«𝐑𝐞𝐝 𝐖𝐢𝐧𝐞»|𝑻𝒂𝒆𝑲𝒐𝒐𝒌

FİNAL |21|

Bölümden sonra veda yazacağım... ve belki özel bölüm yayınlarım. Kim bilir ;)

Eee o zaman son defa diyoruz.

Keyifli okumalar dileği ile~~~ her satır yorum isterim final bölümü olduğu için.

.
.
.
.

Bir bahar sabahı orman evinin bahçesinde güzel yaseminler çiçekleri açmıştı. Jungkook da onları suluyordu. Taehyung ise yukarda bebekleri uyutmakla meşguldü. İki bebeğe de bakmak çok zordu. İkisi de buna zamanla alışacaklardı. Ama bazı geceler Jungkook odadan kovuluyordu. Sırf Alfa oğlu Omega babasını Delta babasından kıskanıyordu diye. Yani, Jungkook'a rahat yoktu.

Jungkook kızı ile daha iyi anlaşıyordu. Kızı her zaman huzursuz olduğunda, babasının kollarında huzur buluyordu. Delta babasının kokusu onu sakinleştirmeye yetiyordu. Bu yüzden baba kız daha çok bağlılardı. Bir kız, hele ki, bir omega kız çocuğu her zaman babasının korumasına muhtaçtır. Sevgisi gibi. İşte, Jungkook da kızını daha çok seviyordu. En azından onu odadan kovarken kızı ile birlikte uyuyolardı.

Taehyung ise...Taehyung mükemmel baba olmuştu. Evet, ilk zamanlarda çok zorlandı. Hatta yapamayacaktı. Fakat eşi ona hep güc oldu ve birlikte başardılar. Bebekler daha 3 aylıktılar ama miniktiler. Alfa oğlan, onları çok şaşırtmıştı. Minik bedeni, kırmızı gözlerine zıttı. Hep omega babası ile sakinleşerdi. Babalarının mühürlü olmasına rağmen, yine de babasını kıskanıyordu.

"Taehyung!"

Jungkook bahçedeki işlerini bitirmiş eve giriş yapmıştı. Yüksek sesle çağırdığı için Taehyung hemen odadan çıkmış, elindeki yastığı, merdivenlerden yukarı çıkan Jungkook'un kafasına atmıştı. Ve hedefi güzelce vurmuştu.

"Ne bağrıyorsun?!" Alçak sesli bağırışı ile, gözlerini bereltmiş, kaşlarını çatarak parmağını kaldırmıştı.

"Görmüyormusun çocuklar uyuyor?! Ne mücadele çekiyorum haberin varmı senin?!"

Jungkook Taehyung'un bu sinirli halini tatlı bulmuştu. Gülerek ona yaklaştığında, elini onun koluna atmış kendisine çekmişti.

Taehyung kolunun aniden tutulup çekilmesi ile ilk önce şaşırmış, sonra ise ellerini karşısında duran adamın göğüsüne koymuştu.

"Çok tatlısın."

"Ya Jungkook ben burda, çocuklar uyuyor diyorum, sen tatlısın diyorsun. İyice delirdin herhalde."

Taehyung hzılıca konuşunca Jungkook dudaklarındaki gülümsemeyi silmemiş, Taehyung'un belini sıkıca sarmıştı. Kendisini daha da ona taraf bastırmış ve kısık sesi ile konuşmuştu.

"Taehyung..."

"Hm?"

"Çok konuşuyorsun. Sus biraz..."

Ve omeganın dudaklarına yapışmıştı. Derin ve sert başlayan öpüşme ile Taehyung ilk sedelenmişti. Tutunacak bir yer olmadığından hemen ellerini Jungkook'un ensesine, boynuna atmıştı. Jungkook Taehyung'un onu çekmesi ile onu duvarla arasına almıştı.

Taehyung sırtının sert bir şekilde duvara çarpılması ile bir inleme bırakmıştı karşısındaki adamın ağzına doğru.

"Jungkook, çocuklar uy-" Omega dudakların aralanması ile hemen konuşunca Jungkook onu dudakları ile susturmuştu.

İkili öpüşerek odalarının yanındaki misafir odasına yürümüşlerdi.

"Çok özledim..."

Jungkook dudaklarını ayırmış, Taehyung'u kendisine bastırmıştı. Taehyung gözlerini Deltanın gızlerine çıkarınca onların kırmızı olduğunu görmüştü. Zaten iki gündür evi dolduran ağır fermonlar yüzünden onun kızgınlık zamanının geldiğini anlamıştı.