Medya: Barış ÖZDEMİR
Duygu ÖZDEMİR
Ömer abinin evlendiğini söyledikten sonra Zeynep mağazanın çıkışına doğru koşmaya başladı. Mağaza görevlisi hareketlenmişti ki onu durdurdum. Annesi ve yanındaki kadın Zeynep'in koştuğunu görünce onlarda çıkışa doğru koşacakken önlerine geçip onları da durdum.
Zeynep'in annesi "Kızım delirdin mı sen?" diye bağırınca Zeynep annesine dönüp "Asıl Ömer'i kaybedersem deliririm, affet beni anne." dedi ve arabaya binip uzaklaştı.
Zeynep'in annesinin yanındaki kadın öfkeyle ona doğru dönüp "Bu ne rezillik Fatma Hanım. Ömer kim? Zeynep'e gelinimiz dedik yaptığı şeye bak. Düğün günü bunu yapsaydı konu komşuya ne derdik?" diye bağırmaya başladı. Anlaşılan bu kadın Ömer abiyi tanımıyordu. Yolga denen şeref yoksunu bazı şeyleri eksik anlatmış sanırım. Ama ben hatırlatırım.
Zeynep'in annesi Fatma Hanım konuşacakken ben ondan önce davrandım. "Bakin hanımefendi, Ömer dediginiz kişi Zeynep'in sevdiği adam. Ortada bir bir suçlu arıyorsanız gidip oğlunuza birbirini seven iki kişiyi ayırmanın hesabını sorun." dedim kaşlarım çatık bir şekilde.
"Oğlum asla böyle bir şey yapmaz."
"Oğlunuzun Zeynep'in babasına Ömer abi hakkında yalan yanlış şeyler söyleyip Zeynep'i babasının zoruyla Ömer abiden ayırdığını biliyor muydunuz? Bana inanmıyorsanız gidip sorabilirsiniz." dedim gözlerinin içine bakarak. Kadın tek kelime daha etmeden mağazadan çıkıp gitti.
Ben de mağaza görevlisine dönüp çantamdan bir zarf çıkartıp ona doğru uzattım. "Ücreti fazlasıyla karşılar." dediğimde kadn başını sallayıp uzattığım zarfı elimden aldı.
Arkamı dönmüş mağazadan çıkacakken "Bir dakika." diyen Fatma Hanım'ın sesiyle durdum.
Yanıma gelip gülümseyerek "Zeynep'e çok mutlu olduğumu söyler misin? Ona Ömer'i unutacağını söylemiştim ama anlaşılan Zeynep onu gerçekten çok seviyor." dedi gözleri dolarken. Gülümseyip başımı aşağı yukarı salladım ve mağazadan çıktım.
Ileride duran arabaya el işareti yapınca hemen yanıma geldi. Zeynep'in arabamı alacağını bildiğimden tedbirli gelmiştim. Arabaya binip düğün salonuna doğru sürmesini istedim.
Çok mesafe olmadığından yaklaşık 10 dakikanın sonunda düğün salonuna varmıştım.Arabadan indiğimde Burak ve Barış'ın bahçede olduklarını gördüm. Hemen yanlarına doğru gittim. Burak beni görünce "Yenge neler olduğunu biliyorsun anlat yoksa kafayı yiyeceğim." dedi sitem ederek.
"Ömer abi Zeynep'in geri dönmesi için böyle bir şey yaptı. Daha doğrusu gelip gelmeyeceğini test etmek için de diyebiliriz."
"Nasıl yani? Sırf bunun için Sevda'yla mı evlenecekti yani?" diye soran Barış'a başımı aşağı yukarı sallamakla yetindim.
Burak'ın "Vay be, büyük kumar. Sonuçta Zeynep yenge gelmeyebilirdi de. Sonra Sevda'ya katlanmak zorunda kalacaktı." demesiyle hepimiz güldük.
Kapıya baktığımızda Ömer abi ve Zeynep merdivenleri inip yanımıza geldiler.
Gülümseyerek "Bence hazır hepimiz böyle giyinmişken hemen nikâhınızı kıyalım." dedim.
"Olmaz, bu defa her şey usulünce olacak." diye itiraz etti Zeynep. Ömer abinin telefonu çalınca yanımızdan uzaklaştı.
Zeynep'e bakıp " Sevda nerede?" diye sordum.
"Bilmem, gerçekleri duyunca koşarak salondan çıktı yılan." dedi. Sevda'nın hakettiği bu değildi belki ama Ömer abinin Zeynep'i sevdiğini bile bile böyle bir teklifte bulunması da onun hatasıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİN İŞİ AŞK
Teen FictionWattpad'da yayımlanan ilk "Kalbin İşi Aşk" adlı hikayedir. *** (...) Burak "Ömer abiyle evlendirelim. Hem Gül anneninde istediği olmuş olur." dedi sırıtarak. Ömer konuşacakken ben ondan önce davrandım. "Yok ben almayayım teşekkürler. Evlenmeye karş...