|on bir|

5.2K 336 32
                                    

Hasta olan Kraliçeniz yine de size bölüm yazıyor. Valla çok güzel gidiyoruz maşallah. Bide bana sövdüyünüzü okudum djjsjsjs ağrıma gitmedi. Devam edin sizin duygularlnızı görmek çok güzel.
O zaman...
Keyifli okumalar dileği ile~~~
.
.
.
.
(Jungkook)
Odaya girdiğimde kokusunu hissetmiştim. Ama hala uyanmamıştı. İki gündür uyanmamıştı. Yüzündeki, ellerindeki ve bedeninin her yerindeki sargılar içimi sızlatmıştı. İstemsizce dik durmaya çalıştıkca, ağlamak isteyi basıyordu beni. Uzandığı tahta yatağın yanına yaklaştıkca ne kadar parçalandığını görüyordum. Sarı saçları kan lekelerinin yıkanması yüzünden kahve renge dönüşmüştü. Bunu hiç sevmemiştim. Daha da yaklaştım. Bir eli karnının üzerinde öylece yatıyordu. Başının üzerinde durduğumda yüzüne baktım. Mavileri yoktu. Kapalıydı o güzel gözleri.

İşte o an korktum. Kaybetmekten korktum. Ağlamaktan korktum. Benim yüzümden hem sevdiğim adamı kaybedicektim, hem de mutluluğumu. Ben ona bu durumu nasıl açıklayacaktım bilmiyordum. Ona nasıl söyleyecektim bilmiyordum.

Elini tuttum. Buz gibiydi. Omega olsa bile, sıcak teni yoktu. Rengi beyazdı. Esmerliğine karşıydı bu renk. Ve ben bunu özlemeye başlamıştım bile. Yanında diz çökmüş, elini dudaklarıma almıştım. Avucunu öptüm. Parmaklarını okşadım. Ama içimi sakinleştirmiyordu. Ve daha fazla tutamadım, ağlamaya başladım.

"Özür dilerim sevgilim"

Yetmiyordu. Koruyamamıştım. En önemlisi de ona bu haberi nasıl vericektim bilmiyordum. İki gündür uyuyordu ama kıpırdamıyordu bile. Canım yanıyordu.

"Taehyung uyan lütfen" hıçkırıklarım arasında avucuna söylüyordum. Özlemiştim. Dayanamıyordum. "Sevgilim özür dilerim, ama bana geri dön!" dayanamadan tamamen yere çökmüş arkamı yatağın yanına yaslamıştım. Elim yukardan onun elini tutuyordu. Ben ise haykırarak ağlıyordum.

Ne kadar ağladığımı bilmiyordum. Ama bir anda elimi bir tutuş sıkmıştı.

"Jungkook"

Duyduğum zayıf ve batık sesle hemen ayaklanmıştım. Gözleri yarı açılmıştı.

"Burdayım güzelim, burdayım omegam" bu sefer akıttığım göz yaşlarım mutluluktandı. Dışarı seslendim. Hekimi çağırmak isteğiyle gidicektim ki, elimi tutuşu sıkılaştı.

"Gitme" mavileri beni izliyordu. Yorgun görünüyordu ama gözleri dolmuşcasına beni bırakmıyordu. "Kokunu özledim Delta"

"Gitmiyorum omegam" iyi hissetmesi için fermonlarımı salıyordum. Odada benim kokumu hissedince yüzünde küçük gülümseme oluşmuştu. Bu beni mutlu etmişti. "Özür dilerim Taehyung"

"Delta," yeni uyandığından dolayı boğazı kurumuştu ki, ona yakınlaştım iyi duyabilmek için. "Senin bir suçun yok."

"Ben katilim Taehyung."

"Hayır sevgilim, sen aileni korudun. Sen yapmasaydın onlar kötülerin elinden ölüceklerdi. Ve bunu ailen istemezdi dimi?" Sargılı elini yüzüme çıkarmış, usulca yanağımı okşamaya başlamıştı.

"Taehyung, ben bebeğimizi koruyamadım."

Söylediğim şeyle donub kalmıştı. Eli hala yüzümdeydi. Fakat yanağından yaşlar akmaya başlamıştı bile. O bir omegaydı. Ve her şeyden önce bir çocuğunun olmasını isterdi. Ama ben bu şansı ondan almaya sebep olmuştum.

"Delta, yolun sonu değilki. Şuanda sadece sana ihtiyacım var." Elini saçlarıma çıkarmış, yavaşca okşamaya başlamıştı.

"Ben bizi koruyamadım o kötülerden. Özür dilerim Taehyung."

«𝐑𝐞𝐝 𝐖𝐢𝐧𝐞»|𝑻𝒂𝒆𝑲𝒐𝒐𝒌Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin