|three|

12.9K 873 269
                                    

Biliyorum bölümleri geç atıyorum. Üniversite sınavına hazırlanıyorum. O yüzden fazla vaktim olmuyor. Ama elimden geldiği kadar sizlerle olmaya ve size güzel şeyler sunmaya çalışıcam. Yorum yapmayanların instası spamdan kapansın. Keyifli okumalar dileği ile~~~~
.
.
.
.
JUNGKOOK'DAN

"Alfa Min!!"

Seslenişim ile hemen köşkünden çıkmış ve telaşla yanıma koşmuştu.

"Delta'm bir şey mi oldu?" heyecanlı sesinden benim için endişelendiğini anlıyordum.

"Yoongi, ben sanırım," diyemiyordum. Kelimeler dudaklarımın arasında sanki kilitlenmişti. Sinir mi yaşıyordum, yoksa aniden olduğu için mi böyle oluşuyordu bu korku, endişe. İsmini koyamadığım hissler geçiriyordum.

"Jungkook, iyi misin?" elini omuzuma yaslamış, benim de toparlanmama güç vermişti. Derin nefes almış, dudaklarımdaki kilitli sözleri salıvermiştim.

"Yoongi, kurdum, kurdum Yoongi!! Anlıyormusun kurdum bağırdı. O benim Eşim!!"

Dediğim şeyle Yoongi'nin gözleri şaşırmış, sonra ise ismini sormuştu.

"Kim Delta'm?"

"Taehyung!" demiştim bir nefeste.

Bu gün onun gözlerine bakarken kurdumun sesini içimde, kulaklarımda hiss etmiştim. Nerden bile bilirdim ki, 'bir ay gecesi aşık olduğum adam' benim mühürlüm olucağını?! Peki o hiss etmemişmiydi? O duymamışmıydı kurdunun sesini? Kafamda o kadar çok soru vardı ki, hiç bir düşünemiyordum.

"İçeri geçelim, sen bana daha detaylı anlat." Alfa Min ile köşke girib her şeyi ona anlatıcaktım.

Söylememesi nedendi ki??
.
.
.
TAEHYUNG'DAN
.
.
Gözlerimi açtığımda ilk önce nerde olduğuma anlam verememiştim. Görüş açım daha da netleşirken evimde, kendi yatağımda olduğumu anlamıştım. Yatakta dikleşip, oturur pozisyona gelmek istemiştim. Fakat belimde ve kalçamda hiss ettiğim acı ile yapamamıştım. Kahretsin!! Kızgınlığa giricektim. Unutmuşum!!

"Uyandın mı güzelim?" kapıdan elinde sıcak çorba ile yanıma gelmişti.

"Teşekür ederim Jimin" demiş elindeki çorbayı almıştım. Fakat içmek istemiyordum. Malum, konuşmamız gereken konular vardı. Bana kızgındı biliyordum.

"Neden haber vermeden çıktın Tae?! Ya başına bişey gelseydi?! Ben sensiz ne yapardım ha?!"

Onu anlıyordum. Benim için endişeleniyordu. Ben de bazen onun için endişeleniyordum. Aramızdaki kardeşlik o kadar güçlüydü ki. Ayıramazdılar. Bu yüzden ondan saklamayacaktım.

"Jimin ben Mühürlendim!!" ani ve tek nefeste hızlıca söylemiştim. İçimde bir rahatlama hiss ediyordum. Fakat başımı kaldırıp, Jimin ile yüzyüze geldiğimizde şoke olmuş, şaşkın şekilde bakıyordu. Bi an nefes almadığı için korkmuş, seslenip dürtmüştüm onu. Sonra kendine gelmek için başını sallamış, toparlanmıştı.

"Kim bu?" diye sormuştu meraklı gözleri ile. Ben ise ne diyeceğimi bilemiyordum. O anda orada, onunlayken, gözgözeyken, ikimizin de kurdunun 'eş' diye bağırdığını biliyorduk. Fakat niye söyleyememiştik ki? Ben kendimi biliyordum. Tamam, yani ani olan şeyler yüzünden korkmuştum. Ve üstüne geçireceğim kızgınlıktan da dolayı düşüb bayılmıştım. Fakat neden o dememişti? Ama onun yerine ceylan gözleri ve kiraz dudaklarıyla bana binevi çıkma teklifi etmişti.

"Taehyung?" seslenmesi ile düşüncelerimden sıyrılmış ona odaklanmıştım. "Kim diye sordum?"

"Delta Jung-," sıkıntılı nefes vermiştim.

«𝐑𝐞𝐝 𝐖𝐢𝐧𝐞»|𝑻𝒂𝒆𝑲𝒐𝒐𝒌Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin