkaç şey ekledikten sonra üstündeki kıyafetleri çıkararak küvete girip rahatlamaya başladı.

Arkadan açtığı piyano sesleri ile hem zihnini boşaltmaya hemde kendini kokusunu teninde hissettiği lavanta çiçeğinin kokusu ile rahatlamaya bıraktı.

Gözlerini kapatıp derin bir nefes almaya başlamıştı. Kafasını geri yaslayıp rahatlamaya devam ederken aniden omuzlarında bir baskı hissedip gözlerini açtı.

Sol elini omuzlarının üzerinde gezdirdikten sonra kafasını sağa sola doğru salladı.

"Mal mal hissetme Jaebeom. Yorgunsun sadece o yüzden böylesin." diyerek kendini ikna etmeye başlamıştı.

Rahatlamasına devam ederken ansızın küvetin içinde sanki ondan başka birisi daha varmış gibi su hafifçe sarsılmıştı. Yanında bir ağırlık hissediyor gibi olmuştu Jaebeom.

Jaebeom bu duruma anlam veremeyerek yan taraftan uzanarak bir havlu alarak küvetten kalkıp duşa girdi. Sadece zihni ve yorgunluğundan dolayı böyle hissettiğini düşünmeye başladı akan sular altında.